Slm, kafam mükemmel yemin ediyorum medyaya bakın WLBKÜALJÜBIÜSOHÜWU9CWIÜCYPW
——————————
Kucağımdaki bana kıyasla ufak beden titrerken ara sıra dudakları aralanıyordu, ben de o sırada eve koşuyordum. Şu an o kısacık mesafe bana Dünya'nın öteki ucu gibi geliyordu, bir türlü varamıyordum yollar uzuyormuşçasına.
Sonunda evin önüne varınca Jeongguk'la birlikte titreyen parmaklarıma zorla kapıyı açtım ve içeri girdim, burası da soğuktu ama dışarısına göre daha sıcaktı. Omzuma düşen ağırlığın kafası olduğunu anlamam uzun sürmemişti, odama çıkıp yatağıma yatırdım onu, hâlâ titriyordu ama daha azdı.
"Ne oldu da bu hâle geldin meleğim? Ölebilirdin."
Beni duymuyordu biliyordum tabii ki ama öyle konuşmak iyi geliyordu.
(Jeongguk)
Hava buz gibiydi veya ben çok üşüyordum, üzerimde tenimi kaşındıran bir şey vardı ve etraf güzel kokuyordu. Sanki kuyruğum ikiye ayrılmış gibiydi, canım acıyordu fazlasıyla, ben de ne yaşadığımı bilemezken bir gerçeği hatırladım.
Artık bacaklarım vardı, artık Taehyung'la dans edebilirdim.
Bunları düşünürken kollarımla kendimi kaldırdım, esmerim etrafta yoktu, demek ki başka bir yerdeydi. Bu da yeni bedenimi keşfetmek için bana bir şanstı.
Örtüyü üzerimden çekip büyük bir uğraşla tişörtü de çıkardım, artık tamamen çıplaktım ve karşımdaki aynaya bakıyordum, büyücüye içten içe teşekkür ettim.
Yüzüm aynıydı, kulaklarım aynıydı, saçlarımda bir değişiklik yoktu ama yanağımda bir iz vardı, herhalde dönüşürken olmuştu. Üst bedenim aynıydı, her şeyim tamamıyla aynıydı fakat bacaklarımın arasında ufak bir şey vardı. Bu neydi diye dülğnmeye fırsat vermeden onu oradan almak için çekmiştim ki canım acıdı ve çığlık attım, bu neydi cidden? Bu ufak şey bana yapışıktı, çekince de acıyordu. Aklıma başka bir şey gelmediğinden Taehyung'un adını haykırdım, biraz fazla sesli olmuştu ki hemen yanıma geldi.
"Taehyung, bu ne?" diyerek o ufak şeyi gösterdim, bana öyle bir bakıyordu ki kendimi aşırı salak hissettim.
(Taehyung)
Bulunduğum duruma gülsem mi ağlasam mı bilemiyordum cidden, şu an karşımda en masum hâlinde penisini işaret ediyordu ve bana bu ne diye soruyordu.
Gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım, hâlâ penisine bakıyordu ve arada bir çekiştirerek inliyordu istemsizce.
"Dur tamam tamam, o her erkekte var bu yüzden korkma gerçi korkan bir hâlin de yok gibi. Sadece bunu bil yeter, bir de üzerini giy."
Ben konuşurken bacaklarını inceliyordu, tutup kaldırıyor ve hareket ettirince şaşırıp kalıyordu. Bir süre onu izlemiş, mimiklerine gülümsememeye çalışarak arkamdaki masaya yaslamıştım kalçamı.
"Bana ne bakıyorsun, sapık mısın sen? Bir de orada oturmuş bakıyor tuhaf tuhaf... Çık odadan." diye söylendiğinde ikiletmeden odadan çıkmıştım, sapık değildim ama itiraf etmem gerekirse fiziği baya güzeldi.
Bir süre sonra içeriden gelen bir sesle ne olduğunu umursamadan içeri dalmış, yerde ayağa kalkmaya çalışan Jeongguk'a bakmıştım, daha yürümeyi bilmezken ayağa kalkmaya çalışması çok saçmaydı.
"Şey, yürümeyi öğretsen diyorum? Yoksa beni kucağında her yere taşımak mı istersin?"
İkinci cümlesini duymadım, bakışlarına odaklandım. Bana öyle bir bakmıştı ki içim cız etti, bu dünyaya alışık değildi ve şu anlık korunmaya ihtiyacı vardı, birisi tarafından korunmaya.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
my merman, taegguk.
FanficTaehyung, denizin ona ne vereceğini bilmiyordu. seme taehyung, uke jeongguk. 1K; 141020