Her kese merhaba! Kitab'ımı okumazdan önce bunları bilip, sonra okumanızı istiyorum. Öncelikle ben Türk değilim. Lakin türk'ce konuşmayı biliyorum. Türk'ce doğru yaza bilmek için; yani yazım hatası yapmamak için okuduğum iki romana bakıyorum ve internetten bazı bilgiler alıyorum. Ben bu hikayeyi zaten kendi dilimde yazdım, çok yakında da kitap olacak. Türk'ceye çevirmemin nedeni ise; kitabımı Türkiyede'de çıkarmak istiyorum. Fakat Türk okuyucularının merak kaynağını bilmediğim için; ilk önce burada denemeye karar verdim. Türk'ceye çevirince farklı alındı bence, ama umarım beğenirsiniz. Kitapta olaylar sırayla aydınlanacak. Bu yüzden ilk 9 bölüm olayları anlatacak. Bu arada türkce'de bana yardım etmek isteyen olursa seve-seve kabul ederim. İyi okumalar!
-"Bu gün yine onun ismini sayıklayarak uyandın farkında mısın?! Bak çocuk, artık onu unutmalısın. Buradan çıkınca seni bekleyecek mi sanıyorsun?! Senin bir katil olamayacak kadar saf olduğunu biliyorum. Bu yüzden sana inanıyorum. Fakat artık bura alışsan iyi olur. Ne de olsa 20 yıl burada kalacaksın. O ağzı mamalı ana kuzusunuda unut artık. Bura girdinse bir suçlu musun, değil misin kimsenin umurunda değil! Hapishanede yatan her kese aynı gözle bakıyorlar. Beni duyuyor musun?!"
-"Hahh.. Ava hala şu artistle mi uğraşıyorsun? ALLAH aşkına, görmüyor musun bayan Eleanora cevap vermek tenezzülüne bile girmiy-"
-"Kes sesini Margot, çorbanı yap sen!"
-"Anlamıyorum, neden bu kıza taktın? Sonuçta oda bizim gibi suçlu. Hatta o daha kötülerinden; katil! "
-"Margot! O uzun dilinin kısalmasını istemiyorsan; önüne dön! O bir katil olamayacak kadar saf ve eminim birini gebertseydi; bura değil akıl hastanesine götürülürdü. Ben onun katil olmadığını göremeyecek kadar kör değilim!"
-"Daha her şey bitmedi, anlayacaklar. Benim bir katil olmadığımı anlayacaklar! Her kes; annem, babam, kardeşim , ve o; canımı en çok acıtan, bu güne kadar tek sevdiğim erkek Jimmy... Hepsi benim katil olmadığımı anlayacak ! Eleanora ellerini kulaklarına tıkayıp ağlayarken, bağırarak konuşmuştu.
-Aslında her şeyin temamen kendi fantazisi olduğunu biliyordu Eleanora. Ama inanmak istemiyordu. O bir katil değildi. Anne ve babası özellikle ise ablası Ajelina; ona gerektiğinden fazla uzak duruyor ve onu suçlayarak inanmak istemiyorlardı. Jimmy mi? Ah evet, birde o vardı tabi.. Lanet adam! Onu çok sevdiğini, onsuz bir an bile ayrı kalamayacağını söylerdi. Oysa ki; tutuklandığı günden bu yana bir kez bile ziyaretine gitmemiş, onu bir daha görmek istemediğini söylemişti ablasına. Zaten ailesi'de aynı şeyi söylememiş miydi? Peki neden bir tek Jimmy'de duraksıyordu beyni? Ahh evet; ailesinin bir gün onu anlayacağından emindi ama Jimmy? Dur bir dakika; emin miydi ki ailesinin onu dinliyiceklerinden?
-Hapishane mi? Hah hapishane işte; adı üstünde! Karşısını kesen lanet parmaklıklar! Belki de bu parmaklıklar olmasaydı, ailesinin yanına gidip her şeyi; suçlu olmadığını anlata bilirdi.
-Buradaki insanların çoğu korkunçtu. Eğer sağ kalmak, güçlü olmak, yıkılmamak istiyorsan; bir suçlu değilsen bile, burada olmaya mahkumsun! Eleanora bunu anlamıştı. Saf olsa bile kesinlikle salak değildi. Geldiği günden ki; bu günlerin sayı artık 15 oluyor, çok fazla tepki alıyordu.
Hapishanede 'Ava' isminde bir kadınla sürekli karşı-karşıya geliyordu. Tüm zanlılar, hatta korumalar bile; ondan korkuyor gibi hissediyordu Eleanora. Haklıydıda! Kadın; kadın değil yürüyen atom bombası gibi bir şeydi. Hatta hapishane müdürü bile ondan korkuyordu. Haksız sayılmazdı, kadını kızdıracak bir olay baş verseydi; Ava hoşuna gitmeyen herkesi gözünü kırpmadan gebertirdi. Neticede; Ava tüm hayatı boyu hapis yatmaya mahkumdu. Bu yüzden, onun kaybedecek hiç bir şeyi yoktu. Kimse onu kızdırsaydı, tabuta giderdi; hemde korkunç bir şekilde! Ama Ava'ya birşey olmazdı. Aksine, namına 'nam' gelirdi. Bu yüzden hiç kimse onu kızdıracak birşey yapmıyordu.
-Ava ilk günden onu süzmüş sonrasında ona çay getir diye emir verirken, Elen getirmeyince; dövmüş, 9 gün boş döşemede yatırarak, her gün farklı işkenceler yapmıştı. Elen intihar etmeye çalışınca ise; onu görmüş ve kurtarmıştı. O günden tüm hapishane Elen'in artık Ava'nın hizmetinde olduğunu; Margot'un uyarısıyla anlamışlardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk ve nefret (Düzenleniyor)
ActionYanlış yer, yanlış zaman! İşlemediği bir suçtan dolayı 20 yıl hapis cezası! Yalnızlık! Kendi ailesi bile suçsuz olduğuna inanmayıp redd etmişti onu! İhanet! Hayatı boyunca sevdiği tek erkek ablasıyla çıkmaya başladı! Ağır geçen hapis hayatı! İntihar...