prolog

2.5K 176 139
                                    

Komiser Park Jinyoung yardımcısı Lim Jaebeom ile cinayetin olduğu gece kulübünün önüne geldiklerinde, diğer komiser Lim Nayeon'un çoktan olay yerine geldiğini gördü. Park Jinyoung eline telefonunu ve telsizini alıp arabasından hızla inerken, Jaebeom da arabadan indi. Komiser yardımcısı, kısık gözlerini ihtişamlı gece kulübünden ayırmadan "Zengin veletlerinin içip dağıttığı mekan değil mi burası?" dediğinde Park Jinyoung kafasını salladı. "Bir de cinayet olduğunu söylüyorlar, ne alıp veremedikleri vardı acaba?"

Lim Jaebeom güldü, "O şerefsizlerin bok gibi parası olsa da asla dertleri bitmez." dedi. Komiser Jinyoung da güldü Lim Jaebeom'a, haklıydı. Para her şeyi çözmezdi evet ama zengin veletlerinin hiçbir zaman aptal dertleri bitmiyordu.

Komiser Lim Nayeon, arabadan inen Park Jinyoung ve Lim Jaebeom'u görünce hemen yanlarına gitti. Epey bir şaşkın görünüyordu, normalde bu tür şeylere alışıktı kadın fakat bu sefer farklı bir şekilde yüzünde şaşkınlık vardı.

Elindeki küçük dosayı meslektaşına uzattığında Lim Jaebeom "İlk selam verseydin Nayeon-sshi." demişti, göz ucuyla da Park Jinyoung'un elindeki dosyaya bakıyordu. Genç kadın ellerini şakaklarına götürdü ve Lim Jaebeom'u umursamadı o anda, direkt olarak konuya girdi. "23 yaşında erkek, üniversite öğrencisi. Bugün mezun okuyormuş, burası da parti mekanıymış."

Park Jinyoung kurbanın dosayasına biraz göz gezdirdikten sonra, dosyada kurbanın ismini görünce şok olmuştu. Kurban, Kore'nin en ünlü iki kadın tasarımcının oğulları olan Lee Minho'ydu. Birkaç sene önce cinayet davalarına geçmeden önce bir davette anneleri Sandra Park ve Lee Chaerin'i koruma amaçlı görevlendirilmişti ve genç çocuğu orada görmüştü. Bu yüzden istemsiz olarak üzülmüştü çocuğun ölümüne.

Dosyayı Lim Jaebeom'a uzattı Jinyoung, sonra üçü birden giriş kapısına ilerlemeye başladılar. "Nasıl olmuş, bir bilgimiz var mı?"

Nayeon kafasını salladı ve Jinyoung'a baktı. Tepkisiz kalmaya çalışıyordu genç kadın fakat başaramıyordu çünkü bu cinayet planlanılmış bir cinayet gibi duruyordu. "Jinyoung-sshi bu öyle basit bir cinayet değil bana sorarsan,"

Jinyoung giriş kapısının kenarında durdu, sonra Nayeon'a baktı sorar bir şekilde. Lim Nayeon konuşmaya devam etti, "Bu cinayet önceden planlanılmış gibi. Kameralar olay yaşanmadan bir gün önce kapatılmış, cinayetin yaşandığı dakikalarda ise görevli DJye çalınan şarkıların sesinin arttırılması için talimat gelmiş."

Park Jinyoung şaşkındı, kimin onunla ne alıp veremediği olabilirdi ki? Uzaktan gördüğü kadarıyla iyi ve efendi bir çocuğa benziyordu oysaki, kim onu öldürecek kadar nefret ediyor olabilirdi?

Lim Jaebeom alayla güldü ve ilerlemeye devam etti. "Dünki veletlere bak sen, büyümüşler de insan öldürmek için plan yapıyorlar."

"Tuvaletler ne tarafta Nayeon-sshi?"

Nayeon Park Jinyoung'un sorusuna karşılık önünde ilerlemeye başlamış Lim Jaebeom'un önüne geçip "Bu taraftan." dedi. O sırada Park Jinyoung titizlikle etrafı izlemeye başladı.

Klasik bir gece klübüydü fakat oldukça lüks ve büyüktü. Kocaman bir dans pistti vardı, arkada ise kocaman localar. Mavi loş bir ışık sayesinde ortam aydınlanıyordu. Ter ve alkol kokuyordu, biraz da sigara kokusu almıştı Park Jinyoung.

Büyük dans pistini geçtikten sonra küçük bir koridora girmişlerdi. Koridorun ışıkları kırmızıydı, tabanlarına siyah mermerler döşenmişti.

Gayet normal bir gece kulübü gibi görünüyordu.

"İşte burası."

Nayeon ikiliyi kızlar tuvaletinin önüne getirdiğinde, kapı kapalı bile olsa da Komiser Jinyoung'un burnuna kan kokusunun nüfuz ediyordu. Yüzünü buruşturdu Park Jinyoung, kan kokusundan nefret ederdi ama işi gereğince alışmıştı.

Üçü sarı bantların altından geçtikten sonra Nayeon kızlar tuvaletinin beyaz kapısını açtı. Kapının açılmasıyla cansız bedeni görmüştü komiser, merakla ilerledi kurbana.

Elmacık kemiği morarmıştı çocuğun fakat yeni bir iz değildi, morluk iyice sarılaşmaya başlamıştı. Giydiği beyaz gömleğin tam ortası kırmızıya boyanmıştı. Hemen elinin altında ise Jinyoung'un bir yıllık maaşı kadar olan şampanyayı gördü, altı kırılmıştı. Keskin cam kırıklarının olduğu yerler ise yine kırmızıya boyanmıştı.

"Jaebeom, gördüğün her şeyi not al."

Lim Jaebeom, kafasını salladı cesetten gözlerini ayırmayarak. Cebindeki küçük not defterini ve tükenmez kalemini çıkardı ve komiserin dediği gibi gördüğü her şeyi not almaya başladı.

"Nayeon-sshi, tüm tanıklarla konuştun mu?"

Nayeon kafasını salladı. "Hepsiyle konuştum ve hepsinin bana söylediği şey, Lee Minho'yu en yakın arkadaşlarının olduğu bir grubun öldürdüğüydü komiser. Ve biraz düşündüğümüz zaman evet katil on bir kişinin içerisinde birisi."

🍾🍾🍾

© meiyoshi | 2020
stray kids fan fiction
mystery/mini fic

tüm hakları kırık şampanya şişesinde saklıdır

Who Killed Lee Minho? • skzHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin