back to Hogwarst~uzun hikaye

309 17 3
                                    

Part 1

Harry'nin eli hâlâ havada duruyordu. Kapıyı çalmalı mı yoksa çekip gitmeli mi bilemiyordu. Düşünceleri beyninde yankı yapar şekilde 'kaç' diye bağırırken kalbi sarışın çocuğu görmek istiyordu. Voldemort'u bile yenmiş iken Draco'yu tekrar görme fikri onu ölümüne korkutuyordu, bastırmaya çalıştığı hisler zaten fazlalaşmışken tamamen ortadan çıkmaları korkunç geliyordu Harry'e. Sonunda dikilmekten vaz geçip yumruğunu güçsüzce koca kapıya vurdu. 

İçindeki ses hâlâ kalabilirsin derken ayakları geri geri gitmesin diye üstün çaba gösteriyordu Harry. Kalmalı ve Draco'yu ikna etmeliydi.

Kapı açıldığında sarışın çocuk önceki halinden daha fit bir fiziğe sahipti-ne kadar üstünde eşofman ve t-shirt olsa da belli oluyordu- Harry zar zor gülümsedi.

"Selam" dedi iç sesini bastırarak, çünkü Draco karşısında olmasına rağmen içinden bir yer ayaklarını kıçına vura vura koş diyordu. O sese kulak vermek isterdi fakat Draco'ya rezil olabilme ihtimali gruruna dokunuyordu Harry'nin. Artık küçük veletler olmadıklarını farkındaydı, bu kaçma istediğini geçirmiyordu, yine de koruyordu işte.

" Buraya kadar selam vermeye gelmedin değil mi?" Sarışın çocuk kaba olduğunu umursamadan dik dik Harry'e bakıyordu. kumral olan iç çekerek gülümsemeye devam etti.

"Konuşmamız gerekiyor, içeri gelebilir miyim?"

Draco kapının önünden çekilerek içeri geçmesini işaret etti. Harry içeri girdiğinde kapıyı kapatıp tek kelime etmeden yürümeye başladı, kısa çocuk peşinden yürüyor ve konuşmaya korkuyordu, artık kaçması için çok geçti ve bunu ancak fark edebilmişti.

Olabildiğince Draco'ya bakmadan koltuğa oturmuştu, Draco karşısına yerleştiğinde gözlerini grilere ancak çevirebilmişti.

Uzun zamandır griler ile buluşmayan gözleri tanıdık bir alevle yanmaya başladı. Ne zaman Draco'nun gözlerine baksa içinde bir şeyler kıpırdı eskiden, sinir olduğunu düşünürdü, nefret zannederdi bu hissi.
Fakat sarışın ile uzun zaman görüşmeyince gözlerinin bile özlemine düşmüştü.

"Ne diyecektin?" Diye sordu uzun çocuk, Harry dünyaya geri dönerek derin bir nefes aldı.

"Şey, bir şey isteyebilirsin demiştin bana. Annen'i azkabandan kurtardığım için"

"Nedir?" Draco eskiden olsa Harry'i gördüğü an yakasına yapışır, kavga çıkartmaya çalışırdı. Fakat artık bıkmış gibiydi, hiçbir şeye hali kalmamıştı belli ki.

"Hogwarstta geri dönmeni istiyorum, eğitimi tamamlamak için"

Draco şaşkın bakışlarla Harry'yi süzdü. Neden böyle bir şey istediğini anlamıyordu, neden kendisini düşündüğünü de anlamıyordu.

"Bunu mu istiyorsun yani?" Olabildiğince düz bir sesle sordu sarışın çocuk. Yıllarca yeşiller için yanıp tutuşmuştu, normalde Harry'i görse hemen ilgisini çekmeye çalışırdı, neden böyle yapmıyordu kendisi bile bilmiyordu, yorulmuştu artık kendini anlatmaya çalışmaktan, boşuna çabalamaktan yorulmuştu.

"Evet,tek istediğim bu" Harry ufak bir tebessüm etti. Uzun çocuk derin bir nefes vererek Harry'e baktı.

Okula geri dönmek o da isterdi fakat okula girdiği anda 'eski ölüm yiyen Malfoy' bakışları, onun duymasını önemsemeden edilen hakaretleri kaldırabilecek kadar güçlü değildi artık. Yanlış tarafta yer almıştı ve bunun cezasını çekiyordu,bunun bilincindeydi fakat yine de binlerce insan ölmüştü ve bu kayıpların hepsi'nin kendi suçu olduğunu düşünüyordu.

drarry/ Trash ve tek bölümlük Uzun hikayelerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin