Ön Yargısız (Aşk) | ARA VERILDI|

7

Kapıyı açtığım zaman karşımda bana bakan gözlere takılı kaldım  o da aynı şekilde bana bakıyordu.

Hemen sonra ben konuşmaya  başladım

"Ss senin ne işin var burda benim evimi nerden biliyorsun"

" bu benim için zor olmadı bunu sana anlatarak zaman kaybedemem, babama ne olduğunu sordun ya bunun cevabını bir şartla vereceğim"

Kafamda o kadar soru vardı ki evimi nerde bulmuştu? Babasına ne olmuştu? Şartı neydi off kafayı yicektim. Zaman kaybetmeden konuşmaya başladım

" tamam kabul anlat şimdi"

" ne yani şartı merak etmiyor musun"

" hayır, kabul dedim ya anlat"

Yüzüme sanki aptalmışım gibi bakıyordu. Bunu cevabı vereceğimi tahmin etmemişti ve ben aniden kabul deyince şaşırmıştı. Ve bu halde bile o kadar çok çekiciydi ki!

" bunu sana günün sonunda anlatacağım, önce şartımı yerine getirmen lazım"

Bu sefer şaşıran taraf bendim. Hemen anlatacak sanmıştım oysaki. Ama o ters köşe yapmıştı. Ama bu durum umrumda değildi ne dediyse yapacaktım ne kaybedebilirdim ki?

Aslında Deniz'e dair herşeyi bilmek istiyordum. Içimdeki ben farklı bakıyordu. Kimseye bakmadığım kadar farklı bakıyordum. Sanırım Deniz'den hoşla- neyse......

Ona döndüğümde bakışlarımı değiştirdim, ona güvenmiyormuş gibi bakıyordum ama ona güvenmek istiyordum, şartını yerine getirince benim dediğimi yapmasa bile birşey olmazdı. Deniz'e baktığımda o da bana döndü bakışlarımın ne anlama geldiğini anlamış gibi bana baktı;

- bana güven bu hayatta en son yapacağım şey insan kandırmak. 

Sanki güven demese güvenmeyecektim. Bana 2 kere 2 5 dese de inanırdım sanırım. Hemen sonra başım ile onayladım. 

Evden çıktıktan sonra beni takip etmemi söyledi. Bende onu takip ettim.
Çok geçmeden bir yer varmıştık.  Bir yer dediğim eski bir evdi. Tahtadan yapılmış, bahçesinde çiçekler olan, penceresi eski dökük, kapısı dokunsan dökülecek, burayi güzel yapan tek şey bahçesinde olan çiçeklerdi......

Buraya neden gelmiştik bilmiyordum. Buradan kimse yaşamadığına emindim, neyse elbet anlatacakdır deyip sustum.

Dış kapıdan içeri girince yüzüme baktı, Deniz'in bu sefer yüzünde üzüntü vardı genelde hep sinir ile bakan deniz bana bu sefer farklı bakıyordu. Daha sonra ağzını açıp bana birşeyler açıklamayr başladı.

-  buraya seni neden getirdim merak ediyosun hatta için içini yiyor. Burası benim evim, yıllarca burada kaldım burada doğdum. Annem babam kardeşim ve ben. Şimdi asıl meseleye geliyorum senden istediğim şey yani şartım şu, şimdi bu evden içeri gireceğiz ve orada yatan biri var o kişi babam. Babam büyük hastalığa yakalandı ve babam...

Dedikten sonra cümlesi kesildi, bana bakmayı bıraktı ve eve baktı. Nedeni ise gözleri dolmuştu ve bunu bana göstermemek için eve dönmüştü.

Daha sonra kendini toparladı ve bana döndü

- benim babam ölmek üzere, babam pankreas kanseri 3. Evrede. Benim babam gözümün önünde ölüyor. Babam beni 1 hafta önce beni karşısına çekti ve kız arkadaşıni benimle tanıştır senden sadece bunu istiyorum dedi. Gözlerime öyle bir baktı ki sanki son isteği gibiydi yok diyemedim zaten sormadı var diye düşündü bu aralar bazi sebeplerden sürekli elimde telefon o yüzden. Senden istediğim sadece 1 akşam yanımda kız arkadaşım rolü yapman. Sanki seninle uzun zamandır sevgiliymişiz gibi. Benim çevrem fazla geniş kızlar etrafımda pervane param için değil zaten evime baktın zengin değilim hepsinin derdi farklı istekleri farklı onları asla babamın yanına çıkaramam bu bir rol olsa bile bunu yapamam.  Sana bunları bana acı diyr anlatmadım eğer tek gözünde tek sözünde bile öyle birşey olursa giderim ben bu zamana kadar sadece 2 kisiye muhtaç oldum birşey istedim 1. Bilmene gerek yok 2. Ise sen. Ben bu zamana kadar kendi ayaklarım üzerinde durdum. Kendi kendime  duvar oldum. Kendimle de gurur duydum, ama şimdi senden birşey istiyorum eğer kabul edersen yarın akşam tanıştıracağım. Yalvarmak hoşuma gitmiyor ama buna mecburum lütfen kabul et son isteğini yapmam lazım ve zamanim kısa bu süreçte senin gibi birini bulamam babam ölme-