"Steve."
James açıktaki eliyle yüzünü sildi.
"Hangi Bucky'le konuşuyorum?"
James Steven'ın yüzüne baktı.
James'in mavi gözlerinde şimdi üzüntü ve pişmanlık vardı. Bilirsiniz, James'in gözleri duygularının aynasıydı.
"Annenin ismi Sarah'tı." James hafifçe güldü.
"Ayakkabılarının içine gazete kağıdı koyardın." James üzüntüyle karışık gülümsedi.
"Bunlar müzeden öğrenilmez işte."
Sam şaşkınlıkla ikisine baktı. "Bir anda arkadaş mı olduk şimdi?"
Uzun saçları James'in gözlerini kapadı. "Ne yaptım ben?"
"Çok şey."
James üzüntüyle başını eğdi. "Bunun olacağını biliyordum. HYDRA'nın kafamın içine koyduğu şey hâlâ yerinde. Tek yapması gereken o lanet kelimeleri söylemek."
Steven acımasızca arkadaşını sorguladı. "O kimdi?"
"Bilmiyorum."
"İnsanlar öldü. Bombalama. Sabotaj. Doktor, her şeyi, seninle on dakika konuşmak için yaptı. Bilmiyorumdan fazlasını söylemek zorundasın."
James üzüntü içinde konuşmaya devam etti. James'in hayatı çok üzücüydü ve James de üzgündü.
-from barnes.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
the story of bucky's sad life ☯ james b. barnes
Fanfic❝James Buchanan Barnes, bir askerdi. Bu hayalle büyümüş, bununla yaşamıştı. James Buchanan Barnes'in hayatı biraz üzücüydü. Herkesin onu bıraktığı gerçeğiyle yaşamak da biraz zordu ve herkes James'i geride bırakmıştı. Aslında James'in hayatı biraz d...