'Kızgınlık zamanında, dönemi geçirebilmek için ya ilişkiye girilmeli ya da alfalardan uzak kalınmamalıdır.Omegalar, bu yüzden alfa feromonlarıyla dolu giysilerin arasına uzanıp kendilerini yuvalarlar. Bu onları güvenli hissettirir.'
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
|kalbini kırdığım için özür dilerim. asla gelmiyordum, gerçekle yüzleşmekten kaçıyordum. Biliyorum, düşmeni sağladım. Biliyorum, benim için yanlış olduğunu varsaydım.
Yoongi'yi omuzlarından ittirirken hiçbir tereddütü bedeninde barındırmamıştı.
Dudaklarının ayrılıp, Yoongi boşluğuna geldiği için hala anın ve çevrenin farkındalığını yakalamaktan yoksun, sendeler gibi olup aralarında mesafe oluşmasına karşı çıkamamıştı. Koyu mavilerinde kendine gelemediği ve ilk kez tattığı, şu an karşısında ıslanıp daha da dolgun hale gelen dudakların güzelliğine kapılıp içine dolan hislerin mayhoşluğunda memnuniyetsizliğe karışık bir üzüntü belirmişti.
Jimin ise hem alt tarafının sızlayışı, hemde ayrıldığı dudaklar yüzünden hoşnut olmayıp mızmız halde duvarlarına pençelerini geçiren omegasının verdiği ağrı ile kıvranıp karşısındaki bedenin gözlerinde kendini görüyor ve dudaklarını ısırıp kasıklarına giren sancı yüzünden nefesi kesilir gibi olduğunda eşsiz bir bal rengi olan gözleriyle yaptığı hatanın ne kadar acıttığını hissediyordu. Gözleri kırpışıyor, aklından bin türlü şey geçerken ve hepsine teker teker kızmak isterken, ona bakan Yoongi'nin karşısında aynı zamanda savunmasız hissedemeden edemiyordu.
"Jimin!"
Onu karmakarışık düğümler halinde, kızgınlığın etkisinde omegasını kontrolüne düşmüş halinden getiren ses, tekrardan sessizlik içinde Yoongi ile birbirlerini izledikleri ve çıt çıkmayan oda da sadece hızlı nefeslerin, hala ıslanmış ve şişmiş dudaklarını birbirine katmak istediklerini gözlerinin konuştuğu bu havaya daldığında Jimin zorlanarak derin bir nefes vermiş, ne kadar zor olsa da kendini sıkarak gözlerinin temasını kesmişti. Ne kadar bakıyorsa o kadar göğsü sızlıyor, hücreleri de acıyı bağırıyordu.
Hoseok'un endişeli ve telaşlı sesine eş zamanlı olarak büyük bir gümbürtüyle arkalarındaki kapı, yerin bile sallanmasına neden olacak şekilde kırılarak yere düşmüştü. Yoongi'nin sıcak nefeslerini ve hala üzerinde olan pek anlamasa da kırgın gözlerini yüzünde hisseden Jimin, sesle birlikte anında o tarafa, Yoongi'nin omuzları ardından bakarak döndüğünde kırmızı saçları karışmış Hoseok feromonlarındaki telaşla içeri girmişti.
Peşinden Namjoon'da girip kapının arkasından neredeyse herkes onlara baktığında, Yoongi hala kimseyi umursamadan Jimin'in onlara bakarken gerginlikle ısırdığı dudaklarına, arada sarsılır gibi titreyen bedenine ama en çok kirpiklerine bakıyordu. Kıvrık, uzun ve hala yakın oldukları için bal rengi hareleri gölgeleyerek ahenkli bir tabloyu andıran kirpiklerine.
