heeellloooo!! bölüm atmayı unutmuşum siz de bana hatırlatmıyorsunuz bölüm at diyee.
neysee yeni bölümlee karşınızdayımm🦋 hepinize iyi bayramlaarr🤘🏻 ben kurban bayramından nefret ediyorum ama sizinkini kutlamak istedimm💜 yorum yapmayı unutmayın, sizleri çoook seviyoruumm♥️
Nisa'dan
Son zamanlardaki eenn güzel uykumu uyumuştum. En huzurlu gecemdi belki de. Odamdan çıkıp malikenin salonuna indim. Barış koltuğun birinde başını eline yaslamış, Berkan'la konuşuyordu. Merdivende biraz durup onu izledim. Daha fazla dikkat çekmemek için yanlarına indim. Barış'la kimse bilmesin diye anlaştığımız için ona yakın davranamazdım. Belki Berkan'la da aramız düzelince ona da söylerdik.
Salona girdiğimde göz göze gelince gülümsedik. Başımı öne eğip güldüğümde o da aynısını yaptı. Şirin bir şekilde günaydın dediğimde bana karşılık verip o da dedi. Berkan cevap vermeyince bozulsam da çaktırmamaya çalıştım.
Nisa- Berkan? Günaydın dedim.
Berkan- Günaydın
Yüzüme bile bakmadığı için yerimden kalkıp yanına gittim. Omzuna vurmaya başladım.
Nisa- Çok oluyorsun sen he! Yüzünü dön barışacağız. Bana bak lan!
Berkan- Bak bunun ağzı çok bozulmuş ha
Barış, söylediği şeyle ben karışmam anlamında elini kaldırdı. Berkan'a sarıldığımda zorla onun da sarılmasını sağladım. Bir sürü daha şirinlik yapınca dayanamayıp içten sarıldı. İkimizi bir sağa bir sola sallıyordum düşürmeye çalışır gibi. Tabi kocaman olduğu için düşmüyordu. Barış bize bakıp öksürdüğünde önce birbirimize sonra ona bakıp gülmeye başladık.
Berkan- Kıskandı
Barış- Ben? Yoo
Nisa- Niye kıskansın ki? Bir şey yok yani niye kıskansın?
Berkan- Sakin ol Nis, panik yapma. Şaka yapmıştım.
Derin bir nefes aldım. Biraz daha sohbet ettik. Sonra tüm takım uyanınca oyuna gitmek için tekneye bindik. Teknede Barış tam karşıma oturmuştu. Berkan ve Evrim'le konuşuyor ama arada bana bakıp gülümsüyordu. Göz kırptığında kalbim çıkacak gibi oluyordu. Bir insan bu kadar yakışıklı olamaz..
Yanındakilerle konuşmaya daldığında başımı yanımda oturan Cemal'in omzuna yasladım çünkü hâlâ uykum vardı. Barış bir anda dönüp bakınca kaşlarını çattı. Kafasını kalk anlamında sallayınca omuz silktim. Dudaklarını oynatıp " öyle mi" dediğinde oflayarak başımı kaldırdım. Çok kötü intikam alabilirdi bunu biliyordum.
Oyun alanına geldiğimizde Barış direkt Metin abinin yanına gitti. Sonra yanımıza gelince sinirden gözleri dolmuş şekilde benche oturdu. Sadece benchtekilerin duyabileceği bir sesle konuştu.
Barış- Sikicem artık bu işi yeter ya!
Karşısına geçip yüzünü avuçlarımın arasına aldım. "Şşt" diyip burnuna küçük bir öpücük kondurdum. Daha sonra ismimi duymamla birlikte arkamı döndüm. Sercan beni çağırıyordu. Wtf? Barış'a baktığımda gerilmişti. Yanağını okşayıp Sercan'ın yanına gittim.
Nisa- Bir sorun mu var?
Sercan- Yok, nasılsın?
Nisa- İyiyim, sen
Sercan- İyiyim
Barış'a bakıp gülümsedim. O zaten sürekli buraya bakıyordu. Ben de hemen yanına gitmek istiyordum.
