Tenefüs zili çalmıştı ama ben hâlâ ağlıyordum, Light sonunda yanındaki kızı göndermiş etrafta olup bitenin farkına varabilmişti. Biraz zoraki olsa da sırasından kalkıp benim yanıma gedi ve yere iki ayağının üzerine çömeldi sonra hâlâ sıranın üzerinde olan kafama elini koydu, diğer eli de sıranın kenarını tutan elimin üzerindeydi. Bana baktı ve tam konuşmaya başlayacaktı ki. O arada sınıftan bağzı kişiler "ooooo siz... " dedi,Light da onlara sert bi bakış attıktan sonra sonunda sözüne başlayabildi:
- Ne oldu sana ?
- Bu sorunun cevabını gerçekten umursadığından emin değilim.
(Bu lafı söylerken onun beni takmamasını önemsemiyormuş gibi yapıyordum ama tabii ki önemsiyordum zaten ağlamamın sebebi de buydu ; onun beni takmaması.)
-Tabii ki umursuyorum , saçmalama
- Burdan hiç öyle görünmüyor ama!
- Anlatmayı düşünüyor musun ?
- Ben aaa şey...
- Neyse akşam konuşuruz, benim dışarı çıkmam lazım kusura bakma.
- Tamam.
- Sağ ol, sen çok iyi bir arkadaşsın.
(Bunu söylerken gülümsemişti, ben de bir gülümsemesine her seyi unutmuş onun gülüşü ile mutlu olmuştum.)
Evet ya tabi hemen de yelkenleri suya indirmiştim, oysa o hemen gitmeye hazırdı, gitti de. Ben de kafamı üzerine koyup ağladığım defteri kurutmak için bi yol aramaya başladım. Çünkü defterin her tarafı mutsuzluk ve acı ile ıslanmıştı. (Sonuçta ineklerin de kalbi var.) Defteri alıp pencerenin yanına götürdüm cama tutup kurutmayı umuyordum. Ama garip bir şey oldu. Defterde ıslanan yazılar vardı ama ben bu defteri yeni almıştım , ne yazısı?
Hemen çantamda kalan gözlüğümü alıp burnumun üzerine yerleştirdim sonra elimle yavaşça yukarı doğru ittim. Derfterin üzerindeki yazı ilgimi çekmişti.
Ama tam okunmuyordu şimdi de pek bi yorum yapılacak halde olmadığından defteri çantama koyup tekrar sırama oturdum. Ders zili çalmak üzereydi ben de oturup bekledim belki Light'ı belki de dersin hemen başlayıp hızlıca bitmesini.
5 ders sonra okul bitmişti
Ben herzamanki gibi kapının önünde ağaç olmuş Light'ın arkadaşlarıyla vedalaşmasını bekliyordum. Yaklaşık 6 dakika sonra Light geldi ve bana bu gün eve gitmeyeceğini onun yerine okuldan birkaç kişi ile oyun oynamaya gideceklerini söyledi. Ben de "tamam" dedim ne diyebilirim ki onun arkadaşları vardı, tabii ki onlarla vakit geçirecekti. Asıl saçma olan benim beklentimdi, ne yani hep benimle mi olacaktı?
Ama keşke bu gün gitmeseydi hani bu akşam neden ağladığımı konuşacaktık? Hani ben ona herşeyi anlatacaktım.
Light beni ektikten sonra yalnız başıma yolda yürümeye başladım, eve çok yaklaşmıştım ki bir grup genç önüme çıktı. Muhtemelen liselilerdi ve iğrenç bi şekilde içki kokuyorlardı.
- Siz kimsiniz?
- Hatırlamadın mı?
-Hayır hatırlamadım.
-İstersen hatırlatalım küçük kız.
- Ne istiyorsunuz?
-Bunu sana öğretmek için burdayız.
Bu laftan sonra içlerinden biri öne atılarak beni tuttu ve kalın bir halat ile bağlamaya başladı (beni tuttuğu anda çığlığı basmıştım ama etrafta hiç kimse yoktu) beni bağlamaya çalışan çok zorlanıyordu bunun üzerine iki kişi daha ona yardım etmeye geldi. Ben bunlar olurken çok şaşkın olduğumdan olsa gerek bir süre çırpınmış daha sonrasında hareket etmeyip bağırmakla yetinmiştim. Sonra da bayıldım zaten.
Ayıldığımda yanımda iki erkek duruyordu hemen etrafı inceledim hâlâ bağlıydım ve depo gibi bir yerdeydim kendime baktığımda ise üstümde hiç bozulma veya kırışma yoktu ve giyiniktim. İçim biraz rahatlasa da korkuyordum. Benim ayıldığımı görenlerden biri koşarak içeri gitti ve yanında uzun boylu genç bir çocuk ile geri döndü. Muhtemelen 17 yaşlarında olan çocuğun liseli olduğuna yemin edebilirdim.Yanındakine git işareti yapan çocuk yavaşça bana doğru yürümeye başladı. O bana yaklaşırken diğer çocuk da benim tam önüme bir sandalye koydu. O arada o gurubun ya da çetenin her neyse o topluluğun başkanı olduğunu düşündüğüm çocuk da geldi ve sandalyeyi ters çeviyip oturdu. Ama benden ne istiyorlardı? veya kimdi bunlar?, daha genel bi soru sormak gerekirse benim bu harabayi andıran yerde ne işim vardı ?
( çocuk bir süre bekledikten sonra konuşmaya başladı.)
-Burda ne işin olduğunu merak ediyorsun değil mi?
- Evet ve ayrıca siz kimsiniz burda yaptığınız çok yalnış ve beni ailem merak eder ve ...
- Ama sen bi susmadın ya
-Sen benim yerimde olsan susarmıydın ?
-Vayyy küçük kızın dili ne çabuk açıldı.
(Bu laftan sonra birkaç kişi gülüşdü )
- Kimsiniz siz ?
(Tam soru sormaya devam edecekken çocuk elini dudağıma koydu ve beni susturdu.)
- Sus ve dinle
-...
- Biz sandığın gibi sübyancı falan değiliz yani sana zarar vermeyiz küçük kız. Bağlı olmanın tek nedeni açtığımız anda bizi dinlemeyecek olman ve kaçmaya çalışacağını bilmemiz.
- Bana yalan söylemeyin siz sapıksınız .
- Senin için üstünzekâlı dediler ama bana pek öyle gelmedi.( Yanındakiler yine kıkırdıyordu.)
-Saçmalamayı bırak da anlatmaya devam et.
( Çocuk bu lafımdan sonra gülme krizine girecek gibi kahkaha atmaya başladı bir süre sonra yanındakiler de ona katıldı.)
-Ahaha şirin kız seni de mi çeteye alsak acaba ?
- Ya hiç düzgün insan rolü yapmayın zaten düzgün olsanız burda ne işiniz var ve gördüğüm kadarıyla çoğunuz evsiz.
-Dinle dedim sana!
-...
- Evet nerde kalmıştık, ha tamam. Seni buraya getirdik çünkü sen bizim için çok iyi bir şey yaptın, senin o kütüphanede yakalattığın çocuklar var ya o çocuklar o kıza çok kötü şeyler yapacaklardı ve sen onu kurtardın bu çok önemli bir davranış. Burada gördüğün kimse o kızı sevmez, daha doğrusu o kızı hiç kimse sevmez ama biz buna bakmıyoruz tabi. Her neyse sizin okul müdürünüz sapığın teki ilk önce bizim liseden yalnız kızları seçiyor sonra da bizim okuldaki birkaç p*çe o kızı ellemelerini söylüyor böylece o kız kendini kirlenmiş hissediyor ve direk o müdürün kucağına düşüyor kaç kızın hayatını öyle kararttığını düşünebiliyor musun ? İşte biz buna karşı çıkıyoruz size de bizi okula oynaşmaya geliyorlar diye bizi okuldan attırdıklarını anlatıyorlardır kesin. Ama öyle bir şey yok bak burda gördüğün herkes tanımadıkları başka kızlar için kendini feda etti, feda etti diyorum çünkü okuldan atıldıkları için onları kimse okuluna ya da işyerine almadı ama burdakilerin hepsi adam gibi adam o yüzden kendilerini ellerinden geldiği kadar kadınları ve çocukları korumaya adadılar. Aileleri onları işsiz ya da serseri diye evden attılar. Burdakilere iyi bak çünkü dışarda çok erkek var ama tüm dünyadaki erkekleri bile toplasan burdakiler kadar adam etmez. Farkı anlyorsun değil mi ?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İlk aşkım
Ficción GeneralBir kız bir oğlana aşık olur ya da bi oğlan bir kıza ama tek şey değişmez her zaman bir taraf daha çok sever işte o her zaman daha çok seven taraf acı çeker. Acı çeken tarafın karşısındaki insana tebessüm ettirebilmek için bile yapmadığı şey yoktur...