Önemli bu bölüm atlamayın bunu 🥺
•
"Hyung, kalk artık yerden. Bak yemin ederim suya atıp boğacağım şimdi seni!"
Taehyung sinirle söyleniyor, Jungkook da kapıyı açması için Seokjin'i ikna etmeye çalışıyordu. Sözde Jin'i kurtarmaya gelmiş olan Yoongi ve Jimin ise olanları gülerek izliyorlardı.
"Yardım etsenize lan siz de, niye geldiniz buraya?" diye sitemle söylendi Jungkook. Seokjin, Namjoon buradan gitmeden çıkmayacağını söylüyordu çünkü karnındaki küçük Jongho için korkmuştu; Namjoon ise Seokjin'i görmeden gitmeyeceğini söyleyip duruyordu. Bu yüzden Jungkook kafasını kapıya vurup duruyor ve içerideki hamile alfaya Namjoon'u uzak tutacaklarını söyleyip duruyordu.
"Arabamız yok diye çağırdılar, biz uğraşıyoruz ikisiyle de." dedi Taehyung. Koskoca Namjoon bacağına sarılmış gitmemek için debeleniyordu ve dolayısıyla cinnet geçirmesine az kalmıştı.
"Aman be, ikiniz de baskınsınız. Yine de bi haltı beceremediniz." dedi Yoongi. Elindeki cips bittiği için sinirlenmiş ve kendisini gülümseyerek izleyen Jimin yüzünden gerilmişti.
"Delirtmeyin kedimi. Ya da delirtin böyle daha sevimli oluyor." dedi Jimin aşık aşık. Yoongi resmen havada gördüğü kalpçikler yüzünden ıyy diye bir ses çıkardı ve boş paketi Jimin'in yüzüne fırlattı. Bu kadar ilgiye alışık değildi ve bu yüzden rahatsız hissediyordu.
"Fingirdeşmeyi kesin. Seokjin sen de çık artık n'olursun. Ayağım uyuştu kapıda dikilmekten."
"O Namcun denen şahsiyet çocuğumuz olduğunu hatırlayıp uslu uslu kızgınlık ilacı almaya gidene kadar çıkmıyorum buradan." Kimse görmüyordu ama Seokjin kabinin içinde yere oturmuş rahat rahat konuşuyordu. Belki biraz daralmıştı ancak ses etmiyor, sabırla bekliyordu.
"Namjoon hyung bak Jongho diyor ki babam ilaç almaya gitsin. Hadi gidelim bak n'olur gidelim artık bayılacağım şimdi."
"Nur yüzlümün yüzünü bir kere göreyim gideceğim. Bi kere göreyim, belki bir kere de öperim, bir kere de-"
"EHH YETER BE!" diye cırlayan Taehyung ve kocaman bir su sesi alanda yankılandığında herkes susup o yöne döndü. Taehyung, Namjoon'u en sonunda suya fırlatmıştı. Jimin ve Yoongi, Taehyung'un sinirden kızarmış suratına ve suda debelenen Namjoon'a gülerken; Jungkook da en sonunda Taehyung'tan gaz alıp hızla kapıyı kırmak için ilerledi. Ancak içerideki kişi su sesini duymasıyla kapıyı açtığı için kafasını duvara gömmüş oldu.
"NAMCUN'UM İYİ MİSİNNN?" diye koşuşturan Seokjin'i ve havuzdan ona yavru köpek bakışları atan eşini gören Taehyung pes etti. Ne olacaksa olsun der gibi omuz silkip Jungkook'un yanına ilerledi.
Alfa kafasını ovuşturuyordu ve sinirlenmişti. Bu yüzden yaydığı feromonları hisseden Taehyung yanına gelir gelmez önce hasar var mı diye kafasını kontrol etti, sonra ona sarıldı ve sakinleşmesini bekledi. Şeftali kokusunu sevse de sinirlendiği için yaymasından hoşlanmıyordu. Zaten Jungkook da kolay kolay sinirlenmezdi, tabii birileri Taehyung'a bakmıyorsa.
"İyi mi kafan?" dedi Taehyung tatlıca. Jungkook ise kendisine sarılan zayıf beden ile adını bile unutuvermişti çoktan. Hıhladığında Taehyung, onun bu şapşallığı karşısında kıkırdadı. Onun böyle olması çok hoşuna gidiyordu.
"Lan sevgi pıtırcıkları, Namjoon havuzdan çıktı." dedi ve romantik havayı dağıttı Jimin.
"Namcun sakın yaklaşma." diyen Seokjin ve avına yaklaşan bir aslan edasıyla ona yürüyen Namjoon'u gören Taehyung oflayarak sevgilisinden ayrıldı. Artık gerçekten sinirleniyordu.
"Namjoon." dedi kalın bir ses tonuyla. Ve gözleri Mora dönüştü. Artık Namjoon'u kontrol edebilmek için feromon yayıyordu. Kokuyu alan Yoongi hızla Jimin'in burnunu kapattı. Jimin ise onun bu hareketine karşılık olarak dudaklarına minik bir öpücük kondurdu.
"Hemen havuza dönüyorsun." demesiyle Namjoon maviye dönen gözleri ile hızla havuza ilerledi. Aldığı feromonlar çok ağırdı. Seokjin ise mutlulukla gülümsüyordu. Eşi hamile olduğu için fazla etkilenmese de Namjoon için aynısı geçerli değildi. İtiraz ederse kokudan boğulacak gibi hissediyordu.
Tabii bu sırada kimse kıpkırmızı gözleri ile Vitayı izleyen Jungkook'u fark etmiyordu.
Namjoon güvenle havuza girerken ve Yoonmin çifti Seokjin'i binadan çıkarmak için hareketlenirken, Taehyung kendiyle gurur duyarak arkasına döndü. Bu kadar güçlü feromon kullanabileceğini bilmiyordu.
Ancak Jungkook'un kırmızı gözlerini görmesi ile kendinden emin duruşu yerini alfaya boyun eğen bir ifadeye bıraktı. İkisinin de birbirlerinin gözlerine beş saniye kadar bakmaları yetmişti. Jungkook harekete geçti ve vitaya ilerledi. Yanına ulaştığında ise ellerini beline sardı, dudaklarına küçük bir öpücük bıraktı.
Ve dişlerini boynuna geçirerek Vita'yı mühürledi.
•
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hırr • Taekook ✓
FanfictionJimin ve Yoongi'nin tesadüf eseri tanışması, iki deli arkadaş grubunu bir araya getirir. [Omegaverse, Texting!]