Part7: Kalp Kırıklığı.

193 13 4
                                    

İkimiz de konuşmuyorduk. O hızla arabayı kullanırken ben ise onu izliyordum. Mükkemel bir şekilde hafif çatık kaşlarıyla yola bakıyordu.

-Nereye gidiyoruz!

Dedim sonun da kendime gelerek.

-Şirkete!

-Ne?

-YG Entertainment.

Dedi. Sinirle yola bakıyordu.

-Neden ben de gelmek zorundayım?

-Çünkü başkan seni de istedi Gijeog!

-Neden?

-Aishh! Çok soru soruyorsun!

Dedi. Ardından arabayı kenara hızla çekti. Gözlerini kapadı ve hızla dudaklarıma dudaklarını bastırdı. Gene beni öpmüştü. Üstelik şimdi sarhoş'da değildi. Geriye çekildiğinde baş parmağı ile alt dudağımı okşadı. Göğsü hızla inip kalkıyordu.

-O gün seni böyle mi öptüm?

-Evet.

-Hayır! Daha masum bir şekilde öptüm.

-Şimdi arasındaki fark ne?

-Az önce seni daha tutkuyla öptüm!

-Neden yaptın?

-Bilmiyorum.

Dedi. Yüzüne şaşkınlıkla bakarken aklıma Yoo Jin geldi.

-YOO JİN!

-Gijeog sakin ol! O it iyi sadece bayıldı.

-Beni eve bırakır mısın?

-Olmaz. Başkan seni görmek istiyor.

-Tamam.

Dedim. O da çekildi ve arabayı sürdü...

Arabayı park edince bana bakıp güldü.

-Hadi ama alt tarafı bir öpücük.

-Ne?

-Seni öptüğümden beri elin dudaklarında.

Dedi. Kendime gelip elimi dudaklarımdan çektim. Arabadan önce o indi sonra da ben. Arabayı kitleyip ellerini ceplerine soktu...

Başkan bize baktı. Sonra da bana küçümseyici bir bakış attı.

-Senden böyle bir şey beklemezdim Kwon Ji Young!

-Efendim ben çok üzgünüm.

-Bu kızla mı sevgilisiniz?

Dedi. G-Dragon'u duymazlıktan gelerek. Yanıma geldi ve bana baktı.

-Senin kriterlerinin bu kadar kötü olduğunu bilmiyordum!

Dedi. Gözlerim dolmuştu. GD yere bakarak susuyordu.

-Sen Ji Young'dan ayrılıcaksın!

-B-biz sevgili de-değiliz efendim.

-Güzel. Yani ihtiyaç kızısın!

Dedi. Ellerimi yumruk yaptım. GD gözlerini kocaman açmış başkan'a bakıyordu.

-Ben o gün çok sarhoştum efendim.

-Herneyse sana tek bir soru sorucağım bu kızı seviyor musun?

Dedi. GD bana bakarak.

-Sevmiyorum!

Dedi. O an dünyam başıma yıkılmıştı.

-Güzel. Bundan sonra sen de Ji Young'dan uzak dur!

Dedi. Gözlerim dolmuştu. Ben onun sadece sıradan masum bir fanıydım. Onu sevmekten başka ona bir zararım olmazdı.

-Gidebilirsiniz!

Dedi. Biz de kapıdan çıktık. Asansöre bindik. Kapılar kapanınca giriş kat düğmesine bastım. GD yukarı kata bastı.

-Gijeog?

-......

-Gijeog?

Dedi. Ona bakmıyordum sadece ağlamamak için kendimle savaşıyordum. Bileğimi tuttu.

-Gijeog!

Dedi dişlerinin arasından sinirle Ji Young.

-Bırak!

-Ne?

-Bana dokunma! Başkanınızı duydun! Sen den uzak durucağım! Senin fanın olduğum ve kalbimi koşulsuz şartsız tek sana açtığım için özür dilerim.

Dedim. Asansör durunca kapılar açılır açılmaz asansörden koşarak çıktım. Dışarıya çıkınca göz yaşlarım akmaya başlamıştı. Koşuyordum birine çarpınca geriye çekildim.

-Özür dilerim.

Dedim. Tam koşucakken kolumu tuttu.

-Gijeog?

Dedi. Ona bakmadım.

-Ne oldu?

Dedi. Göz yaşlarım akarken. Ona sarıldım. Birine sarılmaya çok ihtiyacım vardı.

-Geçti şişşt!

-İyi misin?

Dedi. Kafamı olumsuz anlam da salladım. Bana peçete verdi.

-Teşekkür ederim.

Dedim. Peçeteyi alıp yüzümü sildim. Sonra katlayıp cebime koydum.

-Benimle gel!

Dedi. Kolumu nazikçe yeniden tuttu ve taksiye bindirdi...

Geldiğimiz ilk andan itibaren ikimiz'de konuşmuyorduk. Susuyorduk.

-Neden ağladın?

-Şirket başkanınız bana hakaretler etti.

-GD?

-O ise sustu.

-Gel buraya ufaklık.

Dedi ve yeniden sarıldı. Parfümü ve erkeksi kokusu bana huzur veriyordu. G-Dragon'u hayatımdan silecektim.

-Kimse yanında olmasa da ben varım ufaklık.

-...

-Ji Young'a hissettiklerinin basit bir fan sevgisi olmadığını biliyordum. Sen ona aşık olmuştun. Ji Young fark etmedi. Bu kadar aptal bir adamdır kendisi!

Dedi ve güldü. Ben de güldüm.

-Çok güzel kokuyorsun.

Dedi. Utandım ve kafamı göğsüne koydum. Güldü.

-Utanma! İlk başta seni sevmemiştim ufaklık. Ama şimdi sevdim. Sen iyi birisin. Umarım kaderindeki doğru kişiyi bulursun.

Dedi. Geriye çekildim.

-Ayrıca çok sevimlisin!

Dedi. Yeniden yanaklarım kızarmıştı. Güldü ve burnumu öptü.

-Bundan sonra seni hep utandırıcağım! Bu hoşuma gitti ufaklık. Bana iyi geldin...

I believe in miraclesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin