•Sana Dayanamıyorum

744 66 21
                                    

  Dumanı hala üzerinde olan kahve kupamı elime alıp , sıcak kahvemi yudumlamaya başladım.

Son bir haftanın aksine hava bugün bozuktu. Ben gibi hüzünlü bulutlar kaplamıştı gökyüzünü.

Bir hafta geçmişti . Bir haftadır Jungkooku birdaha hiçbiryer de görmemiştim.  O gün eve geldiğim de saatler süren bir sorguya alınmıştım . Olan şeyleri pek detaya girmeden Taehyunga anlatmıştım .

Ama hala aramızda soğuk bir savaş vardı .

Hala Seok Jin le olan ilişkisini hazmedememiştim . Hatta Namjoonla bu konuyu konuşma fikri bile aklıma dolanmıştı.

Ama yapamamıştım.

Ah doğru değilmi ben Park Jimin hiç-bir şey yapamıyorum .

Artık pek üzerine gitmek istemiyordum.  Kendi sorunlarımda boğulurken daha fazla bu konuya kafa yormak delilikti .

Diğer taraftan okula ateşimi görürüm umuduyla gidiyordum ama yoktu.

Hatta merakıma yenik düşüp sahaya  da gitmiş saatlerce dans etmiştim . Fark edilmek için , ama yoktu işte . 

İnkar edemezdim . Deli gibi merak ediyordum . Gururumu ayaklar altına alıp Yoongi' ye bile çekinerek sormuştum.  Tabi saçma sapan bahaneler uydurarak . Ama ben başarısız bir oyuncuydum.

Onu görmediğim günlerde saatlerce düşünmüştüm.  Bu aramızda ki çekim çok can acıtıcıydı . Onu görmediğim her dakika canım acıyor deliye dönüyordum . Böylemi olacaktı bundan sonra ?

Ben ona adını koyamadığım duygularıma karşımı savaşacaktım şimdide ?

Kendime söylediğim yalanlar artık bitmişti.  Ona karşı kendimi nefret diye adlandırdığım bu  şey kesinlikle nefret değildi.

Ağır hareketlerle oturduğum yerden kalkıp yatak odasına ilerledim . Taehyungu uyandırıp, okula gitmeliydik . Ve benim artık şu dans yarışmasına hazırlanmam gerekiyordu . Yarışmaya iki ay gibi az bir süre vardı.

İki ay sonra lanet olası okul bitiyordu .

Ve Jeonun hayatımda artık iki ay gibi bir süresi vardı . Belkide o süre çoktan dolmuştu.

🕸

'Artık konuşmalıyız,  Jimin ' Çoktan evden çıkmış okula doğru yürüyorduk.

'Konuşuyoruz zaten Taehuyung ' Koluma dolanan elle yerimde durdum.

'Hala bana Taehyung diyorsun .'

'Çünkü ismin,  Taehyung değilmi '

'Jimin , sen bana hep Tae dersin . Hala bana kızgınsın . Lütfen buna bir son ver acı çekiyorum.' Karşıya diktiğim gözlerimi Taeye çevirdim. 

Onunla böyle olmak benide huzursuz yapıyordu . Ama ne yapabilirdim .

'Şuan sırası değil Taehyung. '

'Eve sadece geceleri geliyorsun  Jimin.  Yüzüme bile bakmıyorsun . Ne zaman peki sırası ?' Sesini sinirle yükseltince iyice sinirlenmiştim . Ama sesindeki hüzün kardeşime böyle davranmamdan dolayı,  kendimden nefret etmemi saglıyordu.

'Ne yapmamı bekliyorsun . Ne konuşmamı istiyorsun Tae ?'

'Sadece konuşalım . Eskisi gibi olalım lütfen Jimin . Ben sensiz yapamıyorum .'

Gözleri hızla dolarken daha fazla dayanamadan kolundan hızla çekip sımsıkı sarıldım . Buna ihtiyacı vardı biliyordum.

Ellerimi saçlarına çıkarıp usulca okşadım.

•Last Dance | Jikook Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin