wildflower • rosékook

0.8

rosierosie: şşt

rosierosie: orada mısın

jungjeon: ne istiyorsun

rosierosie: iyi misin diye sormaya geldim

jungjeon: iyiyim

rosierosie: jungkook yumruğu ben atmışım gibi davranmayı keser misin

jungjeon: kusura bakma ya

jungjeon: gözümü zar zor açarken bir de sana mesaj atmaya çalışıyordum

jungjeon: düşünememişim

rosierosie: of

rosierosie: yapabileceğim bir şey var mı

jungjeon: hayır yok

rosierosie: bak

rosierosie: o lanet olasıca ceketleri kim değiştirdiyse ona kızmalısın

jungjeon: merak etme onun ağzını yüzünü dağıtacağım

jungjeon: bu arada chanyeol'un ceketini almana hiç şaşırmadım

jungjeon: bekliyordum

rosierosie: ne alakası var şimdi

rosierosie: konumuz bu değil

jungjeon: konumuz ne o zaman

jungjeon: neden mesaj attın

rosierosie: çünkü merak ettim seni

jungjeon: vay canına

jungjeon: sen beni merak edebiliyor muydun

jungjeon: ek bilgi vereyim, gayet iyiyim senin içi boş sözlerine ihtiyacım yok

rosierosie: içi boş mu

rosierosie: merak etmesem sana yazmam bile

rosierosie: kabahat ben de haklısın

rosierosie: ben demiştim zaten chanyeol'a git jungkook'un ağzını yüzünü patlat diye

jungjeon: o piçin ismini bile duymak istemiyorum

rosierosie: beni ilgilendirmiyor

rosierosie: yaptığım her harekete yapmacıkmış gibi tepki vermekten vazgeç

rosierosie: rakibim olduğun kadar arkadaşımsın

jungjeon: arkadaşın olduğumu yeni fark etmiş olman da büyük bir şey

rosierosie: ayrıca chanyeol'un ceketini falan kabul etmeyecektim

rosierosie: dün gece mesaj atmıştı ve ben de boş bulunup evet dedim

rosierosie: kabul etmeseydim yalancı durumuna düşecektim

rosierosie: bu yüzden

rosierosie: ikide bir saçma sapan imalarda bulunma

rosierosie: hem bir nevi senin ceketini kabul etmiş sayıldım?

jungjeon: işin şaşırtıcı tarafı da o