Ne Aksiyonu Ya Bu?

3. Bölüm: Program

Hoca bana döndüğünde, gülümsedi ve "Kızım sen yeni öğrenci misin? Ben edebiyat öğretmeniniz Ceylin Gürcan kendini tanıt bakalım." dedi

"Ben Ece Lina Merter ve 18 yaşındayım. Hakkari'den buraya taşındım. Bu kadar."

"Tamam şimdi sen Yağız'ın yanına geç."

Etrafa bakmaya başladım çünkü Yağız kim bilmiyordum.

"Hocam Yağız kim?"

"En soldan,ortadaki yanı boş olan sıraya geç. "

"Peki" diyip boş yere geçtim. Yanımdaki çocuğa gülümseyerek başımla selam verdim. O da bana aynısını yaptı ve Ceylin hoca ders işlemeye devam etti.

Teneffüste tuvalete gitmem gerekti ve Yağız'a sorunca o'da:

"Hemen merdivenlerin başında. " dedi. Teşekkür edip dışarıya çıktım ve hızlı adımlarla tuvalete girdim. Çıktığımda kapının önünde birisini görmeyi beklemiyordum ve yerimde sıçrayıp, çocuğa bağırdım, "Lan! Ne yapıyorsun? Kimsin sen?"

"Merhaba. Ben Çağlar sadece buradan geçiyordum." dedi.

Elimi boynumun arkasına koyarak. "Kusura bakma ya biraz korktum. Bende Ece memnun oldum." dedim.

Çocukta, "Sonra belki tekrar karşılarız, görüşürüz." diyip bizim sınıfın 2 ötesindeki sınıfa gitti. Bende sınıfa gidince bir kaç yeni kişiyle tanıştım. Rana, Özge, Defne, Ahmet ve Lale. Zil çalınca onlara bir sonraki dersi sordum. Ders matematikmiş. Üff ya hiç sevmem. Matematikte iyiyimdir ama çokta sevmem. Dersin ortasında kapı çaldı ve içeriye dayım girdi.

"Hocam kısa bir süreliğine dersinizi bölücem"

"Estağfurullah hocam,buyrun"

"Gençler hemen lafa giriyorum. Haftaya '****** ÜNİVERSİTESİN'DE' 2 günlüğüne YKS kamp programı düzenlenecektir. Lütfen velilerinizden izin alın, herkesin katılmasını isterim çünkü bunun gerçekten size yararlı olacağını düşünüyorum. Yanınızda bütün okul kitaplarınızı getirmenizi öneririm. Evet sorusu olan?"

Yağız parmak kaldırdı.

"Söyle Yağız"

"Hocam ücretli mi?", diye sordu

"Hayır ücretsiz. Evet başka sorusu olan?"

Ben de elimi kaldırdım

"Buyur kızım."

"Hocam ben yeni öğrenciyim daha bugün geldim ve benim okul kitaplarım yok. Napabilirim sizce?"

"Sıkıntı değil. Sende başka test kitaplarını getirirsin konuda böyle çözülür."

Kafamı 'tamam' anlamında salladım bende.

"Evet dediğim gibi herkes katılırsa çok güzel olur. İstediğiniz kitapları getirebilirsiniz. Eğer başka sorunuz yoksa ben gideyim. Ahmet gel buraya bu izin kağıtlarını al teneffüste dağıt. İyi dersler diliyorum hocam."

"Sağ olun hocam. Hop! Gençler dikkatler buraya, derse devam edeceğiz."

Fatih hoca derse devam ederken aralardan gelen bir sesle biraz kafam karışmıştı

Fısıltı şöyleydi:

'Sencede bu sıralar çok fazla program yapmıyorlar mı? Eskiden özel bayramlarda bile doğru düzgün program yapılmazdı bence bu işte bir iş var. Artık nereden buluyorsalar bu parayı.'

Gerçekten çok tuhaf ya. Eğer gerçekten öyle bir iş varsa onu gün yüzüne çıkaralım bakalım...