3.Bölüm

102 4 0
                                    

Geldiğimizi anladığımda dışarıya çıkmak istemiyordum. Pelin "Hadi bitanem heyecan yapıcak bir şey yok ortada" demesiyle kendimi rahatlatmak için derin derin nefes almaya başladım. Dışarıda beni bekliyorlardı bütün cesaretimi toplayıp çıktım. Ayaklarım titriyordu getirememesi gerekliydi şuan çünkü bu topluluklarla yürümesi zaten zordu ve şimdi dahada zorlaştırmak istemiyordum. Kendi içimde heyecan yapmamam gerektiğini durmadan sayıklıyordum ama yinede hiç bir işe yaramıyordu bu yaptığım. Neyse ki Pelin sevgilisinin elini bırakmış benim elimi tutmuştu. Pelin den aldığım cesaretle yürümeye başladık ve dışarıya sızan müzik sesi beni şimdiden rahatsız ediyordu, kim bilir içeride ne kadar rahatsız olacaktım. İçeriye girdiğimizde bangır bangır olan sesten Pelin in sesini bile duyamıyordum. Bir kenara oturduğumuzda onlar içkilerini söylerken bende şu anlık bir şey istemediğimi söylemiştim. Hiç içki içmemiş biri olarak bugun içki içmektende korkuyordum. Bu gün anladığım şey benim ne kadar korkak olduğumdu, meğersem ben her şeyden korkuyormuşum. Bu düşünmemden sonra barmenden 1 tane viski vermesini istedim. Pelin bana şaşkın ve mutlu olmuş gözlerle bakarken gülümsedim. Garson içkimi getirdiğinde bir yudum aldım. Kusmamak için kendimi zor tuttum. Bu ne biçim bir içkidir ya. Sidik bile bundan daha güzeldir kesin.

Kaan la Pelin öpüşüyordu. Buna dayanmak çok zordu. Pelini paylaşamıyordum. O benimdi başkasının olamazdı. Kaan en sonunda Pelin i kucagina oturttuğunda dayanamayıp masadan kalktım. Barmenden bir içki daha istemek için yanına gidecektim ki başım dönüyordu, dengemi bile sağlayamıyorken nasıl gidecektim oraya kadar. En sonunda tam yere düşecekken biri beni tuttu. İçimden Pelinin o piçi bırakıp benimle ilgilenmesi için dua ettim -bardayım ve alkol aldım çarpılacağım kesin- arkama döndüğümde Pelin in olmadığını görünce suratım tekrardan asılmıştı. Hızla kafamı Peline çevirdim. Pelinin aklında kesinlikle ben yoktum şuan, o sevgilisinin üstünde yavaş yavaş sürtünürken Kaan ise ellerini südyeninden sokmuş okşuyordu. Bu iğrençlikleri görmek için ne yapmıştım ben, neyin cezası bu. Canımın bu kadar acıma sebebi neydi peki. Tekrar beni tutan kişiye döndüğümde bana hala gülümsemesi hoşuma gitmişti. En azından birinin beni düşünüyo oluşu beni mutlu etmişti bende onun gülümsemesine kendi gülümsememle karşılık verdim. "Merhaba, ben Buse" dedi ve ben karşısında öylece kaldım. Bi an için benimle konuşmasını beklemiyordum. "Ahh merhaba bende Kayra" diyince bir anda kahkaha attı. "Sen neden bu kadar çok içtin, şu bir ara baktığın yiyişen genç çocuk mu üzdü seni bunun için mi bu kadar üzgünsün" dedi ve ben tekrardan Pelinlere bakma gereği duydum. Pelin kafasınıgeriye atmış Kaan boynunu emiyordu. Kaan in elinin gittiği yere bakınca agzımın açılmaması için kendimi zor tuttum. Şok olmuştum şuan belinin pantolonunun içine sokmuştu elini ve ben artık bakmamalıydım. Buse ye dönüp "o çocuk inanki umrumda değil sadece o kız benim kuzenim ve ona çok değer veriyorum onun birisiyle olmasına katlanamıyorum sanırım bu ara sadece 1 viski içtim çok içtiğim falan yok" dedim ve yürümeye çalıştım tekrardan dengemi sağlayamadığım için tekrardan tutmuştu beni Buse ve bu sefer belime sarılıp "nereye gidiceğini söyle ben götüreyim seni yoksa bu halde yürüyemezsin" dedi ve bende kolumu Busenin omzuna attım. Konuşmaya hiç hevesim olmadığı için elimle barmenin olduğu yeri işaret ettim oda onaylarmışçasına kafasını salladı ve yürümeye başladık. Barmenin yanına gittiğimizde bu sefer o çişten berbat tadı olan şeyi içmek istemediğim için Busenin kendine bir şey almasını bekledim çünkü bende aynısını alıcaktım. "Bir tane kolalı cin" dedi ve ardından bende "aynısını istiyorum" dedim. İçkilerimiz önümüze geldiğinde büyük bir yudum aldım ve resmen kolonya içiyordum. Kulaklarımdan resmen ateşler çıkıyordu. Tekrar Pelinlere baktığımda Pelinin hala çocuğun kucağında olması beni delirtmişti. Önüme dönüp içkimi kafama diktiğimde Buse "hey yavaş ol bunlar normal bir şey herkes istediğini yapabilir" demesiyle Buseninde hala burda olduğu aklıma geldi. Ben Busenin dediğini kafama takmadan barmene tekrardan döndüm tam elimi kaldırdığımda Busede içkisini kafasına dikmiş "fondip" dedikten sonra beni kolumdan tutup bir yere gotürmeye başladı. Yürüyemediğim için elini tekrar belime sardı. Bu duygu hoşuma gitmişti beni umursayışı, elinin belimde olması her şey güzeldi. En sonunda dışarıya çıktığımızda temiz havayı içime çektim ve bir oh dedim. "Temiz havaya ihtiyacın olduğunu düşündüm" dedi ve gülümsedi. Bardan dışarıya çıktığımız için bağırma gereği duymamıştı ve bende "bu iğrenç yere ilk ve son gelişim eve gittiğimde tekrardan o asosyel hayatıma dönmek için can atıyorum" dedim ve bunu içtenlikle söylemiştim. Buse bir anda kah kaha atınca neye uğradığımı şaşırdım. "Lezbiyensin ve bana kuzenim diye tanıttığın kıza aşıksın değil mi?" dedi ve bu seferse ben kahkaha attım "o benim gerçektende kuzenim. Beni asosyal hayatımdan kurtarmak için buraya getirdi ve ben burda sıkılıyorum ha bu arada lezbiyen falan değilim ama hayatımda hiç bir erkek sevdiğim veya sevgilim olmadı tek takılmayı severim ama bu tek takılmak Pelin için geçerli değil tabikide o benim herşeyim." nefezsiz konuştuğum için Buse tekrar kah kaha atmıştı ve bende derin derin nefes almaya çalışıyordum. En sonunda "peki, istersen evim 2 blog aşşağıda oraya gidebiliriz seni kaçırmam emin ol" dedi ve tekrardan güldü. "Pelin var içeride ama" dedim sonrada benim onun umrunda olmayışım aklıma geldi ve sinirlenip "o beni umursamıyorsa bende onu umursamicam gitsin sevgilisi becersin onu" dedim ve oturduğum yerden kalkıp hadi gidelim dedim ve ayakta daha düzgün dengemi sağlayamadığım için Busenin kucağına düştüm o kahkahalarının içinde boğulurken ben utancımdan kıp kırmızı olmuştum..

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 10, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Renkli AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin