Kadir gitdiginden beri kaç saat oldu bilemiyorum. Orada öylece oturmuş olanların şokunu atlatmaya çalışıyordum. Benim sevdiğim adam, kocam nasıl böyle bir şeyi yapardı. Nefes alamıyordum. Nefret gözünü öyle bir kapatmış ki geride kalanların halini bile görmüyordu. Konakta her kes susmuş, duyacakları dehşete hazırlıyordular kendilerini. Gitdiginden beri bin kere aramıştım. Hiç birine cevap vermemişti.
Artık zaman geçtikçe boğuluyordum. Kendimi kaybetmiştim. İyi olmadığımı görünce Dilan yanıma geldi.
"Asu iyi görünmüyorsun. Hadi gel odaya çıkalım. Bak hamilesin. Sana böyle şeyler olmaz ki"
"İstemiyorum Dilan. Kadir gelmeden hiçbir yere gitmiyorum."
"Tamam kız drej. Gitme ama bari otur. Bir sakin ol"
"Üzme kendini bak her şey iyi olacak" diyen Afete baktım. Bundan sonra ola bilirmiydi o?
Bütün şarjörü boşaltıp bağırdı. Öyle bir bağırdı ki, sesi bütün Midyatı inletti. Son kez gözlerini kapayıp derin bir nefes aldı. Yavaş yavaş Diyarın yanına yaklaştı. Gözlerini kapatmış, korkudan sarsılarak ağlayan bacısına baktı. Kıyamadı ona. Kollarından tutup kaldırdı.
"Ağlama. Sen benim canımın bir parçasısın. Ben sana nasıl kıyayım Diyar" diyip göğsüne bastırdı. Koksunu içine çekip, defalarca öptü.
"Abi ben cezamı çekmeye hazırım. Eğer burda çekip vurursan ses etmem. Ama yeter ki bana arkanı dönme."
"Tamam geçti. Ağlama."
"Abi"
"Hadi eve gidelim."
Diyip yüzüne bakmadan arabaya ireliledi. Konağın önünde durduğunda son kez baktı yüzüne. İki günde nasılda harab etmişti kendini.Hiç birsey demeden avlunun kapısını açıp içeri girdi. Her kesin onu beklediğini gördü. Gözleri ilk önce ağlamaktan gözleri kızarmış karisina baktı .
Avlunun kapısı açıldığında bakışlarımı hızla o yone çevirdim . Kadir gelmişti. Ama Diyar yoktu. Hayır Hayir onu vurmamıştı . Hızlıca yanına koşup sordum.
"Sen geldin . Diyar nerde?" Cevap vermedi. Her kes neden sustuğunu anlamış olmalı ki yavaş yavaş ağlamağa başladılar. Kureyşa ananın feryadını duyana kadar cevap bekledim. Yoktu.
"Kadir söylesene Diyar nerde????. Nasıl yaptın bunu ??? Nasıl yaptın??" Diye diye göğsüne vurmaya başladım. Kendimi o kadar kaybetmiştim ki yumruklarimi göğsüne geçiriyordum. Ama o hic bir tepki vermiyordu.
Kapının açıldığında Diyarın geldiğini gördüm. Ani bir şok yaşayıp beni tutan Kadir'in kıskacından kuruldum.
"Diyar?"
Diyince Kureyşa ana ona baktı. İnanmamisti. Diyarin sag salim geldiğine inanmamıştı."Yenge" dedj bana sarılarak
"Tamam gülüm geçti. Ağlama artık " diyip daha çok sarıldım ona.
"Kadir o vakit bu işin tek çaresi vardır. Emin gelip Diyarı isteyecek. Usulune göre düğün yapacağız. Töreninde haberi olmayacak!!!"
"Baba senin ağzından çıkanı kulağın duymaz. Ben o serefsize bacimimi verecem?!!!""
"Başka çaresi yoktur. Nasil saklayacağız?" Kadir öfkesinden elini saçlarına geçirdi."Galiba en doğrusu bu aabi."
"Benim bu işe rızam yoktur."
"Oğlum etme böyle. En doğrusu budur. Yarın öğrendiklerinde ne olacak bilirmisin.?? Evlatlarımdan birinin canıyla sinama beni yalvarırım.!!!"
Kureyşa ananın sözünden sonra salondan çıkıp mutfağa girdi.