Seungmin kapıya yönetmişti ki aynı şey öldü. Daha ne olduğunu anlamadan Chan'ın kucağındaydı.
Chan: bu sefer gidemezsin.
Bu sefer Seungmin'in umduğu yere bakıyordu. Aralarındaki mesafeyi iyice kapattı. Nefesleri birbirine karışıyordu. İkisininde olacakları anlaması zor olmamıştı.
-Seungmin-
Yüzünün her bir noktasını ezberlemek istiyordum. Buna mecbur hissediyordum. Ona ihtiyacım vardı. Onu istiyordum. Onu arzuluyordum. Dudaklarının benimkilerle birleşmiş olmasına ihtiyacım vardı... Her şeyden çok.
-Chan-
İzin vermeyecektim. Beni bırakmasına, yalnız kalmamıza.... bir kez daha dayanamazdım. Kanıtlamamı istemişti. Ve onun isteği benim için emirdi, yapacaktım. Ne olursa olsun, sonucunda ölecek olsam bile onun dudaklarına sahip olacaktım. Dudaklarımızın birleşmiş olmasına ihtiyacım vardı... Her şeyden çok.
●
Chan kalbinin sesini dinledi. İkisininde ihtiyacı olan şeyi yaptı. Min'i öpmeye başladı, birbirlerini arzuluyorlardı. Önce yumuşak başladılar, narin ve birbirlerini incitmek istemezcesine. Saniyeler geçtikçe yılardır birbirlerine olan açıkları öpüşmelerinin daha çok derinleşmesini sağladı. Ayrılmak istemiyorlardı, sanki ayrılsalar bir daha birleşmeyeceklermiş gibi hissediyorlardı.
Nefesleri kesilinceye kadar ayrılmadılar. Nefes almak için ayrıldıklarında her şey değişmişti. Kendilerini birbirlerine adamaya hazırlardı artık, ikiside bunun farkındaydı.
Seungmin: Hyung, dudakların çok... şişmiş?
Chan: Ah yavru bir köpek yaladı.
Seungmin: Dua et o köpek yaramazlaşmasın.
Chan: Ya ben yaramazlaşmasını istiyorsam.
Seungmin: Biliyorsun yapım gereği insanları kırmam.
Bu sefer Seungmin Chan'ı öpecekti. Tabii Minho aklını kullanmaması gereken tek yerde kullanıp anahtarını çıkartmasaydı.
Minho: Ama ben dedim sevişiyorlardır bozmayalım diye.
Seungmin panikle ayağa kalkıp üzerini düzeltti. Chan'da sanki dudağının şişliği inermiş gibi dudaklarını siliyordu.
Hyunjin: Of evin içi testesteron kokmuş ne yaptınız be?
Chan: kapanızı çeneyin yoksa hepinizin kirli çamaşırlarını ortaya dökerim
Hyunjin: Ay höşt ülen
Changbin: aman çok korktuk
Felix: Aşkım gitme üzerlerine taze kan onlar
Jeongin: Ay çok bayatsınız siz
Seungmin: Siz sevgili misiniz?
Felix: Evet bugün olduk sizin gibi
Chan: Biz?
Seungmin: İyi de biz-
Chan: Sevgiliyiz uzun zamandır ama size söylemedik.
Seungmin: Öyle miyiz?
Chan: Öyleyiz sevgilim. Benimle çatıya gelir misin helalım?
Seungmin: Ben mi? Helal?
Chan: Yok ben aslında Minho'yla çıkıyorum ona teklif ettim
Jisung/Hyunjin: Ay höşt ülen
Seungmin: Bak işte şu an ayrıldık
Chan: Öf hadi Min gel
Chan Seungmin'i elinden tutup çatıya götürdü
Chan: Sana teşekkür borçluyum Min. Burada hayatımı kurtardın.
Seungmin: Hyung-
Chan: Sadece dinle. Bana hep sevildiğimi, gerçekten sevildiğimi hissettirdin. Şimdi sıra bende. İzin ver sana gerçekten sevildiğini hissettireyim. Seni çok seviyorum. Seni hiç üzmeyeceğime ve-
Chan'ın sözünü Min'in dudakları böldü ve öpücükle aşkları sonsuza dek mühürlendi.
Bir kitabın daha sonuna geldik. Diğer kitaplarda görüşmek üzere hadi bıbı
ŞİMDİ OKUDUĞUN
little lover ¶ChanMin¶ (Kısa Hikaye)
FanfictionBen onun için sadece küçük bir kardeş gibiydim... en çok bu acıtıyordu (Mini hikaye)