KARANTİNA

9

Berk

Murat beni öpüp odadan çıktıktan sonra bu öpücüğü düşünüyordum. Yıllarca kızlardan başkasına bakmamış ben adamın bir hareketi ile dona kalmıştım. Hayır tabi ki yönelimimi biliyorum, ana Murat aklımı çok güzel karıştırıyordu. Bir dakşka siktir!
Yataktan hızla fırlayıp Murat'ın odasına kapı çalmadan girdim. Maşallah kasların şişme mi? Çocuğum insanı yolundan sapıtırsın.

"Berk! İyi misin?"

"De-de-ğilim."

"Neden, neyin var?"

Murat yanıma gelip alnına baktı.

"Sen salak mısın çocuk?! Bu virüs sana geçmesin beni şey yaptıktan sonra?"

Dudağını sola çekip sanki dalga geçer gibi gülmüştü.

"Ne yaptıktan sonra."

"Şey işte ya! Of bir şeyi de anla!"

Güldü, ben kesin domates gibi oldum.

"Birincisi seni öptüm. İkincisi hayır geçmez. Çünkü virüs kanla, cinsel yolla geçiyor. Başka soru?"

"Yok..."

"Çıkarsan domates surat giyinip ilacını alıp geleyim. Sonuçların negatif çıktı diye bırakmak yok."

"Tamam."

Kafamı sallayıp odadan çıkmıştım. Ee bir dakşka, bu beni öptü! Laaan!
Tekrar kapıyı açıp girdim.

"Sizin köyde çalma adeti yok mu?"

Giyinmişti hemen, Allah'tan daha da rezil olmadım.

"Sen öptün de, sadece öpücük mü yoksa bir şeyler mi var?"

"Berk."

Güldü, çok güzel güldün. Öhöm konu bu değil. Konu neydi?

"Ne gibi şeyler?"

"Ya da boşver, oda da dizim var izlemem gerek."

Odadan kapıyı kapatmadan koşup odama girmiştim. Gelmesin diye odayı da kitledim. Utanacağım şeyler yapıyordum resmen. Eskiden bu kadar güçlü kalp çarpıntısı hissetmemiştim. Murat tüm DNA'm ile oynuyordu