iki

498 20 1
                                    

Koltukta uyandığımda kaldırmaya çalıştığım kafamla inledim. Boynum tutulmuştu ve çok acıyordu. Dün geceyi hatırladığımda ise sesli bir şekilde küfrederek İlay'ın odasına girdim.

Oradaydı.

Tereddütlü adımlarla yanına gittiğimde İlay'ın Sercan'ın parmağını tuttuğunu gördüm ve gülümsedim. Sercan'ın bana döndüğünü hissettiğimde ona bakamamıştım bile.

Çocuğumuz bize çok benziyordu ve bu benim yavaş yavaş canımı acıtıyordu. Hiçbir şey olmamış gibi davranmak, ona aşık olduğum eşimin beni aldatması...

Ama İlay için dünyaları verirdim ve babasız büyümesini istemiyordum.

"Ada." Sercan'ın sesiyle ona baktım. "Çok güzel büyüyor." İlay'ı beşikten alıp odanın köşesindeki oyuncakların yanına koydum ve ona gülümsedim.

"Aç mısın?" İşten annelik izni almıştım ve İlay iki yaşına gelmesine rağmen 2 hafta boyunca izinliydim. Son üç günüm kalmıştı.

"Hayır bebeğim, değilim. Ama kahve yapayım, içelim." Sercan kahve bağımlısıydı ve sayesinde her zaman kahve içerdik. "Ayrıca, konuşmamız lazım."

Derin nefes aldım. Bitiriyordu. Bitmiştik işte. İlay'a korku dolu gözlerle bakarken kendimi toparladım ve Sercan'a döndüm.

"Konuşalım hayatım, önemli bir şey mi?" Alnımı öpüp İlay'ın odasından çıkarken gülümsedi.

"Beklemediğin bir şey."

-

küçük minik bir uyarı yapayım:

dünya hiçbir erkeğin etrafında dönmüyor, aldatıldığınızı öğrendiyseniz o ilişkiden çıkın. lütfen.

ayrıca bölümler çok kısa ve farkındayım ama bu kitap çok uzun olacağı için.

yorumlarınızı bekliyoruuum <3

son • ezhelHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin