Sevdanın taklidi olur mu?

15. Bölüm

Nefes;

Deniz kenarındaki bankalardan birine oturan Nefes, saatin kaç olduğunu anlamak  için sağ bileğindeki metal kaplamalı saatine baktı.

Bileğindeki saatine baktıktan sonra epeydir burada oturduğunu fark etti. Son kez denize baktıktan sonra ayağa kalktı ve baba evine doğru ilerledi.

Tabi ki olacaklardan habersizdi...

_ _ _ _ _

Gelelim Nefes'in abisine;

Salih, kardeşi Nefes evlendiğinde beri araştırmalar yapıyordu. Ama elde ettiği hiçbir şey yoktu.

Biliyor du, bu ismin kendisine bir yerlerden tanıdık geldiğini biliyordu.

"Ama bu kim?
Kim olabilir?
Neden bu isim bana tanıdık geliyor?" diye söylene  söylene evin içinde dolanmaya başlamıştı yine.

"ay Allah'ın çıldırıcam" diyerek hızla koltuğa oturdu. Fakat koltuğa oturur oturmaz bahçeden gelen bağırmış sesleriyle tekrar ayağa kalkmıştı.

_ _ _ _ _ _ _ _ _

Bu sırada Ünal;

Ünal bahçede bulunan masallardan birine oturup, elindeki köpüklü kahvesini yudumluyordu.

Bütün mutluluğu: evdeki fazlalıklardan biri daha kesilmişti.

Nefes...

Evet artık Nefes bu evde değildi. Bundan sonra her sabah uyandığında o lanet yüzü görmek zorunda olmayacaktı.

Bunları düşünen Ünal, bahçe kapısının pat küt pat küt vurulmasıyla az daha elindeki kahveyi üzerine dökecekti.

BU seslerin sebebini öğrenmek için bahçe kapısına doğru ilerlediğinde. Korumalardan biri olan Bora'nın kapıyı kapatmaya çalıştığını gördü.

"bu ses ne lan, düzgünce kapatsana kapıyı!!" diye çıkıştı Ünal.

Ünal beyin sesini duyan Bora, hızla arkasına döndü ve: "içeriye zorla girmek isteyen biri var patron. Engellemeye çalışıyorum"

Ünal kaşlarını kaldırarak cevap verdi "zorla içeri girmeye çalışan da kim??"

Bora tam cevap verecekken. Kapı gürültülü bir şekilde açılmıştı. Bora'nın boşluğuna denk geldiği için Bora hızla yere kapaklanmıştı.

Saniyeler içinde hem Bora'nın yere kaoaklanmasını, hem de kapıyı zorlayan kişiyi görmüştü Ünal...

_ _ _ _ _ _

Tahir;

Gemiye binen Tahir, hızla Cemal reisin yanına gitti. Bu sırada cemal reis, işini yavaş yapan miçolar'ı azarlıyordu.

"uuuuu hayurdur reis, güne başlar başlamaz azarlanur mi hiç mi olar?" dedi Tahir gülerek.

Tahir'in sesini duyan cemal reis arkasına dönüp "oooo Tahir efendu siz buralara gelir miydunuz? Ben sizi yarın ya da obür gün bekliydim. Siz erken geldunuz herhal" dedi alay ederek.

Tahir dudaklarını büküp, kaşlarını hafif çatarak "sende bizi iyice tembel belledin reis" dedi.

"tembelsun zaten" diyen reis arkasını dönerek "hadi lan sizde işinizin başına" demişti miçolara.

_ __ _ _ _ _ _ _

Ünal;

"sen? Senşn ne işin var burada?" diye sordu karşısındaki adama.

"ben ya, ben. Namı değer VEDAT SAYAR"

"niye buradasın? Hangi yüzle geldin buraya? Ben seni kovmamış mıydım?" birkaç saniye bekledikten sonra "hadi, hadi defol git buradan!!!!!" dedi Ünal.

Ünalın bu sözleriyle sinirlenen Vedat, hizla Ünalın boğazına yapıştı ve geri geri yürütmeye başladı. Ta ki Ünalın sırtı soğuk mermere deyene kadar.

"sen kim oluyorsun da beni kovuyorsun. Ha!!!! Kimsin sen!? Kimmmmmm!!!" demişti Vedat, Ünalın boynunu daha da sıkarak.

Nefessiz kalan Ünal. Adeta çırpınıtcasına "t-tt-tama-mm b-bbır-rak" dedi.

Vedat hızla elini çekerken, Ünal da nefesini düzene sokmaya çalışıyordu. Tabi öksürükleri buna pekte izin vermiyordu...

_ _ _ _ _ _ _ _ _ _

Nefes;

Eve varan Nefes, kapıdan içeri girecekken sesler duymasıyla olduğu yerde kaldı.

Birkaç saniye duyduklarını idrak edemedi

Ne? 😲
Bu nasıl olur? 😶
Ne yani hepsi para için miydi? 🤔
Hayır olamaz? 😬
O beni seviyordu ama... 💖
Daha doğrusu sevdiğini söylüyordu... 👀
Ben buna nasıl inandım... 🤦‍♀️
Demekki hepsi yalanmış... 💔

Sice Nefes ne öğrendi?

Tahir neler karıştırıyor?

Vedat nerden çıktı? 1 amacı ne?

Hepsini cevabı bir sonraki bölümde 😃

Kendinize iyi bakın arkadaşlar 🙏 ❤️