Herkesin içini kemiren kurtcuklar vardır hücrelerini rahat bırakmayan.Onları açığa çıkaran olaylar en uygun vakti sabırsızlıkla beklerler.Aslında bazı tahminler yürütürüz sonucunu bile bile savaşırız kendimizle.Pişman olmak bazen alışkanlık haline gelebilir bizde.Zaman o kadar lanet birşeydir insanları buna da alıştırır.Nelerden pişmanlık duymalıyız sence.Çalışmadığımız ve sonucunda kaldığımız sınavdan mı yoksa bir kere bile şans vermediğimiz ondan mı?Kendimizin yararına olan şeylerden mi topluma zarar verdiğimiz şeylerden mi?Bence hiç birinden pişman olmamanız gerekir.Sizin elinizde olmayan milyonlarca sebep sayabilirim.Sistem sizi hatalı olduğunuzu kanıtlamaya çalışır her zaman.Bazen bunu abartır dönüp kendinize sen salaksın aptalsın senden bir bok olmaz be dedirtir.Sen de buna yenik düşüp motivasyon sıfır bir şekilde hayata devam edersin.Sizce değer mi bir olayın bütün olayları ya da yaşamanızı etkilemesine.Kendinizi hiçbirşey için üzmeye değmez bu hayatta.Evren artık size gaddarsın sen duygusuzsun sen diye yıpratmaya çalışır.Sakın aldanma sen başlasın evreni yenmeye o arada.Kız arkadaşından ya da erkek arkadaşından mı ayrıldın.Niye üzülüyorsun canım senin ve onun arasında yaşadıkların yetmiyor mu sana.Sürekli senin yanındamıydı sanki.Bulunmaz hint kumaşımıydı yoksa.Kömür madeninde bir altın yaptın sen onu gözünde.Tek bir kişiye odaklandın.Sadece o dedin.Öyle bir seviyeye geldin ki seni aşağıladı umursamadı değer vermedi ama sen yine de o dedin.En güzel anlarında senin yanında olduğunu sandın.Karşı tarafa hiç saygı göstermedin.Belki erkek arkadaşın pes oynuyor diye kızdın.Saçma sapan mesajlar attın iki sıfır önde olduğu maçı verdi çocuk.İstediğin en güzel elbiseyi giymek istedin ama o sana engel oldu.Çünkü sistem der ki sevgilin var sa onu kıskanacaksın.Ve kız arkadaşına da der kıskanmazsa bil ki sevmiyordur.Ne kadar saçma değil mi sağdan soldan toplumda alışılmış cümleler bizleri yönlendiriyor.Hiç kimse kendini yaşayamaz hale geliyor.Özgürlük diyoruz özgürüz diyoruz ama ne kadar özgürüz.Toplum,evreni,sistem gelenek görenekler özgürlüğü sadece başkalarına zarar vermedikçe özgürsün diye yorumlamış.Biz katil miyiz başkalarına nasıl zarar vereceğiz.Milyonlarca kombinasyon var başkalarına zararı da sadece fiziksel bir eylem olarak ta görmeyelim.Kemal Sunalın filmi geldi bak şimdi aklıma.Getirin bana mazlumu!Kimileri dayak yemekten zevk alıyordur belki değil mi?Bazen kendimize sorarız ulan ne salakmışım ben önceden o pantolonu nasıl giymişim.İşte olayda burada kopuyor zaten.Sistem seni her saniye yeniliyor.Geçmişte yaptıkların o yüzden sana saçma geliyor.Şuan bir eyleme geçmek istediğinde çok düşünme.Düşündüğün sürede geçen zaman senin için bir kayıptır çünkü.Yapacağın düşündüğün ve karar verdiğin şey sana ileride saçma gelebilir.Neyin ne olacağı belli olmaz arkadaşlar.Anı yaşamaya bakın.Hayatı ciddiye almayın sadece dikkate alın.Sonuçta belirli bir süre emanetçi takıldığımız bu evrende mutlu olmaya çalışalım.Şu bunu demiş o bunu demiş şu şunu der bu bunu der bu bunu yapmış şu şunu yapmış bizde şunu yapalım.Bu bunu yaparsa şu şunu yaparsa bizde bunu nasıl yapamayız.İşte küçük beyinlerin günlük hayatta kullandıkları kelimeler.Kaliteleri bu kadardır bu arkadaşların.Biri sizin yanınızda sizin yanınızda olmayan arkadaşlarını konuşuyorsa konuyu değiştirmeye çalışın.Aman diyim sonra bir kaptırırsınız kendinizi onlar gibi olmuşsunuz.Canınızın istediğini yapın.Gelecek öyle ya da böyle gelecektir.Geçmişle yaşamak sizi geçmiş girdabında sürükler beyninizin yeni tabular oluşturmasını engeller.Kitap okumak zaten bunun için var.Evrenden uzaklaştığınız en güzel an.Tabi sanal ortamda evren sizi her zaman meşgul etmeye devam ediyor.Hemen bildirim sesi sizi evrene yaklaştırıyor.Çok mu pişmansınız istediğiniz üniye mi gidemediniz boşverin.En başta demiştim hayata nasıl bir top olarak başladın.En kötü anınızda bile en iyi ne yapabilirim diye düşünün.Ruhunuzun tecrübeli olması için sıkıntılara ihtiyaç var çünkü.Sıkıntılı olmak hayatı kıymetlendirir.Çünkü biz kışı görmeden yazın kıymetini anlamayız.Bir sürü video görüyoruz sosyal medyada yayınlanan.Çöplükte çöp arayan çocukların mutluluğunu.Yalandan mutlu olan binlerce insan da var çevremizde.Rol yapmayı iyi bilen.Bir zamanlar adamın biri elini nereye atsa kuruyormuş.İş konusunda aşk konusunda para konusunda hep derler ya gökten para yağsa bize bok düşer aynen bu konumdaymış.Herşeyden elini eteğini çekip iş bulmak için geldiği istanbuldan ayrılmaya karar vermiş.Cebindeki son parasıyla tren garının gişelerinde kendisine sıra gelmesini bekliyormuş.Memleketi Erzuruma bir bilet alan adam tüm ümidini yitirmiş ailesine ne diyeceğini kafasında kurmaya başlamış.Evden çıkarken babası zaten ona senden bir bok olmaz hayırsız evlat ne halin varsa gör demiş zaten.Vatandaşımız trene oturmuş düşüncelere dalmış.Yanındaki koltuğa orta yaşlı eli ayağı düzgün bir insan oturmuş.Bizimki hiç istifini bozmadan pencereden bakmaya devam etmiş.Yanındaki dayanamamış ve sormuş.Neden bu kadar üzgünsün.Başlamış bizim ki anlatmaya ve benim sorunum bu demiş.Orta yaşlı adam gülmüş ve Sen Sorun görmemişsin bu hayatta iş paradan önce daha önemli sorunlar var.Şuan şu sıcacık trenin camından bakmak için dünyaları verecek körleri,şuradan bir adım atmak için yıllarca tedavi gören felçliler,iş aramak için elleri kolları olmayan gaziler.Sen şimdi bana sıkıntılıyım deme.Bu konuşmadan sonra sıkıntı katsayısını artırmaya karar vermiş bizim vatandaş.Komik şeylerden ötürü canınızı sıkmayın arkadaşlar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Boş Yere Yorulma
Ficção GeralBeyninizi boş yere kemiren olayları jetonu düşen bir Beyin haline getirmek için yazılmış bir hikaye.Okuduğunuzda jeton yollarını açan ,kendinizi keşfetmeye yarayan bir araç.