KARANLIK

GERÇEKLER

Multimedia da Arya 'nın abisi

ARAS'TAN

"Ne o heyecanlandın mı" dedim, gözlerine bakarak. Sol kolumla da duvara dayayıp  onu  iyice  sıkıştırmıştım. Rahatsızca yerinde kımıldandı , tuttuğu nefesini  yüzüme bakarak bıraktı.  Nefesi elma aromalıydı, tekrar nefes alıp gözlerime bakti.

"Hayır . Tabikide"

Dudağımın kenarıyla onunla alay eder gibi güldüm.

"Hareketlerin öyle göstermiyor ama "

"Hareketlerimin şu anda sana ne ifade ettiğini bilmiyorum ama, beni rahatsız ediyorsun. İstediğin uyduruktan içkini alırsam beni rahat bırakıcak mısın ? "

Sinirle ve nefes almadan  söylediği cümle  fazla  cesurcaydı. Başkası  olsa  içkimi döktüğü  an  suratını  dağıtmıştım  ama  bu kızdaki  bir şeylerler  onunla  uğraşmamı  sağlıyordu .

"Evet"     Tabiki de  hayır.  Seninle uğraşmaya devam edicem hemde daha  fazla .

"Tamam o zaman . Çekil alıyım.

Biraz daha  öyle  durup  çekildim  elindeki peçeteyi  çöp  kovasına  atıp  kapıya gidişini  izledim. Arkasıni  dönüp

" Sende , çıksan iyi  edersin . Kızlar  tuvaletini  sevdin  heralde. " 

Bunu  söylerken  eğlenir   bir  hali  vardı. Bende  kabaca  güldüm.  Arya  tuvaletten  çıktıktan  sonra, aynada saçıma  bakıp  bende  çıktım.

Cebimden   titreyen  telefonu mu  cıkarttım.  Bu  niye arıyodu şimdi.

"Alo... Evet, dışardayım... Şimdimi... Gelemem, gece uğrarım ...  Sikeyim ya  bensiz bi boku beceremiyonuz .... Geliyorum . Tamam "

Telefonu , kapatıp  cebime attım  o sırada  karşıdan  elinde bardakla Arya geliyodu. Müzik  sesini  bastırarak.

"  Al, boktan  içkini aldım."

" İstemiyorum"  sinirle  kaşları  çatıldı, öfkeyle  ağzı  açıldı.

" Lanet olsun, boktan içkin için o kalabalıkta ne kadar bekledim biliyor musun ?"    Evet bu kız  fazla  cesurdu.

" Bu da sana ders olsun , bir daha  insanların  içkisini  dökmemeyi  öğrenirsin"

"Tam bir , piçsin."  

Elindeki  bardağı  yan masaya  sinirle  koyup  arkasını  dönüp  kalabalığa  karıştı .  Şu an siktiğimin  işi  olmasa  peşinden  gidip  dersini  verirdim , vericemde ama  daha  sonra ...

Bardan cıkıp  arabama atladim. Her zaman bulustuğumuz  yer  olan eski sabun fabrikasına  sürdüm.

Arabamı , fabrikanın  karanlık  olan  ara  sokağına  park  edip ,  fabrikaya  girdim.

Fabrika da beni bekleyen Can'la , Mete vardı. Can,  hayatımda güvendiğim nadir insanların başında geliyordu. Mete 'de öyleydi  ama , can  kadar değil. Yanlarına gittığimde,  tahta  taburelerden  bir  tanesine oturup  cebimden çıkarttığım , sigaramı  yaktım.

" Bu kadar önemli  olan olay neymiş  Can ?"

Keyifsizce  iç  çekip  konuşmaya başladı .

"  Serkan abinin  katilini  arayan birisi var diyodum ya "  elimle saçlarımı  karıştırdım.

" Eee Can "

" Onu  buldum."  Gözlerimi  Can 'a diktim.

" Kimmiş "

" Sizin  okulda hatta."

"Can sikicem çeneni söyle " 

Cebimden cıkardığı  kağıtlar arasından fotoğrafı  çekip aldi.

"Al  bak. "  

Fotoğrafa uzanıp çevirdim . Karşımda  gördügüm   kişiyle anlık  şok  yaşadım.

Dudağımda ki sigaradan   son nefes alıp , yere attım , yere  düşen sigarayı  ayağımla söndürdüm.

"  Bu olduğuna  emin misin?"

" Evet, uzun zamandır  araştırıyordum" ben  cevap vermeyince  konuşmaya devam etti.

"Kız  Arya Özdemir. Özdemir,  holdinglerinin tek varisi. Dediğim gibi sizin okulda , son sınıf. Serkan abi  ölünce katilini aramaya  başlamış.  Tabii , bunda  kimsenin  haberi yok. Katili ögrenmek  için  tefecilerle  bile  pazarlık  yapmış , tefeciylede kalmamış mafya babalarıylada pazarlık yapmış , ama sonuç hep boş cıkmış."

Can'ın söylediklerine gerçekten  şaşırmıştım. Arya aklıma gelicek son kişi bile  değildi.

  "  Serkan'ı nerden tanıyo "  sorduğum soru karşısında  Can gözlerini  devirdi .

" Dalga mı  geçiyon Aras ?  Serkan abi , Arya'nın öz abisi."

Duyduklarım karşısında  sinirlenmiştim. Sikik işlere bulaşmak zorundamıydı . Sandalyeyi  çekip  hiç birşey  söylemeden kalktım. Arkamda bağıran Can 'ı  umursamadan  fabrikafan cıkıp arabaya bindim.   Gaza basıp  nereye gittiğimi bilmeden arabayi sürdüm.

ARYA'DAN.

Aras' a çok sinirlenmiştim. Yaptığı tam bir piçlikti . Kalabalığa  karıştığımda  içimde az bir umutla bile olsa  arkamda  gelmesini ümit etmiştim.

" Neyin var kızım senin "  bi yandan  bana bişeyler söyleyip ayni anda da içkisini içen yağmura  çevirdim kafamı

"Yok bişey ya. Başım ağrıyo , eve gidiyim ben en iyisi duramıcam." 

" Yaa . Gitme ben bırakırım seni "

" Giderim ben"

" Bekle bende  geliyim seninle beraber kalkalım."

" Ya takılın siz bozmayın keyfinizi, hadi görüşürüz." 

Yağmurun  ısrarlarından  kurtulup  eve gelebilmiştim  nihayet .  Başımın ağrısından zor duruyodum  hemen yatıp  uyumak  istiyordum bir an önce ,  ama üstüm rahatsız eden derecede  sigara ve içki  kokuyodu . Üstümdekilerden kurtulup kendimi duşa attım.

Suyun altına girdiğimde  başım, bedenim  gevşemişti , rahatlamıstım.  Saçımı  şampuanlayıp , vucudumu keseleyip duştan  çıktım .  Odama  geldiğimde  telefonumdan  yağmura  eve geldigime dair kısa bir mesaj  yolladim. Telefonu yatağa koyup  giyindim .

Saçlarımı  tarayıp  hafif kuruttum.

Işıgı kapatıp yatağa gidicekken dışardan duymaya alısık olmadığım egzoz sesi duydum . Merak edip  camın önüne geldim , elimle perdeyi aralayıp dışarı baktım . Aras'ın  arabasının ne işı vardı burda . Hemde bu saatte ve bizim evin önünde ?..

Vote ve yorumlarınızı bekliyoruz :)))