~İş Birliği~

1.4

Bir hafta zar zor geçmişti. Hepimiz yorgunluktan gebermek üzereyiz. Ama değdi tüm şarkılar ve müzik videoları mükemmel olmuştu. Sona en önemlisi olan The Lovesick Truth kalmıştı.

Herkes şuan yaptığımız işbirliği hakkında konuşuyordu. Bazıları istemiyordu ama tabii biz isteyen tarafa önem vererekten bu işi yapıyorduk.

"Evet gençler hazırlanın yine şirkete gidiyoruz The Lovesick Truth'un ses kayıtlarını yapacağız"
Dedi Namjoon oppa, sıkıntıyla ofladım.

Bıktım artık şirketten her gün ordayız zaten hatta bazı günler fazla çalışmaktan şirkette uyuyorduk.

Herkes ayaklanıp odasına çıktı. Bende odama çıkıp üstüme rahat birşeyler geçirdim.

Herkes çıkmış beni bekliyordu. Koşarak aşağıya inip arabaya bindim.
Arabayı şoför hızlı sürdüğünden kısa sürede şirketin önüne varmıştık.

Araba durunca hepimiz indik. Tüm kameramanlar ve paparazziler etrafımıza toplanıp fotoğraflarımızı çekmeye başladılar.

"Nerdeyse 1 aydır birliktesiniz hiç kimsenin arasında bir etkileşim olmadı mı ?"
Dedi adam elindeki mikrofonu Namjoon oppaya uzatarak.

Hiçbirimiz o soruları takmadan korumalar sayesinde şirkete girdik. Derin bir nefes alıp verdik ses kayıt odasına girdik.

"Hoşgeldiniz hemen odaya geçin hepinizin önünde bir kağıt var ben elimle size tamam hareketi yapıp müziği vereceğim sizde sıradan başlayın."
Dedi Teddy oppa

Onu kafamızla onaylayıp küçük odaya girdik. Herkes kulaklıklarını takıp mikrofonun önüne geçti. Elime önümdeki kağıdı aldım.

Teddy oppa eliyle hareket yapıp müziği başlattığında Namjoon oppa kağıtta yazanları okumaya başladı.

•••••

Şarkıyı kayıt ettikten sonra odadan çıktık. Hepimiz uykusuzluktan ölmek üzereydik. Saate baktım
"Yok artık saat 3 olmuş!"
Dedim

"Tabii olur adam bir türlü beğenmedi şarkıyı 15 defa yeniden söyledik"
Dedi Yoongi oppa sinirle, şirketten çıkıp arabaya bindik.

Kısa sürede eve vardığımızda herkes odasına gitti ve yattı. Odamın kapısı açılınca kafamı kaldırıp o tarafa baktım, Jimin gelmişti.

"Rose seninle yatabilir miyim ?"
Dedi
"Ne o ? Öcülerden mi korktun ?"
Dedim
"Ha ha ve ha, çok komik çabuk cevap ver gideceğim bak"
Dedi

"Gel hadi"
Dedim, sırıtıp yanıma geldi.
"İyi geceler Rose"
"Sanada iyi geceler Jimin"
Dedim ve gece lambasını kapattım...

Uyandığımda jimin'in kollarının arkasındaydım. Saate baktım 7'di bugün şirkete ne kadar erken gidersek o kadar iyi, jimin'i dürttüm.

"Jimin hadi kalk şirkete gitmemiz gerek"
Dedim
"Iıı...biraz daha"
Dedi uyku arasında
"Bebek"

Ayağa kalktım ve üstüme rahat birşeyler geçirdim.

Jimin kalkıp yanıma geldi. Gözlerinin yarısı kapalıydı. Dudaklarımı öptü
"Günaydın"
Dedi
"Günaydın git de hazırlan çıkarız şimdi"
Dedim

Jimin odadan çıkınca odaya koşarak Lisa girdi. Yanıma geldi
"Rose ben çok kötüyüm"
Dedi
"Noldu Lisa ?"
Dedim korkuyla

"O beni öptü"
Dedi sırıtarak
"Kim Lisa ? Kim öptü seni ?"
Dedim
"Jungkook o da bana aşıkmış liseden beri"
Dedi ama sırıtıyordu.

Kafasına yavaşça vurdum.
"Aptal! Birşey oldu zannettim"
Dedim gülerek ve ona sarıldım. Birlikte aşağıya indik, kahvaltı hazırdı.

Herkes gelince Jisoo unnim ayağa kalktı.
"Herkes burdayken şimdiden söylemiş olayım bu aralar biraz fazla meşgul olduğunuz için bu konuyu açmak istemedik ama..."
Dedi ve durdu.

Bende gereksiz birşey söyler diye meyve suyumu içiyordum.
"...kısaca Jisoo'yla çıkıyoruz hatta biz Jimin'le Rose'den de önce başladık"
Demesiyle meyve suyu genzime kaçtı.

Ben öksürüyordum Jennie unnim de hayvan gibi sırtıma vuruyordu. Jimin atıldı
"Sevgilime yavaş vur!"
Diye bağırdı.
"Ee bırakayım da ölsün o zaman!"
Dedi jennie unnim, öksürerek kendi kendimi kurtardım.

Hızla Namjoon oppa'ya baktım. Bundan rahatsızdı ama belli etmiyordu. Sonuçta yakında ayrılmak zorundaydık ve herşey daha da zorlaşacak.

Buluşamayacağız, ilişkimizi gizli yaşamak zorunda kalacağız. Böyle devam ettiğimiz sürece iki tarafta bu olaydan rahatsız olacak ve bu iş ayrılığa kadar gidecek...