Part1: Sıradan bir gün.

425 17 14
                                    

Mucize diye bir şey yoktur! Herkes kendi mucizesini yaratır! Ben Gijeog, Park Gijeog edebiyat üniversitesi Dong Seo üniversitesinde okuyorum. Hayalim bir idol olmak. Halamla yaşıyorum Min halam ile aynı evde kalıyoruz. Linya halam ise Wu Yi Chang adında bir adamla evlendi ve Minah adında küçük bir kızı var. Min halam evliliği her zaman sahibine bağlı bir hayvana benzetir. Ama aslında bana kalırsa bunu demesinin nedeni evde kaldığını kimseye dememesinden kaynaklanıyordu. Annem ve babamı beş yıl önce bir trafik kazasın da kaybetmiştim. Umut ışıklarımı ve en büyük destekçilerimi kaybettikten sonra hiç bir zaman düzelememiştim. Hep psikologlara gidip tedavi görüyordum. Güney Kore'de Seul'da yaşıyordum. Ama okul dışında hiç bir yere gitmezdim. Bigbang ve 2pm fanıydım. Hayalim GD ile tanışmaktı. Onun sesini ve kendisini çok beğeniyordum. Eğer idol olursam onun ve CL'nin bana rap dersi vermesini isterdim. Benim hayatım normal bir hayattı...

-Gijeog, kalk!

Dedi Min halam bağırarak. Yavaş yavaş yumuşak yatağımdan çıktım ve ponponlu mor ev botlarımı giydim. Yatağımı topladım ve banyoya girdim...

Okul kıyafetlerimi giyip saçımı at kuyruğu modelinde topladım ve aşağıya indim. Min halam her zaman ki gibi kitap okuyarak kahvaltı ediyordu.

-Günaydın hala.

-Günaydın tatlım.

Dedi. Kahvaltımı ederken.

-Gijeog,ben üç gün İsviçre de olucam. Siparişler zor yetişiyor biliyorsun.

-Peki.

Dedim. Ah! Bu arada Min halamın aşçı olduğunu söylemiş miydim? Çantamı omzuma taktım ve spor ayakkabılarımı giydim.

-Gijeog!

Dedi ve yanıma geldi. Elime bir kredi kartı ve nakit para verdi.

-Min hala ben bunu ala-...

-Ben senin halanım Gijeog lütfen al ve bugün dışarıya çık tamam?

-Tamam.

Dedim ve gülümsemesine karşılık onu öpüp evden çıktım.Kulaklığımı kulağıma taktım ve Bigbang-bad boy dinlemeye başladım. Okul'la normalde otabüsle giderdim ama canım isteyince yürüyerek ciğerlerime temiz hava depolayarak giderdim. Kulaklığımın birinin çıkarıldığını hissettim.

-Ne dinliyorsun?

-Bigbang

-Bıkmadın mı?

-Hayır!

Dedim. Yoo jin elini omzuma attı.

-Ben bıktım!

Dedi. Göz kırpıp. O benim çocukluk arkadaşımdı. Siyah saçlı ve siyah gözlü basketbol oynayan BBS adın'da bir rock grubu vardı...

Sınıfta Hana ve Saenghwal tartışıyorlardı.

-2pm

-Bigbang

-2pm

-Bigbangg!

Dedi Hana sinirle. Sırama oturdum. Saenghwal büyük bir 2pm fanıydı. Hayali JYP enterteinment'da idol olmak. Yanıma ikisi de gelip.

-2pm mi Bigbang mi?

Dedi Saenghwal .İkisi de aynı anda yanıma oturup.

-Bigbang.

Dedim. Hana gülerken Saenghwal seni öldürücem bakışları atıyordu. Hana kahverengi gözlü koyu sarı saçlı sevimli ve orta boylu bir kızdı.Saenghwal koyu kahverengi gözlü kumral saçlı uzun boylu çalışkan ve sevimli bir kızdı.Hana ve Saenghwal ile lise'den tanışıyorduk. Onları çok seviyorum. Ama onlara belli etmemeye çalışıyorum. Sonra şımarırlar. Hana zaten en ufak bir iltifat'ta bile şımarıyordu...

Okuldan çıkmıştım. Mavi kot pantalon siyah uzun kollu tişörtüm siyah sırt çantam ve siyah şapkamla her zaman ki gibi cool olmuştum...

Han nehrinde geziyordum. Bir yandan da Bigbang-koe wo ki kasote dinleyerek buble tea içiyordum. Dönüceğim sırada birine çarptım. Siyah gözlük ve şapkasından yüzünü göremiyordum.

-Ben çok çok özür dilerim.

Dedim ve çantamdan ıslak mendil çıkarıp verdim. Tişörtünü temizlemeye çalışırken gelirken gördüğüm kalabalık kız ve erkeklerden oluşan gruptan biri.

-Bakın bu o!

Dedi. Ardından diğerleri çığlık atarken çarptığım kişi bileğimi tuttu ve koşmaya başladık. Macera istiyordun değil mi? Al sana macera Park Gijeog...

I believe in miraclesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin