Kore'de Bir Müslüman

Bölüm 2

İyi okumalar ❤️💜.

Yorgunum. Ellerim perişan, saçım desen onada Allah vurmuş. Bütün gün temizlik ne ya? Ceza ceza değıl sanki ... tovbe tövbe.

Yarın okul var. Ben bu halle nasıl giderim. Kalkıp biraz bakım yapmam gerek.

Transfer öğrenci olarak bir hafta sonra koreye gideceğim. Ve geri kalan eğitimimi orada tamamlayacagim. Umarım orada bir aksilik çıkmaz. Ki benim oraya gitmemin tek amacı jimin ve eğitimimi geliştirmek.

Bakalım bir hafta boyunca bu annemle napicağım.
Odamda aynamda sacma ve tozlanmış yüzüme ve guruldayan karnımla başbaşayım.
Önce sac sonra yemek ondan sonra da yüz bakımı hıhıhıhıhı.
Aynada bir tur dönerek sacma salak hareketlerle banyoya girdim.

Banyo sırasında*

Key kamın arıs, Key kamın aidol....
(Bu ne aq yazarken gülme tuttu beni.)
Tanrım şu jimin bir kez öpse. Şöyle bir öpsem. Of başka bir şey istemem.
Jiiimiiin pepitom.
(böyle koyu Jimingiller var mıııı?)

Banyodan sonra*
Bornozumla banyodan cıkıp odama attım kendimi.
Aynanın karşısına geçip kendimi izledim. Kendimi izlemeyi seviyorum ya.

Omeen taannrııım cok güzelim.
Ayna da kendimle konuşmamı bir öpücükle kesip dolaptan kıyafetlerimi cıkardım.

Rahat muzlu pijamalarımı giyip mutfağa annemin hazırladığı o mükkemel eti yedim. Allah'ım dünyada bu kadar güzel et yapan sanırım sadece Nusret vardır. Oğlum adamın isminde bile Nusr-et var. Tabi eti güzel yapacak. Ben niye böyle sacmalıyorum ya.

"Kızım yine ne kendi kendine konuşuyorsun?"
"Anneciğim diyorum ki benim bu annem 1 hafta kaldı kore'ye gitmeme almış beni alışverişe gidicek bana hic ev işi yaptırmıyor." dedim anneme bakarak.
"Kızım ben senin iyiliğin için bunları öğretiyorum. Gelecekte bir aile kurarsan -" diyemeden sözü kestim.

"İnşallah de anne. İnşallah Jimin ile olur" dedim gülerek.
"Ben kime ne anlatıyorum. Neyse yarın cıkalım sana bir kac parca kıyafet falan alalım. Malum seni jimin'e gönderiyoruz!" dedi annem gözlerini kısarak.

"Oyş böyle yapma be annem. Sen benim mutluluğumu evlenemem istemiyor musun? Bak bende evlenmeye gidiyorum?

" Ama ben gavur birini değil. Helal süt emmiş Türk Müslüman bir damat istiyorum. " ve yine başladık.

" tamam anne. Yine tutturdun Türk damat Müslüman damat. Bak ben onu sana Müslüman yapıp getireceğim."

"Tamam Asel." dedi annem. bıkkın bir ses tonuyla.

Anneme mutfaktan cıkıp gidince ben de yemeğimi yedim. Karnımı bir güzel doyurunca odama en sevdiğim şeyi yapmaya. Bakııım.

Yüz maskeleri, kremler... Yaptıktan sonra güzellik uykusu.
Kendimi hep cok beğeniyorum ama öyle beğenilicek tarafımda yok ya. Sadece bakım. Her zaman dediğim gibi 'çirkin bayan yoktur bakımsız bayan' vardır. Benim mesela burnumda hafif bir cıkıntı var. Dikkat etmediğin sürece göze batmıyor.
Burnum fındık kadar da değil. Yüzüme orantılı. Gözlerim ne kücük ne de fazla büyük orta. Coğu kişinin dediğine göre gözlerim güzelmiş. Ha bir de gülüşüm de güzelmiş. Bazen havan gibi anırdığımın olduğu oluyor.
Sorma fiziğim güzelmiş. Büyük popoymuş büyük göğüsmüş ben de onlar yok. Vücuduma göre iyiler. 53 kilodayım. 1,65 boyundayım. Tenim fazla beyaz olamasada o civarlarda bir renk.
İşte dediğim gibi o kadar da güzel değilim. Sadece ger rşey bakımda bitiyor. Benim bakım merakım da üniversiteye başlamadan önce okuduğum bir hikayede başladı.
Böyle işte. Jimin Jimin diyorum gercekten cok seviyorum ama beni sevmeyeceğim biliyorum. Bizimki de böyle. Sanırım mutlu olmak için kendimi böyle avutuyorum.
Sanırım cok fazla konuştum galiba. En iyisi uyuyayım...