1.BÖLÜM

212 12 4
                                    




AKŞIN ATABEYOĞLU;

Gözlerimi yengemin bağırışlarıyla açtım. Artık alışmıştım beni köle gibi kullanmasına...

Kıpırdamadan yatarken gözlerim beni yine olay gecesine götürdü.

"Anne ve Babama iyi geceler öpücüğümü verip uyumaya gittim her zaman ki gibi...

annemin babama' korumaları arttırdın değil mi ?' diye sorduğunu duydum tabi o zamanlar çocuk aklı anlamadım yatağıma uzanıp koca kulağa sarıldım (babamın bana son doğum günüm de aldığı filim )birazdan annem gelecek her gece olduğu gibi masalımı anlatacak uykuya dalacaktım annem masalını anlattı uğurlu öpücüğünü verdi babam da gelir birazdan beni öper yatardı...O gecenin son huzurla uyuduğumuz gece olduğunu nereden bilebilirdim ki bağırış sesleriyle uyandım annem babama bağırıyordu.'HAZAR ..!AKŞIN uyuyor onu kurtar..' Babamın koşma sesleri kapımı açmaya çalışması dün gibi aklımda o gece evimiz alev almıştı ATABEYOĞULU konağı kül olmuştu ailemden geriye yalnızca ben kaldım .... Bir amcam vardı onu çok seviyorum baba yarım ama yengem beni bir türlü kabullenemedi yetim , besleme olarak hor gördü beni.. amcamın evde olmadığı zamanlar dayak yer sessizce yorganımın altında koca kulağa sarılır ağlardım amcamın anneleri gibi kindar kızlarına imrenerek bakardım..Bu nedenle bazen annem gözlerimin önüne geliyor sol tarafımda bir acı oluyor,çocuk yaşta ondan ayrılmış olmayı kaldıramıyordum..."

Birden kapım açıldı yengem gelmişti gelip ellerini saçlarıma doladı..

"Akşın hanım öğlene kadar yatacak herhalde ben kime bağırıyorum..duymuyor musun .Kalk yemek hazırla daha ev temizlenecek sen hala yatıyorsun seni evimde boşa mı besliyorum."dedi saçlarımı serbest bırakıp odadan çıktı.Canım acımıştı gözlerimden yaşlar dökülürken bir kez daha Allaha yalvardım...

"kurtar beni Rabbim sen bana dayanma gücü ver"kalkıp üzerimi değiştirmek için yengemin kızının bana verdiği eski dolabı açtım lavicert tişört siyah pantolon giyip ayağıma ev terliklerimi geçirdim aynadan kendimi süzdüm anneme benziyordum Mavi gözlerim koyu kahve uzun saçlarım düzgün fiziğimle amcam sürekli anneme benzediğimi söylerdi.

Odamdan çıkınca Rojda karşımdaydı.

"Günaydın Rojda"dedim usulca yanından uzaklaşacaktım ki kolumu tuttu.

"Nereye böyle Akşın Hanım öğlen oldu yeni kalıyorsun benim annem köle değil anladın mı!"dedi iç çekerek cevap verdim

"Akşam işlerim geç bittiği için geç uyudum kusura bakma tekrar olmaz."dedim yanından geçtim ezik dediğini duydum bir şey söylemedim söylesem ne olacaktı gerçi yine dayak yerdim.

mutfağa girip kahvaltı hazırlamaya başladım masayı bahçeye hazırlayıp ev halkını çağırdım yengem amcam evde yokken onlarla yememe izin vermezdi onların yediklerinden arta kalanları yemem gerekirdi..

"Afiyet Olsun "diyerek masadan uzaklaştım onlar kahvaltılarını yapana kadar ahıra girdim.Kartopu oradaydı yanina yaklaşıp yelesini sevmeye başladım.

"Kartopu onlar kahvaltı yapana kadar ufak bir gezintiye ne dersin?"dedim atımı hazırlayıp yavaşça ahırdan çıktım yengemin beni görmemesi gerekiyordu arka bahçede sırtına binip ormana doğru gitmeye başladık.

"Hadi kartopu daha hızlı hadiii..."kahkahalar atarak atımı sürüyordum babamın hediyesi bu da 18 yaşıma girince verilecekmiş amcam vasiyet üzerine at çiftliğinden aldırdı.

kendimizi o kadar kaptırmışız ki KARAMERCAN  çiftliğine geldiğimi fark etmedim hızlı bir şekilde ilerlerken bir çift silah sesi geldi kartopu sesten korkup üzerinden attı beni yere düştüğüm gözlerim kapanırken aklımda ki tek şey yengem fark etmeden eve dönmekti...


AKTEKİN KARAMERCAN;

sabah gözlerimi kapı tıklanma sesiyle açtım çalışanlardan birisi olsa gerek.

"Aktekin ağam hanımağam aşağı kahvaltıya çağırıyor."dedi

"tamam geliyorum."dedim kalkıp hazırlanmaya başladım lacivert takımımı giydim aynadan kendimi incelemeye başladım siyah saçların koyu kahve gözlerim çatık kaşlarımla her zaman ki aktekin Karamercandım işte..

Hazırlığımı tamamlayınca odamdan çıkıp aşağıya inmeye başladım...

Salona girdiğimde Anam her zaman ki  gibi kızlara emirler verip kusursuz sofra için uğraşıyordu..onun bu haline tebessüm ettim.

"Günaydın güzel anam kızlar hazırlıyor işte niye yoruyorsun kendini gel otur."dedim alnından öpüp sedire yönlendirdim.

"Oğlum öyle olsa bile ne bileyim müdahale etmeden duramıyorum."dedi onun bu haline gülüp ellerini öptüm sofra hazırlanınca sofra başında annem hemen yanında Cihan karşısında ben yanımda Melek onun karşısında Beren oturmuştu iki bacım bir kardeşim dediğim sağ kolum kan kardeşim cihan vardı o da bizimle yerdi annemin diğer oğlu oydu..

"Afiyet Olsun.."dedim yemeğe başladık.

kahvaltıdan sonra kızları ve annemi öpüp evden çıktık..

"Abi bugün ki anlaşmayı ne yapacaksın ?" diye sordu cihan derin bir nefes aldım..

"Bilmiyorum cihan karşı taraf değişik sinyaller veriyor "dedim şoför arabamı kapının önüne getirip anahtarı teslim etti.

"İyi yolculuklar ağam."dedi başımla selam verip kapıyı açtım ki karşıdan atın üzerinde gelen kızı fark ettim korumalar durması için havaya ateş açınca at korkup kızı üzerinden atmıştı kapıyı bırakıp hızla kıza koştum..

"Uyarmadan ateş açmak da nedir ...! Doktor çağırın..!!!"diye kükredim kızı incitmeden saçlarını kenara çektim gördüğüm masumluk duraklamamı sağlasa da onu dikkatli bir şekilde kucağıma alıp konağa doğru ilerledim...

Merhaba Sevgili okuyucularım hepinizi çok özledim...
Yeni bir kurguyla sizin karşınızdayım Bu sefer işleyiş farklı olucak beğeni ve yorum ne kadar fazla olursa o zaman bölüm atıcam çünkü vaktimi ayırıp yazıyorum saatlerce uğraşıyorum karşılık görememek çok üzüyor..
İyi ki varsınız♥️

~Beyzanur~

BERFUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin