LN: Biraz kısa ama başlayalım bakalım dedim. Hatalarım olabilir çok hızlı yazdım. Sonra düzeltirim umarım.
İyi okumalar." Hadi ama Sehun. Buna ihtiyacım var . Hatta ihtiyacımız var."
"Bir haftadır aralıksız çalıştığımız için asıl uykuya ve dinlenmeye ihtiyacımız var."
" Kyungsoo haklı Suho. Cidden dinlenmemiz lazım."
Suho dudaklarını büzerek şirin bir şekilde konuştu. Yada konuşmaya çalıştı demeliyim.
" Ama çok dağıtmaya ihtiyacım var bir iki saat dururuz sadece. Ben dağıtırım sizde yanımda durursunuz. Hem bu gece sende kalayım olur mu Sehun ?"
" Tamam olur. Koltukta yatarsın ama."
Akşam Suho' nun ısrarlarıyla geldiğimiz barda sadece o değil hepimiz dağıtmıştık. En azından ben öyle düşünüyordum.
Ağır içki kokusu ve yüksek sesli müzik midemi iyice bulandırınca kendimi lavaboda buldum. Kusmamak için kendimi zor tutuyordum.
Elimi yüzümü yıkarken lavabonun kapısı tekrar açıldı içeri esmer, boyu benden bir iki santim kısa, üzerinde kot pantolon ve bedenini sıkıca saran beyaz gömleği ile çok seksi biri girdi. Gözümü bir süre ondan alamadım. O tuvalete girip kapıyı kapatınca aynada kendime baktım . Dağılmış halime. Saçlarım birbirine girmişti , içkiden yanaklarım ve dudaklarım şişmişti. Eğer bu gece dağıtacaksam o esmerle dağıtacaktım.
Esmer tuvaletten çıkıp elini yıkıyordu. Dolgun dudaklarını üstümde hayal etmek hiçte iyi değildi benim açımdan.
" Neden öyle bakıyorsunuz ? Bir sorun mu var?"
Ne kadar süre ona baktım acaba. Farketmemiştim. Ta ki o bana bu soruyu sorup aynadan gözlerimizi birleştirene kadar. Yan gülümsemesi beni iyice etkisi altına almıştı.
" Ben üzgünüm dalmışım."
" Öyle mi?"Bana iyice yaklaşması hiç iyi değildi kendimi asla tutamazdım.
" Ateşiniz çıkmış gibi. İyi misiniz?"
Dediğinde aramızda üç dört adımlık yer vardı. Hızlıca arayı kapatıp. Yüzüne yaklaştım. Dudaklarına yapışmadan önce gördüğüm tek şey şaşkınlıkla gözlerini irice açan seksi esmerin tatlı yüz ifadesiydi.
Alt dudağını dudaklarımın arasına alıp sert bir şekilde emdim. Sadece karşılık vermesi için bekliyordum. Verirse hiçbir şekilde beni durduramazdı. Hafifçe ağzını açması ise benim için karşılık vermesi demekti. Bir elimi ince beline doladım diğer elim ise çenesinde kaldı. Onu iyice kendime çektim. Üst dudaklarımı dolgun dudakları arasına alıp emince dudaklarını ısırmaya başlamıştım. Öpücük iyice ıslak hale geldiğin de hafifçe geri çekildim ve onu kabine doğru ittirdim. Kapıyı kilitler kilitlemek dudaklarımız bu sefer daha sert bir şekilde buluştu. Dilimi ağzına gönderip damaklarına vurduğumda hafifçe inledi. Dillerimiz birleşip aralarında küçük bir oyun oynuyorlardı. Ellerimden birini kemerine atıp çözmeye çalıştım ama ben çözemeyince kendi çözmüştü. Pantolonu bacakların arasından yeri boylarken dudaklarımız ayrılmıştı. Boynuna doğru ilerleyip ısırmaya başladım . Her ısırdığımda inlemesi hoşuna gittiğinin bir göstergesiydi. Boynunu emerken ellerimden biri gömleğinin içine girip kaslarını okşamaya başlamıştı. Derince nefes alıp veriyor, elimin altında titriyordu. Ellerini gömleğine atıp çözmeye başladı. Gömlek yeri boylarken dudaklarım göğüs ucunda ki yerini almıştı bile. Bir elim göğüs ucuyla oynarken diğer elim iç çamaşırı üstünde öylece duruyordu. Ellerini saçıma atıp çekmeye başladı.
" Ahh , Tanrım... "
Yalayarak göğüs ucundan kulağına kadar ıslak bir yol çizdim. Kulak memesini dudaklarımın arasına almadan
"Tanrım değil Sehun diyeceksin."
dediğimde adımla inlemeye başlamıştı." Acele eder misin?.. Sehun lütfen ... Tanrım..
Elini hareket ettir."Dediklerine hafifçe gülüp dizlerimin üzerine çöktüm. İç çamaşırını indirdiğimde dik penisi yüzüme çarpmıştı.
Yukarı gözlerinin içine bakarak gülümsedim.
" Ne yapmamı istersin?"
" Ağzına al... Sehun em onu."
"Hımm ağzıma almalı mıyım ?"
" Al hemen."
Titreyen ellerini saçlarıma atıp yüzümü penisine daha da yaklaştırdı.
Nefesimi penise doğru üfleyip bekledim." Ahh...Seh..."
İnlemisini bitirmeden başını ağzıma aldığımda çığlık atıp saçlarımı çekmeye başlamıştı.
Başını ağzımdan geri çıkarıp öpücük koydum. Sızdırmaya başlamıştı bile. Sıvısını elime bulaştırırken gözlerinin içine bakıyordum. Delirmiş gibi hızlı hızlı nefes alıp inliyordu. Elimi dudaklarına doğru uzatınca hafifçe eğildi. Kendi sıvısıyla kaplı parmaklarım onun ağzındaydı. Parmaklarımı büyük bir iştahla yalayıp emiyordu. Parmaklarımı çekip deliğinin üstünde durdum. Hafifçe baskı yapıp çekiyordum. Taşaklarına doğru yaklaşıp emmeye başladım." Sehun o parmaklarını sok artık. Beni çıldırttın... Ahh.."
Bağırmaya başladığında parmağımın birini içine gönderdim. Bir parmağım bile zor sığacak kadar dardı. Dudaklarım çokça sızdırmış penise kapanıp alabildiğim kadarını almıştım. Beni duvara yaslayıp iyice köşeye sıkıştırdı elleri kafamı ileri geri hareket ettiriyordu. Parmağımı döndürüp içine girip çıkarak onu parmağımla dolduruyordum.Son raddeye gelmişti sanırım deli gibi titreyip çığlık çığlığa inliyordu.
" Sehun o sevimli... Ağzın beni nasıl da içine alıyor ... Parmağını daha derine sok."
"
Boşalmaya yakın olduğunu anlayınca parmağımı kanca haline getirip içine iyice bastırdım . Titreyerek ağzımdan çıktı ama penisini uzaklaştıramadan yüzüme boşaldı." Sehun ... Ah geliyorum.. ben."
Bütün menilerini yüzüme bıraktığında kendine biraz daha gelmiş gibiydi.
" Tanrım ben özür dilerim. Şey anın zevkiyle yüzüne geldim."
Eğilip peçeteye uzanarak yüzümü silmeye çalıştı.
" Sorun yok. Tadın gayet lezzetliydi. Bakmak ister misin?"
Karşımda iyice kızardı. Parmağım hala içindeydi. İçinden çıkıp ayağa kalktım ve parmağımı dudaklarına götürdüm.
" Beni temizlemelisin ."
Parmağımı yalayarak temizlerken bende peçete ile penisini siliyordum. Menilerini yanağımdan aşağı kayarken hissediyordum. İşime o kadar dalmıştım ki dudakları yanağıma değdiğinde hafifçe irkildim.Yüzümü yalayarak temizledi ve geri çekildi.
" Evet gayet lezzetliymişim. Senin de tadına bakıp karar vermeliyiz. Hatta ikisi beraber nasıl oluyor ona da bakmalıyız."
Kahkaha atarak onu hafifçe uzaklaştırdım. Bu arada tuvalet kapısı açılmıştı.
" Sehun neredesin? "
Esmere susmasını söyleyip Kyungsoo'ya seslendim.
" Buradayım, ne oldu ?"
" Bir saattir seni arıyorum. Suho duvarla sevişiyor. İçki şişesini yada duvarı delip sikmeden alsan iyi olur."
" Tamam çıkıyorum. Sen git geliyorum."
" Bu işi bana satamazsın kapının önünde bekliyorum."
dedikten sonra çıktı. Biz konuşurken üstünü giyinen esmerle göz göze gelip
" Sanırım benim tadıma bakamayacağız." Dedim." Daha sonra bakabilirim. Değil mi Sehun?"
Bir şey diyemedim. Bir daha olmayacağından emindim. Keşke içini doldurabilseydim.Kapıyı açıp aynaya baktığımda aşırı dağıldığımı farkettim. Sanki biri beni aralıksız iki gün sikmiş gibiydi. Gerçi bir dakika önce ağzım seksi esmer tarafından sikilmişti ama neyse. Elimi yüzümü yıkayıp çıkmaya hazırlanırken beni izleyen esmer beni durdurdu.
" Sana bir şey sordum Sehun."
Ellerini gömleğimin uçlarına atıp pantolonun içinden çıkardı.
" Benim için dikilmiş lezzetli yemeğimi kapatman daha iyi olur."
Hafifçe gülüp dudaklarını öptüm.
" Daha sonra lezzetine bakarsın."
Dedikten sonra kapıyı açıp çıkarken duymuştum adını.Hafifçe gülerken " Jongin , adım Jongin, Sehun." demişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ŞAKAYIK ∆SeKai
Fiksi PenggemarSeni şakayıklar cennetinde bekliyorum. Her salisemsin Sehun. Her gördüğüm , duyduğum , kokladığım , dokunduğum sensin Jongin. Sen benim için her şeysin. Bir seri katili yakalamak isterken aşkı yakalayan Sehun hangisini seçecekti?