Fong'un evinde, her zamanki arkadaş grubum olarak toplanmış bir de bize ek olarak Boss'u yanımıza almıştık. Gerçi o kendi kendini aldı, neden burada bilmiyorum ama sonuç olarak toplanmış, Phukong'un gelmesini bekliyorduk. Aslında şuan burada uke grubunun en uke olmayan insanı biricik abim ve masum bebek Green olması gerekirken, onlar bizi satıp sevgilileriyle buluştukları için şuan beş kişiydik.
Fong ve Phuak, Phuak'ın "Kötü ama Ucuz Yemek" video serisinin sonuncusunu editliyordu. Boss ise gelirken getirdiği çilekleri yıkamak için Ohm ile birlikte mutfak bölümüne geçmişti. Yarım saattir mutfakta ne yaptıklarını merak ettiğimden yanlarına gittiğimde her zamanki saçma kavgalarından birine denk geldiğimi anladım.
Boss "Ezan okunuyor, musluğu kapat." derken, Ohm "Ne alaka amk müzik mi bu? Hem ezan bu saatte mi okunur aptal, seladır o." diyordu. Boss'un yüzündeki ifade şaşkın bir hale bürünürken konuşma git gide tuhaflaştı.
"Ay kim öldü acaba? Lan yoksa bu mahallede korona mı var?"
"Tövbe de kız."
"Bu arada sana Çinli kardeşlerim için yazdığım şiiri okumuş muydum?"
"..."
"Allah bile yaratırken
Uğraşmamış sizinle
Bir tane modeliniz var
Gerisi hep çizimleO kadar nimet varken
Yiyorsunuz yarasa
Düşse keşke yurdunuza
Meteor hem de devasa"İkisi de deli gibi tuhaf sesler çıkararak gülmeye başladığında derince iç çektim. Irkçı, onun bunun çocukları...
Daha fazla gülmelerine izin vermeyerek aralarına girdim "Sayın beyni, anaokulunda oyun hamuruyla oynayarak bile gelişememiş olan arkadaşlarım siz salak mısınız? Elin Tayland'ında ne ezanı ne selası? Overlokçu geçiyor sokaktan."
Bu sefer overlokçu taklidi yapmaya başladıklarında koşarak koridora attım kendimi.
"Hanımların ve hamamböceklerinin dikkatine! Overlok maiknesi ayağınıza kadar geldi. Halı, kilim, yolluk, paspas kenarına overlok çekilir. Beş dakikada ieade edilir."
Odaya geçmekten kapının çalmasıyla vazgeçtim. Kulpundan tuttuğum kapıyı açtığımda Mil, Phukong'u yanağından öpüyordu. Bu da kaptı gül gibi çocuğu.
Mil "O zaman görüşürüz." diyerek elini sallarken görümcem de içeri girdi. Kapıyı kapatıp el sallamaya başladı. EVET KAPIYI KAPATIP. Herkes mi aptal olur amk ülkesinde. Anne karnında vücut fonksiyonları pek gelişememiş olan görümcemi de sürükleyerek Fong ve Phuak'ın yanına oturdum.
Eş zamanlı tireşen telefonlarımızla bildirim yağmuruna tutulduğumuzda odadaki herkes anlaşmış gibi telefonunu çıkardı.
***
"ne çektiğimi bir ben bir Allah biliyor" whatsapp grubu
ŞİMDİ OKUDUĞUN
2gether the whatsapp
Fanfictiontine: sarawat! hey watt! hey watttt? heeeyyy wattttt! (21.12) tine: SARALEO (21.16) [texting + b×b] [06.05.20]