2.BÖLÜM

86 7 2
                                    




AKTEKİN KARAMERCAN :

Konaktan içeri kucağımdaki amber kokulu kadınla girdim.Kimsin sen amber kokulu güzel..

"Oğlum ne oluyor.!"

Annemin sesiyle yüzünü incelediğim kızdan çektim gözlerimi karşımda annemi endişe içinde bana baktığını gördüm kaşlarımı çatarak sinirle soludum.

"Onu o koruma bozuntularına sor.!" dedim sert adımlarla ilerlemeye devam ettim.

"Ana korumalar uyarmadan ateş açtılar, at kızı sırtından attı ... Aktekin de ona sinirlendi . Melek doktoru çağır acil gelsin."

Cihan açıklama yapıp arkamdan gelirden Melek de telefona yönelmişti.

"Tamam hemen arıyorum."

Kucağımda ki kızı dikkatlice misafir odasındaki yatağa bıraktım hala uyanmaması garip değil mi.? Neden uyanmıyorsun.. Odadaki koltuğa oturdum şirkete gidememiştim Cihan gelip yanımda durdu kafamı kaldırmadan konuştum.

"Korumalara ayarı sen mi çekersin ben mi çekeyim dua etsinler kıza bir şey olmasın.!"

"Sakin ol kardeşim halledecem ben."

kafamı sallayıp yatağa döndüm , kapının tıklanması ile kapıya döndüm içeri girmesi için komut verip ayaklandım..

"Gel."

"Aktekin Bey .(El sıkışırlar) Hastanın neyi var.?"

"Attan düştü baygın hala kendine gelmedi."

"Bir bakalım..."

Doktor çantasını komidine bırakıp içinden gerekli malzemeleri çıkardı muayene etmeye başladı gözünü ışık tutup gözlerine baktı birkaç dakika sonra bize döndü.

"Düşüşü nasıldı ,başını yere vurdu mu.?"

"Uzak mesafedeydik başını yere vurdu mu göremedik at sırtından attı yanına koştuk direk zaten."
Cihanın konuşması ile sert soluk alıp vermeye devam ettim ulan hayvan herifler dua etsin şu kıza bir şey olmasın...

"Cihan Bey bu durumda net konuşamam ama hastanın başında bir hasar gözükmüyor yaşadığı şok bayılmasını tetiklemiş olabilir."

"Ne zaman kendine gelir.!?"

"Aktekin Bey birazdan kendine gelir baş dönmesi yaşayabilir ani hareket etmemesi gerek yine de her ihtimale karşı Mr çektirmesi gerekiyor kısıtlı imkanlarla ancak bu kadar ilgilenebilirim ."
Doktorun konuşması bitince hafif kafa selamı verdim Cihanla birlikte odadan çıkışını izledim ifadesizce bir an önce kendine gel Amber kokulu güzel ...

"Abi..Ben anama haber vereyim."

"Tamam Melek endişelenmesin."

Kafa sallayıp odadan çıktı. Kimsin sen .?Nereden geldin ? Neden seni hiç görmedim.? Düğünlerde de hiç görmedim seni peri kızı gibisin . kafamı iki yana sallayıp kendimi silkeledim küçük beden beni etkisi altına almıştı resmen derin nefes alarak oturduğum koltukta gözlerimi yumup düşünmeye devam ettim..

AKŞIN ATABEYOĞLU:

Sanki gözlerimin üzerinde tonlarca yük varmış gibi hissediyorum tüm kemiklerim kırılmış gibi ağrıyor. Kirpiklerimi açmak için çabalamaya başladım sonunda açtığımda gözlerimin alışması için birkaç defa kırpıştırdım karşılaştığım beyaz tavanla nefes alış verişim yavaşladı ne oldu neredeyim ben... En son at sürüyordum sonra ne oldu.?
Başımı çevirdiğimde koltukta gözleri kapalı ,çatık kaşlı duran kalıplı adamı fark edip gerildim nerdeyim ben ne oldu bana bu kişi de kim .Hafifçe doğrulmaya çalıştım tüm kemiklerimin sızlaması ile inlememe engel olamadım kahretsin koltuktaki adam doğruca bana bakıyordu.

"B-ben neredeyim siz kimsiniz ne oldu bana.??" Derin bir nefesle kahvelerini bana dikti yoğun bakışları afallamama neden oldu sen de kimsin .?

"Aktekin KARAMERCAN  ben ,at sırtında bizim mülkümüze girince korumalar havaya ateş açtılar at korkup seni sırtından attı nasıl hissediyorsun .?"
Yoğun bakışlarını hala sürdürürken kelimeler anlamlarını yitiriyordu adeta Akşın kendine gel kızım saçmalama lütfen tanımadığın bir adamdan mı etkilendin hemde hayatında ilk kez..

"Ben iyiyim teşekkürler Aktekin Bey benim hatam kusura bakmayın nereye girdiğimi fark etmemişim size verdiğim rahatsızlık için kusura bakmayın lütfen ben gideyim artık merak ederler beni."

"Acele etmeyin lütfen sizi ben bırakayım adınızı lütuf eder misiniz.?"
Kibarlığı karşısında gülümsedim ince düşünceli birisi olduğu anlaşılıyordu

"Akşın ATABEYOĞLU "

"İyi hissediyorsanız aşağıya inelim öyleyse Akşın Hanım."

"İyiyim tekrar kusura bakmayın çok utanıyorum şu an ."
Hafif tebessümle rahatlamamı istercesine gözlerime bakmayı sürdürdü odadan ayrılıp merdivenlerden inmeye başladık ne kadar büyük bu ev böyle KARAMERCANLARI tanımayan yoktur ama Aktekini ilk defa görüyorum çok ince ve nazik birisi gibi gözüküyor aşağıda beni baya kalabalık bir grup karşıladı bir adam iki kız bir hanımağa olduğu burdan belli olan kadın hepsinin dikkatle beni incelediğini görünce utandım başımı yere eğdim hadi ama sadece yengem fark etmeden eve gitmem lazım saatlerdir haberi yok benden eve gidince kemiklerimi kıracak kesin .

"Hoşgeldin Keçamın Ben Zümrüt nasılsın iyisin de hele ."

"Ben iyiyim sizi korkutmak istememiştim efendim kusura bakmayın lütfen."

"O nasıl söz keçamın gel hele sen kimsin kimlerdensin sohbet edelim."
Karşımda beni inceleyen Aktekinin annesi olduğunu düşündüğüm kadın kolumdan tutup peşinden sedire sürüklemeye başladı .Oturduk karşılıklı beni incelemeye devam ederken memnuniyetle gülümsüyordu

"Fatma..Bize iki kahve getir .!"

"Aslında ben gitsem iyi olur ailem merak etmiştir dönmem gerek."

"Dur bakalım kızım az soluklan tanışalım Allahın gönderdiği misafiri apar topar gönderemeyiz sonra Aktekin bırakır seni kendine gel biraz soluklan ."
Çaresizce yengemin gazabına uğrayacağımı bilerek başımı salladım kahve gelene kadar hiç konuşmadık sedirde bizden başka kimse yoktu zaten Aktekin de ortalıkta gözükmüyordu .Kahveleri getiren isminin fatma olduğunu öğrendiğim kız afiyet olsun deyip uzaklaştı..

"De hele güzel gözlü kız sen kimsin kimlerdensin .?"

"Efendim ben Akşın ATABEYOĞLU ,Hazar ATABEYOĞLUNUN kızıyım ."

"Atabeyoğlu demek amcanı tanıyorum keçamın ama babanı görmedim hiç burda oturmuyor musunuz.?"

"Ben onları çocukken kaybettim aslında İstanbulda doğdum ama burda evimiz var amcamlarla yaşıyorum."

"Kızım ben bilemedim Allah rahmet eylesin ,Mekanları cennet olsun."

"Amin."

"Keçamın beni yanlış anlama lütfen annen gibi görmeni istiyorum beni bilemedim kızım ben acını kocamı kaybettim benden yıllar önce ayakta durmaya çalışıyorum işte acını anlıyorum anılarıyla yaşamanın ne kadar zor olduğunu en iyi ben bilirim ."

"Çok zor acılarını hala yüreğimde hissediyorum ama elimizden bir şey de gelmiyor ben artık kalkayım merak etmişlerdir ."
Kafasını sallayıp ayağa kalktığımızda bana sımsıkı sarıldı anne kokusu derler ya üzerinde o kokuyu aradım ben annemi çok küçük yaşta yitirdim kokusunu hatırlamıyorum annemin saçlarının yumuşaklığını bilmiyorum unutuyorum bundan ne kadar korksam da elimden bir şey gelmiyor titrek bir nefes alıp dolu gözlerimi gizlemeye çalışarak ayrıldım bu yüreği büyük kadından...

~Beyzanur~

BERFUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin