3.BÖLÜM : Karmaşık Doğan

14 1 0
                                    

Dışarısı epey sessizdi aslında. Karanlığın sesini atın ayak sesleri bozuyordu. Bir süre sonra adamın sesi de bozdu.

"-Yggdrasil, annen hiç bir şeyden bahsetmedi mi gerçekten?" dedi.

... "-Hayır."

Adam gerildi.

-"Peki, böyle tercih ettiyse yaşayarak öğrenirsin o zaman. Ben profesör MCLeons. Okulda oldukça karşılaşacağız."

Yggdrasil'in kafası karışmıştı fakat neyi, neden ve nasıl gibi türeyen soruları sormaktan çekiniyordu. Nitekim sustu. Sadece, "-memnun oldum, efendim." dediğinde bu adamın gülümsemesine sebep olmuştu.

Araba eğimli bir şekilde ilerlemeye başlamıştı. Küçük kız oturduğu yerden kaymamak için sıkı sıkı tutunuyordu. "Sanırım bir tepeye tırmanıyoruz. Mektupta Tapınak Tepesi yazıyordu. Yaklaşmış olmalıyız." diye düşündü. Fakat eğim bu kez aşağıya yönelince, vazgeçti. Epey bir zaman geçtikten sonra araba durdu.

"-İniyoruz." dedi adam.

Yggdrasil küçük bavulunu kaptığı gibi indi arabadan. Şaşkınlıkla donakaldı. Çünkü önünde siyah bir demir kapı, uzanan taştan bir yol ve iki tarafında ise bir sürü mezar taşı vardı. Kapının üstünde yine aynı cümle yazıyordu.

AUDI, VIDE, TACE!

Yggdrasil'in beyninde yankılanıyordu bu cümle. Annesi de bu cümleyi epeyce tekrarlamıştı ona. Şimdi daha iyi farketmişti bunu. "Dinle, gör ve ketum ol! Üç maymun gibi kızım. Gör ama görmemiş, duy ama duymamış, bil ama bilmemiş ol. Hakikat sırdır ve sır, söylersen sır olmaktan çıkar." derdi her zaman.

Adam kapıyı açtı ve yürümeye başladı.

"-Yggdrasil, hakikat görmek, duymak ve bilmektir. Tüm bunlarla hakikati bulduğunda ise sessiz olman gerekir. Bu bir sır olmalıdır. Sır söylenirse sır olmaz ve dil söylerse kalp ölür yani ruhun. Bedenin ise manası kalmaz. Ölülerse artık göremez, duyamaz ve hiç konuşamaz. Konuşsa bile kimse duymaz. " dedi.

Yggdrasil ise kafası daha da karışmış şekilde etrafına bakarak yürüyordu ki yolun sonunda olduklarını fark etti. Karşısında üç tane beyaz sütun vardı. Biri solunda, diğer ikisi ise önlü arkalı şekilde, belli aralıklarla sağında. Yine sol tarafta sütunun önünde merdiven basamakları vardı. Hemen yanındaki tabelada ise TAPINAK TEPESİ yazıyordu. Kafasını kaldırıp baktığında ise yüksek bir tepenin üstünde daire şeklinde duvarları olan ve duvar boyunu aşan, bulunduğu yerden V şeklinde görebildiği epey yüksek bir bina, yanında ise koni şeklinde biraz daha yüksek başka bir bina vardı.

Adam merdivenleri tırmanmaya başladı. Küçük kız da onu takip ediyordu.

- Aşağıda kalan bu üç sütun, biri güney-doğuda, diğerleri ise kuzey-batıda olanlardan bahsediyorum. Her şeyin bir manası vardır, Yggdrasil. Bunlar ise aklı, güzelliği ve kuvveti temsil eder.

Merdivenler çık çık bitmiyordu resmen. Kız elindeki bavulla epey yorulmuştu. Adam kıza bakarak hafif bir gülümsemeyle,

-"Hakikat için çok yorulman gerekir. " dedi.

Nihayet daha büyük bir demir kapının önüne geldiklerinde, kapının bu kez beyaz olduğunu farketti. Sağında ve solunda yine iki beyaz sütun duruyordu. Kapının üstünde ise bu kez bir amblem vardı.

Dört köşeli bir yıldız, iki yanında sütun şekli ve soldaki sütunun üstünde bir dolunay ve sağdaki sütunun üstünde bir güneş, yıldızın ortasında bir üçgen içinde bir göz ve yıldızın arkasında ise bir daire vardı.
Amblemin üstünde TETRAMORF LOCASI ve altında ise TAPINAK TEPESİ yazılıyordu.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 18, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KADİM MİRASÇILAR Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin