Bir anda gözlerimi araladım ve tüm gücümle öksürmeye başladım.
Boğazım yanıyordu ama kendimi durduramıyordum. Bir süre baya
öksürdüm ve ardından baş ağrım
bir anda, tetiklendi. Ayaklanmaya çalıştığımda neler olduğu zihnime doluyordu. Denizin dalgaları, beni
buraya getirmiş olmalıydı. Ama bu
sahil hiç tanıdık değildi. Soracağım
kimse de yoktu. Bedenime dokunan şiddetli rüzgâr üşümeme sebep oldu.Ve sakinliğimi kaybetmemi de
sağladı.Ben, nasıl hayattaydım? O gece hissettiklerim ruhumda bir kez
daha canlandığında, dengesizce ilerlemeye başladım. Kendimden tiksiniyordum çünkü artık aklımı kaybettiğimden emindim. Sanırım
delirip kafamdan uçmak gibi şeyler uydurmuştum ve plajda uyumuştum.Başka bir açıklaması olamazdı. O an midem kasıldı, ve bir anda kusmaya başladım. Boğazım zaten yanıyordu, şimdiyse, dayanılmaz bir hal almıştı. Bir şeyler yemeliydim ama paraya ve burası için hiçbir fikre sahip değildim.
Gözlerim dolduğunda her şeye küfrettim.
O sırada başımı kaldırdığımda bir çocukla göz göze geldik.
O an olan oldu.
Çocuk kafama sert darbe geçirdiğinde bilincimin kapanmadan önce
kavradığım tek şey kıvırcık saçlara sahip olduğuydu.---
her kitapta finn'in kıvırcık saçları olmazsa olmaz hehehe