"Hayaletlere inanır mısın?" Bir kiraz ağacının gölgesinde yan yana uzanmakta olan gençlerden biri sessizliği bozdu."Hayır. Hayaletler gerçek değildir." Diğeri gözlerini dalların arasından zar zor görebildiği gökyüzünden ayırmadan cevapladı.
Soran çocuk güldü. "Ben inanıyorum ama. Bence sen de inanmalısın." Kollarını başının altına alıp yüzünü arkadaşına çevirdi.
"Senin gibi birinin hayaletlere inanmasına da inanmıyorum, Senku." Uzun kahve saçlı çocuk da yüzünü yan tarafa çevirdi.
Senku kolları başının altındayken ne kadar yapabiliyorsa o kadar omuz silkti. "Hayaletler gerçek, Tsukasa ve bir gün sen de bu gerçeği fark edeceksin. Şu an sana bunun kanıtını gösteremem ama gösterdiğim zaman bana inanmaktan başka hiçbir seçeneğin olmayacak."
Tsukasa sırıttı. "Demek bilim adamı şimdi de hayaletleri araştırmaya başladı. O günü merakla bekleyeceğim Senku."
Üzerlerinde başka okulların formaları olan çocuklar kuş cıvıltılarının arasında başka konulardan konuşmaya devam ettiler.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cherry Blossom
FanfictionOkulun arkasındaki tepede birkaç kiraz ağacı vardı. Tsukasa sık sık oraya kitap okumak için giderdi. Her gittiğinde aynı ağacın altında oturan biri olurdu. O çocuğun adı Senku'ydu ve Tsukasa farkına varmadan ona aşık olmuştu. 🚫Homofobikler giremez🚫