Toprak küsmüştü suya oysaki onsuz kalamazdı. Belirsizlik işlemişti her tarafına, yolsuz gayenin temelini oluşturmuş doğru bildiği yanlışta kusursuz adımlarla ilerliyordu oysaki yanlış bildiği doğruda onu bekleyen ne umutlar vardı. Onun bi haber olduğu...
Teslimiyete varan kanlı savaşta yenilen ben olamazdım. Sonum mu bu ya da kim bilir? Belki de yeni bi dirilişti.
Düşünüyorum ve idrak edemediğim olaylar beynimin ücra köşelerinde dahi kol gezerken ben öylece duruyorum. Ben bi' çözüm bulmak yerine öylece duruyorum. Hangi doğru neye dayanarak doğru ki gerekçesi ne ? Siyah mıdır geceyi tutsak eden ya da gece midir siyaha esir olan?
Saatin 7 'ye gelmesiyle eve varmam bir olmuştu. Anahtarı bıraktıktan sonra annemin bulunduğu odaya gitmiştim. Televizyonun sesi odada yankılanırken anneme kaydı gözlerim. Koltukta ellerinde örgüsüyle uyuyakalmıştı. Yavaş adımlarla yaklastıktan sonra elimi hafifçe omzuna bastırıp anne dememle annemin çıglık atması bir olmuştu.
"Anne benim sakin ol. İyi misin?"
Sarfettiğim cümlelerden sonra sarılırken
"İyim kızım iyim, sen ne zaman geldin yavrum?"
"Biraz önce geldim. Hem satışta iyi geçti bugün."
Annemle günün özetini çıkardıktan sonra uyumuştum.
Evet arkadaşlar uzun bir aradan sonra yeni bölüm atmaya karar verdim. Diğer bölümlere nazaran kısa bir bölüm oldu. Yazım yanlışlarım olabilir, kontrol etmeden atıyorum sonradan düzelteceğim. Bu bölümü beğeneceğinizi düşünüyorum. Yeni bölümler çok yakında sizinle olucak destek veren herkese teşekkür ederim♡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SANTRA
General FictionBir yokluğun içinde olup olmadığı pek de belli olmayan bir varlıktım. Ruhumun derinliklerinde bütün benliğimle hissettiğim, önümdeki engelin varoluşunu bildiğim halde, iliklerime kadar hissettiğim gücün, aslında istersem bu engeli ne pahasına olursa...