"L'odeur de la mort"

11 4 4
                                    

Ayça özefe/yıkılmam asla

Bu kitapda rüyalara hayaller dalmanızı istiyorum. Bu kitapda olduğu gibi zamanla güçlenen ama hep masum kalan bi kadın var. Teşekkürler🤗

Annem ve babama süpriz yapmak için Fransadan erken döndüm.Evet şu an kapısında anahtarları bulmak için çabalayan benim. Anahtarları bulup sessiz bir şekilde kapıyı açtım. Valizlerimi kapının önünde bırakarak etrafta anne ve babamın aradım.
Yukarıdan tanımadığım bir kadının şehvetli sesini duyduğumda merdivenleri ses çıkarmadan çıkarak seslerini geldiği anne ve babamın odasına girdim. Gördüklerimle olduğum yerde kaldım.

Bir kadının babamla çiftleşmesini izliyordum.
Beynim durmuş gibi ne bi ses ne bi tepki verebildim. Kadının inlemelerinden başka bi ağlama sesi duyduğumda kafamı o tarafa çevirdim. Yatağın yan tarafında sandalyeye bağlanmış annem.

Zar zor ağzımdan çıkan "Anne" kelimesiyle annemin ağlamaktan kızarmış gözleri beni buldu. Babam sa altındaki kadının üzerinden kalkarak yanıma gelmeye çalıştı.

"Yaklaşma" diyebildim sadece.
Annemin yanına giderek ipleri çözüp anneme sımsıkı sarıldım.
"Geçti annem, hadi gidelim buradan."diyerek annemi odadan çıkardım.

Babam karşımıza geçerek gitmemizi önlemesiyle tokat yemem bir oldu.
"Yeter lan sizin anne kız saçmalıklarınız artık. Bıktım ulan bıktım."diyerek beni yerden kaldırıp kaldırıp yere atması yumrukları ve tekmeler atması hiçbiri az önceki gördüğüm manzara kadar acıtmadı.

Annemin "Dur" diye yalvarmaları işe yaramazken yüzüm tamamen kana bulanmıştı.
Kırılma sesiyle yediğim dayak sona ererken babamın yanıma yığılması bir oldu.

Annem telaşla nabzına bakmasıyla ağlayışı daha da şidetlendi.Ölmüş müydü babam,galiba ben onu daha önce içimde öldürmüştüm.

Annem "Katil oldum"diye ağlarken ben ise telefonda konuşurken muhteşem olan ama gerçekte yıkılıp kaybolan aileme bakıyordum.
Yerden zar zor kalkıp annemin yanına giderek sımsıkı sarıldım.

"Geçti...şş... sakin ol"
"Katil oldum ben. Ben katıl oldum."
"Ann-Anne. ANNE,Yeter hadi kalk"dememle annemi yerden kaldırıp mutfağa götürdüm.
Sandalyeye oturtarak bir bardak su doldurdum. Arkamı döndüğümde elimdeki bardak düşerek bilmem kaç parçaya ayrıldı. Aynı biraz sonra benim olacağım gibi.

"A-Annem na-napıyorsun hadi ver o elindekini."

"Beni affet Nokta"diyerek bıçakla boynunu kesti.
Kanı etrafa sıçrarken beyaz olan tişörtüm artık kan kırmızısı olmuştu.Bir bardak belki parçaları birleştirirsek veya eritip yeniden yaparsak eskisi gibi olabilir. Peki ben nasıl olacağım. Ben nasıl bir bütün hâline geri geleceğim.
Benim parçalarım nasıl birleşicek.

Ölmüş bir ruh yaşayamaz ki.

Annemin cansız bedenini orada öylece bırakıp evden çıktım. Arabaya atlayarak mavinin en güzel tonuna denize gittim. Uçurumun kenarında arabayı durdurarak arabadan indim.

Tüm gücümle sadece bağırıp ağladım. Denizin o hırçın dalgalarına karşı orada saatlerce oturdum. Annemin kokusunu kaybettim,annemin sesini kaybettim,babamı... babamı kaybettim ve en kötüsü de ne biliyormusun ben mutluluğu kaybettim. Annemin öğrettiği mutluluğu, annemin öğrettiği sevgiyi kaybettim ben.
Ben herşeyimi kaybettim.
Ben çocukluğumu kaybettim. Neden yaptınız bunu bana neden herşeyimi kaybettirdiniz. Biz çok mutlu bi aileydik neden yaptınız bunu.

Neyin cezasıydı bu neyin bedeliydi. Kalan gücümle uçurumun ucuna kadar giderek kendimi maviliğin en güzel tonuna kendimi bıraktım.

"Fleur de mort"
"Ölüm çiçeği"
"Ölüyor."

"Temmuz'dan "

Denizin hırçın dalgaları sakinleştirirken manzaranın eşsiz güzelliği huzur dolduruyordu. Oturduğum yerden kalkarak ahşaptan yapılmış evime girdim.
Dürbünü alarak uçurumun kenarındaki koltuğa oturdum. Dürbünle gökyüzünde süzülen kuşları izlerken yan taraftaki uçurumda parlayan şey gözümü aldı. Dürbünle baktığımda bi arabanın camından yansıyan güneş ışınıydı.

Arabanın etrafına baktığımda uçurumun tam ucunda oturan kızı gördüm. Yüzü ve tişörtü kan içinde kalmış olan kız dizlerini kendine
çekmiş öylece oturuyordu. Dürbünü koltuğa bırakarak bisiklete binip kızın olduğu uçuruma hızla sürdüm. Korkutmamak için biraz mesafe bırakıp bisikletten indim.
Biraz kızı izledikten sonra tam yanına gidicektim ki kız ayağa kalktı ne yapacağını anlamaya çalışırken kız kendini uçurumdan aşağıya bıraktı.
"Yapmaaa"
peşinden bende atlayarak suyun altında kızı aradım. Nefes almak için yukarı çıkıp oksijen için can atan ciğerlerime oksijen doldurarak tekrar daldım.
Kayaların arasında ki güçsüz bedeni bulunca tuttuğum gibi yukarı çıkardım.
Kenara kadar yüzüp bi taşın üzerine çıkardım. Suni teneffüs yaparken aynı zamanda da kalp masajı yapıyordum. Dördüncü denememde ağzından çıkan suyla hemen yan döndürüp rahat nefes almasını sağladım.

Dizinden akan kanı gördüğümde tişörtümü çıkartarak kanayan yere sarıp sıktım.
Yarı baygın olan kızı kucaklayarak kayaların yardımıyla yukarı çıkıp kızı kulübeye götürüp yatağa yatırdım. Gözleri gözlerimi bulduğunda gözlerinin içindeki acı tanıdık geldi.
Bir zamanlar benim de yaptığım gibi kurtulmak istemişti ama bunun bi kurtuluş olmadığını bilmiyordu. Kendi kıyafetlerimden getirip yarı baygın kızın yanına bıraktım.
"Üzerini değiştir,hasta olacaksın" diyerek bende kendi üzerimi değiştirmek için odama gittim.

Kızın yanına geldiğimde hala yarı baygın yattığından yanına oturarak yavaşca kızı kaldırdım. Canı açıyormuş gibi yüzünü buruşturunca daha da yavaş davranarak canını acıtmamaya çalıştım. Tişörtünü çıkartıp kendi tişörtümü giydirecektim ki karnındaki morluklar dikkatimi çekti.
"Bakma" diyen kızın güçsüz sesi kulaklarıma ilişti.
"Kim yaptı bunu sana"
"Babam" demişti.
Üstünü tamamen değiştirdikten sonra ecza çantasını alıp yüzüne pansuman yapmaya başladım. Kız sa beni izliyordu.

"Gözlerin zeytin gibi"

"Anlamadım"

"İsmin ne"diyen kıza cevap vermeyerek sadece yüzüne biraz pansuman yaptım.

Nokta;"İsmini söylemezssen söyleme ben de zeytin derim."

Temmuz;"Zeytin"

Nokta;"Evet Zeytin"

Temmuz;"Peki senin adın ne"

Nokta;"Nokta"

Temmuz;"Acı çekiyosun"

Nokta;"Evet,dindiricek misin"

Temmuz;"Neyi dindirecek miyim"

Nokta;"Acımı"

Temmuz;"Acı diner mi?"

Nokta;"Dinmez mi?"

Temmuz;"Bilmem "

Nokta;"Sen de acı çekiyorsun"

Daha ilk bölümden intiharla gelen bir hikaye. Bazen hayata başlamak için önce o içinde biriktirdiğin korkularını öldürmen gerek.

🐾Arkadaşlarınızı etiketlemeyi unutmayın ve yorumlarınızı bekliyorum.
Teşekkürler🦋

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 15, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Nokta (Ara Verildi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin