işime dönmek istiyorum

1.6K 51 7
                                    

Aslında bölümü yazmıştım fakat geri silindi. Bundan dolayı bölüm beklenilenden kısa oldu.

Birde iki gün önce sevgilimden ayrıldım. Biraz depresif bı haldeyim. Ama sizin voteleriniz ve yorumlarınızla yazabileceğim en pozitif en güzel bölümleri yazmaya devam edeceğim. Bölüm kötü olduysa kusura bakmayın. Yazacak gücü kendimde bulamadım. Ama emin olun daha güzel bölümler için elimden geleni yapacağım.

Mesaj olarak birkaç kişiden kendini de tanıtır mısın tarzında sorular geldi. Bende şöyle bir karar aldım. Benim hakkımda merak ettiğiniz şeyler varsa onları özelden de yazabilirsiniz yorum da atabilirsiniz ve bende her bölümün altına o soruların bazılarını paylaşayım. Böylelikle daha az sıkılmış oluruz. Hem hikayeden sonra dedikodumsu birşey de olmuş olur. Eğer varsa sorularınız bekliyorum. 🧡

Yorumları ve voteleri de bekliyorum. 🌟

Hatırlatma
Hüda nefes almakta zorlanıyordu. İşleri bittiğinde avukat Selim gitmişti. Kaanla başbaşa kalmıştı.

"Ayrılmak için bu kadar hevesli olduğunu bilmiyordum" dedi Hüda sakin bir sesle.

"Sen istedin ben de yerine getiriyorum"

"Ben dün gece vazgeçtiğimizi sanıyordum!"

"Kapat bu konuyu şimdi. Başka şeyler konuşmamız lazım! Mesela Rüya, onu istediğim zaman göreceğim. Sende kalabilir çünkü kızların her zaman annneye ihtiyacı vardır. Düzenli olarak parayı hesabına yatırırım. Ev konusuna gelirsek istediğin evde kalabilirsin ama evlenemezsin!"

Hüda Kaan'ın neden böyle davrandığına anlam veremiyordu. Ama ona ayak uydurmaya çalıştı. İçi parçalansa bile...

"Niyeymiş o?! Ben evlenirim! Sonuçta ömrümün sonuna kadar tek yaşayamam öyle değil mi? Hem belki birine aşık olurum, mutlu olurum!"

Kaan ayağa kalkıp masaya vurdu ve bağırarak
"HAYIR DEDİM! BU KONUDA TARTIŞMAYACAĞIZ! ANLADIN MI BENİ!" Hüda Kaan'ın sinirlenmesine dayanamıyordu. Her seferinde kalbini kıracak şeyler yapıyordu.

Hüda dik durmaya çalışarak ayağa kalktı. Kapıya geldiğinde "Göreceğiz!" Dedi ve odadan çıktı.

💧

Hüda şirketten çıkınca bir kafeye girdi. Kafasını toplamaya ihtiyacı vardı.

Ne kadar zaman geçtiğini bilmiyordu fakat iki bardak kahve içmişti. Karşısında beliren bedeni farketmemişti. Kafasını kaldırması için karşısındaki beden hafifçe öksürdü. Hüda kafasını kaldırınca zar zor gülümseyerek konuşmaya başladı.

"Merhaba Selim Bey"

"Merhaba, oturabilir miyim?"

"Tabi"

"Üzgün görünüyorsunuz"

Hüda bu saçma lafın ardından şaşkınlığını belli etmeyerek konuştu.
"Boşanıyorum çünkü"

"Kaan Beyden ayrılmak istediğinize emin misiniz?"

"Aslında ben dün gece vazgeçtiğimi söyledim ama Kaan'ın sabahki görüntülerini görünce ve dava açacağını duyduğumda bende emin oldum"

"Kaan Bey'i seviyorsunuz değil mi?"

"Ha- yani şey seviyorum tabiki kocam sonuçta"

"Hüda hanım yalan söylemeyi hiç beceremiyorsunuz"

"Yalan söylediğimi nereden çıkardın?"

"Çünkü ben bir avukatım. Boşanmanız için ilişkideki çoğu şeyi bilmem gerekiyor ve Kaan Bey'le sabah yeterince konuştuk bu konuyu"

"Pekâlâ! Ben eve gideyim. Kızım merak eder şimdi"

"Ben bırakıyım sizi"

"Gerek yok"

"Hava kararmaya başladı lütfen kırmayın beni"

Hüda bu sözlerin ardından Selim'i onayladı ve arabaya bindiler.

Evin kapısına geldiklerinde Hüda teşekkür ederek arabadan indi.

Kapıda ona sevgi dolu bakan ve minik bacaklarıyla koşan kızına kollarını açtı.

"Annecimm, çok öjledim seni"

"Bende seni birtanem"

Arkadan gelen Yeliz Hanım hemen lafa atladı.

"Bu oğlan kim Hüda'cım?"

"Kaan'ın avukatı. Kafede karşılaşınca beni eve bırakmak istedi"

Yeliz Hanım ve Selim tanıştılar. Yeliz Hanım ısrarla akşam yemeğini birlikte yemek istiyordu.

"Peki Yeliz Hanım çok ısrar ettiniz" diyerek lafı toparlayan Selim'e Hüda şaşkın gözlerle bakıyordu.

Eve girdiklerinde Hüda ve Yeliz Hanım mutfakta yemekleri hazırlarken Rüya salonda Selim'le birlikte oyun oynuyordu. Bir de sürekli Selim'e garip ama şirin olmayı başararak sorular soruyordu.

Sofra hazır olduğunda herkes masaya oturmuş Kaan'ı bekliyordu. Saat sekizi geçmişti ve Kaan hâlâ gelmemişti.

Kapının çalmasıyla birlikte Rüya hızlıca yerinden kalkıp kapıya doğru koştu. Hüda peşinden ona yetişmeye çalışıyordu. Kapı açılınca Rüya sevinçle babasının kollarına atladı.

"Babacım o çiçekley anneme mi?"

"Hayır babacım babaannene"

"Niye ki?"

"Almak istedim kızım"

Kaan ve Hüda kısa bir süreliğine birbirlerine baktılar. Kaan içeriye girdiğinde Selim'i görünce şaşırmıştı.

"Senin ne işin var burada?!"

"Kaan misafirimize saygılı davran!"

Kaan annesinin uyaran sözleriyle Rüya'yı kucağından indirdi ve Hüda'nın kolundan tutup konuştu.

"Odaya gel bir şey konuşmalıyız"

"Hüda konundaki acıyı belli etmemeye çalışarak onunla birlikte odaya girdi.

"O niye geldi benim evime?!"

"Burası sadece senin evin değil. Ayrıca sen demedin mi ayrılınca istediğin yerde kalırsın diye. Ben burda yaşamak istiyorum."

Kaan tam konuşacakken Hüda kaslarını kaldırarak ekledi.

"Sus Kaan seni dinlemek istemiyorum. Ben sana beş yılımı verdim. Benimle zorla evlendin sesimi çıkarmadım. Bana zorla sahip oldun yine sustum. Beş yıl boyunca ne zaman konuşsan hep dinledim sinirlendiğinde alttan aldım. Ama artık yeter anladın mı?! Bıktım senden. Ayrıca biz Rüya'yla bu evde yaşayacağız sen nereye istersen oraya git. Hangi kadın daha rahatsa onda kal. Ama bizden uzak dur. Bu arada şirketteki işime geri döneceğim."

"Ben sana nafaka vereceğim çalışmama gerek yok. Sen Rüya'ya bak yeter!"

"Şimdi mi aklına geldi kızın?! O seni evde beklerken üzülerek uyurken sen başka kadınların koynundaydın! Herkesi yordun Kaan! Anladın mı ben artık eski hayatıma dönmek istiyorum. Tek bir fark var o da dünyalar güzeli kızım. İşimi ayarla haftaya gelip çalışacağım!"

Hüda bu sözlerinden sonra odadan ayrıldı ve tekrar masaya gitti. Kaan Hüda'nın bu yüzünü daha önce hiç görmemişti. Ona olan sevgisini kaybetmiş gibi hissediyordu. Artık sadece kızı vardı. Karısı yoktu. Artık sadece kızı...

🌈

Hatırlatayım dedim vote ve yorumlaaar 🖤❤️

Emrivaki Evlilik (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin