chapter seven. (m, final)

2.4K 143 38
                                    

Malûm bölüm, rahatsız olan okumasın. Diğer bölümdeki teşekkür yazımı okursanız çok sevinirim, son defa keyifli okumalar. (Yine Ezekiel:Bonus bölüm mü yazsam acaba?)

                                      

(Taehyung)


Jeongguk kollarımın arasında can çekişirken yağmur benim yerime ağlıyor, göz yaşlarımı siliyordu.

Bana her ne kadar bundan bahsetse bile kendimi asla alıştıramamıştım bu gerçeğe, o ölmeyecekti ama yüzde elli ihtimal de vardı. Ne yapmam gerektiğini bilemezken yere çöküp meleğimi kucağıma yatırdım, nefes almıyordu.

Jeongguk nefes almıyordu ve teni buz gibiydi, ölmüştü. Buna inanmak istemiyordum, Jeongguk ölemezdi. Özellikle, benim yüzümden ölemezdi.

Onu etikelemeseydim, beni görmesine izin vermeseydim ve onu bulduktan sonra kaçmam gerekliydi. Onu ben öldürmüştüm, lanet bir katildim!

Meleğimi, kollarımın arasında ölüme teslim etmiştim istemeye istemeye. Çoktan cennetim bahçelerinde dolaşıyor olabilirdi, beni izleyip ağlıyor olabilirdi.

Kim bilir, belki de yağan yağmur Jeongguk'un gözyaşlarıdır?

Kafamı yukarı çevirip gökyüzüne bakarak güzel yüzünü okşuyor, diğer yandan da Tanrı'ya dua ediyordum ölmemesi için.

"Jeongguk, meleğim. Seni hep meleğim diye sevdim bu bir hafta boyunca, şimdi gerçek bir melek mi oldun sevgilim? Beni izle, olur mu?"

Cevap vermeyeceğini bilsem de öylece gökyüzüne bakıyordum sırılsıklam, yağmur bitecek gibi değildi hiç. Dünya ölümüne yas tutuyor gibi sessizdi, sadece yağmur damlalarının seslerini işitiyordum.

Kucağımdaki beden sarsıldı, etrafını altın sarısı bir ışık kapladı. Tanrı onu yanına alıyor sandım, üzerine eğildim ve son defa yaklaştım müptelası olduğum dudaklara.

Işık benim de etrafımı kaplıyordu artık, kapalı gözleriyle bile muhteşem görünebilen Jeongguk'un yüzünde dolaştırdım yaşlı gözlerimi.

Ne olduğunu anlayamadan ışık kaybolmuştu, dudaklarımın üzerinde bir sıcaklık vardı ve Jeongguk'un kolları boynuma dolanmıştı, dudakları hareketleniyordu.

Jeongguk ölmemişti, yaşıyordu.

Gerçekten yaşıyordu.

Kollarımın arasında can vermemişti.

O kadar dalmıştım ki düşüncelere, karşılık vermeyi unutmuştum; Jeongguk alt dudağımı ısırdığında gelmiştim kendime.

"Sen-"

"Yaşıyorum Taehyung, senin için yaşıyorum. Gitmeyeceğim, tamamen sana ait olmak istiyorum, sevgilim."

(Jeongguk)


An ve an gözlerinin karardığına şahit oldum, sırtım ve dizlerimin altından tutarak kaldırdı beni. Eve doğru yavaş ama kendinden emindi adımları, kapıyı aralık bırakmıştı çıkarken, elimle ittirip içeri girdik.

Kucağından inip omuzlarından duvara ittirerek dudaklarına asıldım, yağmurdan dolayı olan üşümem sıcak dudakları tarafından durmuştu.

my merman, taegguk.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin