Aşağıdaki küçük yıldıza dokunmayı ve yorum yapmayı unutmayın lütfen.
Bir kaç gündür konak o kadar huzurlu mutlu idi ki, kendim bile şaşırmıştım. Aynanın karşısında iyice beliren karnıma bakıyordum. 4 ayima geçiyordum. Ama ufakliklar kendilerini cok erken belli etmeye başlamıştılar. Mutlukla gülümseyip daha banyodan çıkmayan kocama seslendim.
"Kadir iymisin?"
"İyiyim gülüm geliyorum ."
Tekrar aynanın karşısına geçip karnıma bakmaya devam ettim. Son zamanlarda tek meşguliyetim buydu. Kendimi buradan ayrı tutamiyordum. Kadir banyodan çıktığında ona döndüm. Saçları ıslak üzerinde gömleği yok altında ise sadece bir esorfman vardi.
Yüzünü buruşturdu.
"Noldu?"
"Ya gülüm boynum belim agriyor. Sıcak su iyi gelir dedim ama geçmedi."
Aklıma gelen şeyle gülümsedim. Annem de hep küçükken sırtım ağrıdığında masaj yapar krem sürerdi. Yanına yaklaşıp konuştum.
"Rahatlatmamı istermisin?" Az önce buruşuk olan yüz ifadesi birden değişip dudak altından gülmeye başladı. Ne olduğunu anlamadan beni kendine çekip belime doladı kollarını. Ani sarılısına karşılık bende kendi kollarımı boynuna doladım.
"Hm. Hadi rahatlat bakalım."
Diyip yüzünü boynuma gömdüğünde aklından fesat düşüncelerin geçtiğini anladım. Yüzünü boynuma surterek elinin biri elbisemin bağını açmaya gidince durdurdum.
"Ya Kadir ben Öylemi diyorum?"
"Nasıl diyorsun?"
"Masaj yapayım diyorum. " yüzünü yine buruşturup kafasını salladı. Bu haline gülmeden edemedim.
"Sen geç uzan. Ben krem alıp geleceğim."
Banyodan krem alıp döndüğümde yuz üstü uzandığını gördüm. Yanına gidip oturdum. Ellerime krem sürüp sırtını masaj etmeye başladım.
Biraz masaj etmiştim ki, beni belimden tutup yavas hareketle altına aldi.
Gözlerim şaşkınca büyürken
"Kadir napiyorsun?"
"Kendimi rahatlatıyorum."
"Ne?"
"Ben nasıl iylecegimi biliyorum. Sen kendini yoruyorsun."
Diyip yüzünü boynuma gömüp sakkalrini sürtmeye başladı. Buna çok huylanıyordum. Gülerek konuşmaya başladım.
"Kadir yapma."
"Niye?"
"Huylanıyorum yapma"
Söylediğim dahada hoşuna gitmis olmali ki sakallarını surte surte öpmeye başladın. Kollarımı boynuna dolayıp onu kendime biraz daha çektim.
Elleri rahat durmazken elbisemin kuşağını açıp omzumdan sıyırdı. Yine öperken tamda diyer kolumdan sıyıracaktı ki, kapının pat diye açılmasıyla ikimizde şaşkınca bir birimize baktık.
"Destur. Kapıyı gormezmisin ne destursuz girersin içeriye."
Kadirin Amineye bağırmasıyla yerime iyice sindim. Üstüm başım dağınık Kadirde ciplak üzerimde duruyordu. Yanaklarim al-al olurken bir yer olsada orada saklansam diye gecirdim içimden.
Hızlıca üzerimi düzeltip kapıda şaşkınca bize bakan Amineye döndüm.
"Abi kusura bakma. İşe gittin sandım. Ben yengeme bakmaya gelmiştim."
"Çık dışarı Amine"
Hızlıca kapıyı kapatıp koşarak aşağı indi Amine. Kapıyı çalmadan evli bir çiftin odasına böyle daldığı için kendine küfür ediyordu.
Aminenin odadan hızlıca çıkmasından sonra kıpkırmızı olmuş suratımı Kadir'den gizlemeğe calisdim. Bu konaktaki her kese ayrı ayrı rezil oluyordu.
