*TROLL KRİZLERİ GEÇİRİR* SİZİ TROLLEMEYİ SEVİYORUM!!! AĞLAMAYA HAZIR OLUN VE İYİ OKUMALAR!!! -NİHAHAHHAHAHAHHAHAHAHA-
BÖLÜM ŞARKISI: IMAGİNE DRAGONS- DEMONS
MULTİ: LEO
Melodie, Leo'nun gözlerinin önünde ölmesine inanamıyordu. Bu da yetmezmiş gibi hiçbir şey yapamıyordu. Leo, ne kadar hafif olsada onu taşıyamıyordu. Orada oturmuş sevdiği çocuğun gözleri önünde 2.kez ölmesini izliyordu. Dudakları birleştiğinde aklına belki de çok saçma olsada bir fikir geldi. O karmaşanın içinde kimse duymasada bağırmaya karar verdi, fikrini denemeden önce... Percy onlara doğru koşmaya başladı. Melodie, Percy'yle beraber Leo'yu revire taşıdı. Oraya doğru koşarken Leo'nun kıvırcık saçlarını okşuyor ve kulağına "Yaşayacaksın, benden ayrılmayacaksın" diye fısıldıyordu. Revire vardıklarında bir Apollon çocuğu yanlarına koştu. Nektar ve ambrosia bir yere kadardı ve işe yaramıyordu. Leo'nun durumu her geçen saniye kötüleşiyordu. Piper, Annabeth ve Hazel ellerine gelen her silahı Melodie'den saklıyor, Dream ise Melodie'nin yanına oturmuş ağlıyordu. Leo nefes alıyordu ama durumu kritikti. Gece herkes kulübelerine gitmişti. Tabii Melodie hariç. O, Leo'nun yanındaki bir sandalyeye oturmuş sevgilisinin elini tutuyordu. Gözlerinden yaşar boşalıyordu. Leo'ya yaklaştı ve duduklarına küçük, masum bir öpücük kondurdu. Başını Leo'nun göğsüne yerleştirdi ve ağlamaya devam etti. Zaten revirde bir tek o ve Leo'su vardı. Gecenin karanlığında onu duymadığını bilsede başını kaldırıp konuşmaya başladı:
-Beni bırakıp gitme tamam mı? Böyle kolay bırakamazsın!!! Sen Gaia'yı, çamur suratı yendin!!! Percy veya şu pislik Matty değil, SEN! Küçük bir cehennem tazısıyla başa çıkabilirsin! O pençelerini kalbine geçirmiş olması önemli değil. Daha kaç gün oldu ki, sen geri döneli? Hem bak daha göreve çıkacağız, sonra ben sana trip atacağım, evleniceğez, sen odunluk yapacaksın, öküzlüğün sınır tanımayacak, çocuğumuz olacak... Daha yaşayacağımız çok şey var, bunların benden almayı aklından bile geçirme! Bilmeni isterim ki; gidersen, peşinden gelirim!
Bu sözlerden sonra daha çok ağlamaya başladı. Ölmediğini biliyordu ama yine de onu kaybetmiş gibi hissediyordu. Elini, Leo'nun kalbine koyduğunda yavaşladığını ve durma nokatasına geldiğini fark etti. Dediklerini test etmeye mi çalışıyordu bu?! Bağırmasına zaman kalmadan kanı dondu. Etrafındaki herşey donmuştu. O küçük yaşamda gitmişti. Daha çok ağlamaya başladı. Birden revire Nico girdi. Ölümünü hissetmişti...Tekrar... Ardından yosun kafalı ağabeyi girmiş ve:
-Kherion'a söyleyelim kefenini hazırlasın belki geri döner ve onu boğarız.
deyip gülmüştü. Melodie, Leo o halde olmasaydı ağabeyini ciddi ciddi boğazlayacaktı. "Bu kadar odun olunmaz ki! Annabeth buna nasıl katlanıyor!!!"diye düşündü ve Leo'ya döndü. Birden göğsünün yükselip alçaldığını gördü. Nefes alıyordu. Leo'su nefes alıyordu!!! Koşup nektar getirdi ve Leo'ya içirdi. Leo gözlerini açtı ve oturmaya çalıştı. Tam yatağına çakılacakken Melodie onu tuttu ve oturmasına yardımcı olup yanağına bir öpücük kondurdu. Bir birlerine gülümsedikten sonra ikiside Percy ve Nico'ya "kıçınızı koplayın gidin!" anlamına gelen bakışlar attılar. Nico kapıya ilerlerken Percy boş boş dikiliyordu. Melodie, ağabeyini kolundan tuttuğu gibi dışarı sürükleyip "Bir daha gelme!" diye bağırdı. Kaba olduğunu biliyordu ama ne yapabilirdi ki? Ölümden dönmüş sevgilisiyle yanlız kalmak istiyordu. Ve yanlızlık ağabeyi ve kuzen-manevi kardeş-artık neysesiyle olmuyordu! Leo'nun yanına gelip yatağına oturdu. Leo elleriyle oynuyordu. Melodie gözlerini devirdi. Leo, zar zorda olsa konuşmaya başladı, kızarıyordu:
-Şeeeeeey... O yatakta yatarken senin dediklerini duydum...
Melodie bunu duyunca domatese benzediğinden emindi. Bunları duyduğuna inanamıyordu. Ne diyebilirdi ki? "Harika! Bak bence beklememize gerek yok. Benimle evlensene!" mi? Daha saçma birşey olamazdı herhalde! Leo onun elini tuttuğunda irkildi. Gözlerini Leo'nunkilere dikti. Leo kulağına fısıldadı:
-Seni seviyorum...
Bu sözden sonra dudakları birleşti. Melodie kollarını Leo'nun boynuna doladı. Leo ise kollarını Melodie'nin beline dolayıp onu kendine çekti. O sıra da Dream kapıda dikilmiş onları izliyordu. Öksürüp o mutlu anlarının sonlanmasına neden oldu.
-Eğer öpüşmeniz bittiyse yola çıkıyoruz. Görevimiz başlıyor.
NASILDI??? AÇIKÇASI YAZARKEN FEELS GEÇİRDİM. ^-^

ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Love (Leo Valdez fan-fic)
Fanfiction"Onların aşkı, imkansızdı..." Neden öğrenmek ister misiniz? İşte bu kitap bu aşkı anlatıyor... Sekiz melez, Hayalet Kral ve Hayal, Gidecekler Yunanistan'ın komşularından birine... Hiç bilmedikleri şeyler ortaya çıkacak... Deniz,ölüm,hava veya ateşi...