Bölüm 6

501 18 11
                                        


           Tuvaletin kapısı iğrenç bir gıcırtı sesiyle  açıldı. Tüm konsantrasyonum bozulmuştu. Erkekler tuvaletinde yalnız olduğumu düşünüyordum. Aynadan baktığımda açılan tuvalet kapısını görüyordum. İlk olarak ayaklarına bakmıştım. Taşlanmış kot pantolonun altına beyaz Adidas markalı süper star ayakkabısı olan birisi. Yaptığım olayı, görmüş korkusu bütün bedenimi sarmıştı. Yavaşça kafasını çıkardı ve gördüğüm yüze inanamamıştım. Şüpheli bir ses tonuyla.

- Emrah ?

Dedim.

          Emrah'ın yüzündeki tedirginlik ellerinin titremesinden belliydi. Sanırım benim aynayı çatlattığı mı görmüştü. Bir o kadar da korkuyordu. Emrah'ın ağzından dökülen ilk cümle.

- Biliyorum Mavi. Sen çok farklısın ama bu olaylarını hepsini çözdüğümde ilk önce aileme sonra öğretmenlerime kendimi ispatlayacağım. Peki ne yapıyorsun burada ?

 Dedi.

            Sanırım yaptığım olayın farkında değildi. Bu azda olsa beni mutlu etmeye içimdeki kuşkuyu dindirmeye yetmişti. Ama kısa bir süre cevap verememiştim. Çünkü daha ne yaptığımı kendim bile bilmiyordum. İçimdeki bir ses bu aynayı tuzla buz yapacağımı emretti. Ve bende denemeye devam etmiştim. Bütün her şey bu kadar kısa ve netti. Kendime gelmem için zamanı iyi kullanmıştım. Aynadan Emrah'a bakarken birden yüzümü Emrah'a çevirerek.

- Emrah;  Ne düşünüyorsun bilmiyorum ama senin, ne ailene nede öğretmenlere bir şey ispatlama na gerek yok. Eğer birazdan derse girmezsen bu sefer öğretmen ailene arayıp senin dersi astığını öğrenir. Buda senin hiç hoşuna gitmez 

Dedim.

           Emrah aval aval suratıma bakıyordu.Kuşku ve tedirginliğini yüzünden anlayabiliyordum. Benden kaçarcasına yanımdan hızlıca geçerek erkekler tuvaletinden koşarak uzaklaştı. Artık gücümü tanımak ve tatmak istiyordum. İçim içime sığmıyordu. Erkekler tuvaletinden çıktım. Okulun merdivenlerinden koşar adımlarla iniyordum. Biran önce bu okuldan kaçıp gitmek istiyordum. Okulun arka bahçesinde bizim büyük sınıfların kaçmak için kullandığı bir yer vardı. Şans eseri okulun bahçesinde benden başka kimse yoktu. Arka bahçesine geldiğimde okulun demir korkulukları tıpkı bir hapishaneyi anımsatıyordu. Korkulukların 1 tanesi kopuktu. Uzun demir parçasını elimle yere koydum. Okul duvarının betonu yerden 1 metre uzunluğundaydı. Çantamı okulun demirlerinin arasından dışarı attım. Duvara sağ bacağımı kaldırarak elimle güç aldım ve duvara çıktım. Okuldan kaçarken içimdeki heyecanımdan dolayı kalbim pır pır atıyordu. En sonunda okulun dışına çıkmayı başarmıştım. Fakat nereye gideceğimi bile bilmiyordum. Sanki bütün sokaklar daralmıştı, içimde bitmek bilmeyen merak vardı. 

           Bizim sokağın başına geldiğimde bizim evi görüp koşmaya devam ettim. Hiç kimselere belli etmeden bizim arka bahçeye uzanan uzun koridordan geçtim. O kadar sessizdim ki sessizlik bile kendinden şüphe duyuyordu. 

          Arka bahçeye geçip kuyunun betonuna her zamanki gibi oturdum. Tekrardan düşünmeye başladım.Okuldan kaçmıştım ve illa ki öğretmenler ailemi arayacaktı. Bu yüzden de sıkıntılarım artacaktı. Ne olursa olsun her şeyi göze almıştım.

          Hassiktirrrr!!!

           Bizim garaj kapısının açılış sesiydi bu gelen babamdı sanırım. Arkada olduğumu bilmiyordu ve sonuç olarak ta gelmez diye düşünüyordum. Ama yinede işimi sağlama almak zorundaydım. Arka bahçede bulunan. Zamanında ıslandığı için tahta kapısı şişmiş bir şekilde olup. Merdiven altındaki küçük kömürlüğün kapısını yavaşça açtım ve içeri girdim. İçeri girdiğimde kafama yapışan örümcek ağları elimle temizliyordum. Ve bulunduğum ortam karanlıktı. Havasızlığın verdiği tepkime sonucunda nefes alışverişlerim kısıtlanıyordu. Fakat babam arabayı daha park edememişti. Arabanın çalışan motor sesini kolaylıkla duyabiliyordum. Heyecanım daha çok artıyordu. Belirli süre daha hala araba çalışıyordu. Merakım korkunun önüne geçmişti. Tekrardan kapıyı açarak dışarı çıktım. Merdivenin ucundan bizim ön bahçeye doğru bakıyordum. Babam birisiyle konuşuyordu. Fakat konuştuğu kişinin arkası bana doğru dönük olduğu için kim olduğunu anlamamıştım. Konuştuğu kişi babama vücut diliyle bir şeyleri açıklarcasına hararetli bir şekilde anlatıyordu. Fakat arabanın motor sesi olduğundan dolayı konuşmaları duyamıyordum.

SiHiRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin