ÖLÜLERİN LANETİ

[0.1] {-CURSE OF THE DEAD-}

Siyah ve onun içindeki kırmızı lekeler.
-

Ölülerin ruhu dolaşıyordu etrafımda. Kırmızı her yeri kaplamış, ortaya koca bir şaheser bırakmıştı.

İnsanların bedeni hareket etmezken, tek ses soluklarımdaydı.

Dolunay kendisini ortaya koymuş, tek ışık kaynağı olmuştu. Bedenler üst üste düşmüş, etraf kan gölü gibi duruyordu.

Zihnim bana oyun mu oynuyordu?
Yoksa hayat mı acımasız davranıyordu.?

Ellerimde kurumuş lekelere döndü gözlerim. Soyutlaştırılmış zincirler tutuyordu bileklerimden.

Akan yaşlar sel misali yanaklarımı ıslatırken, nefes alış verişlerim her saniye artmaya başlamıştı.

Gitmek istiyordum bu koca cehennemden.

Saat kaçtı? Zaman mı durdu?

Gözlerimi kapatıp açtığımda geçecek miydi bunlar? Rüya mıydı şuan gördüğüm şeyler?!.

Ellerimi kafama doğru götürüp olduğu yeri sıktım. Delirmiş gibiydim.

Gözlerimi sımsıkı kapatarak buradan çıkmayı diledim.

Bedenimi duvardan destek alarak yere doğru kaydırdığım da, midemin bulanması giderek arttı.

Burnuma gelen ceset kokularını umursamamaya çalıştım. Hepsi rüyaydı ve sabah kalktığımda o güzel ve yumuşak yatağımın içinde olacaktım değil mi?.

Uzaktan gelen siren sesleri kulağımı doldurudu önce. Korku bedenimi sarmış bir şekilde aniden ayağa kalktım.

Arabadan gelen far ışıkları, yarı kırık pencereden girdi.

Kurtulacaktım. Beni çıkaracaklardı.

Gözlerim kapanmak istedi o an. Vücudum güçsüzleşti. Beynim döndü ve görüş açım bulanıklaştı.

Uyku beni çağırdı kollarına. Belki de biraz uyusam rahatladım.

Kapanan gözlerimi son bir kez açtım ve önümde beni bekleyen cehenneme baktım.

SEVGİLİ ~ S ~ BU KİTAP SANA İTHAFEN YAZILDI...