| yıllıkta yazan tarihlerin sonbaharı

109 26 107
                                    

── ⋅ ⋅ ── ✩ ── ⋅ ⋅ ──

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

── ⋅ ⋅ ── ✩ ── ⋅ ⋅ ──

YILLAR defterlerden dökülen sonbahar yaprakları gibiydi. Hızlıca geçip giderken her şey mükemmelmiş gibi görünüyordu. En azından Cho mutlu olduğu için hayatı pembe görüyordu. Sepya mevsiminde de böyle olmuştu. Ellerinden tutan bir Cedric varken onun için hiçbir şey fark etmezdi. Hogwarts'taki beşinci yılına girmişti ve her şeyin yolunda olacağına dair inancı güçlenmişti.

Güzel giden şeyler çabuk biter derler, işte Üç Büyücü Turnuvası da böyle geldi. Kazanan kişinin hayatında yaşayamayacağı bir üne sahip olduğu bu yarışma, hayatına da mâl olabilirdi. Gözlerini kadehin önünde kırpıştırırken kadehe atılan kağıtlara odaklandı. Sevgilisi elindeki kağıdı büyük bir zerafetle yeşil ateşe bırakmıştı. Cho çevreye göz gezdirdi ve Cedric'ten başka seçilmeye layık olabilecek bir Hogwartslı göremedi.

Bu bilgiyle ürperirken kendini izlemekte olan yeşil gözlere kenetlendi ve kaşlarını havaya kaldırdı. Harry Potter işte kırmızı çizginin tam karşısından kendisine bakmaktaydı. Aralarında sadece bir kadeh ve kadehin etrafındaki kırmızı yuvarlak çizgi durmaktaydı.

Cho bundan hoşlanmadı ve gözlerini kaçırdı. Ravenclaw masası son günlerde Harry'nin Cho'ya olan ilgisinin dedikodusunu yapmaya başlamıştı. Oysaki çoğu kişi daha adını koymamış olsalar bile Cedric ile olan ilişkisinden haberdardı. Son iki yıldır aralarındaki arkadaşlık artmış ve bu yılın başında da birlikte dolaşmaya başlamışlardı.

Şimdiyse Harry ayak altında dolaşmaya başlamış, onu görünce tuhaf durumlara gire çıka tuhaflaşmış ve gözlerini Cho'ya daha sık dikmeye başlamıştı. Bu yüzden Cho bu ilgiden oldukça rahatsız olsa da bunu kimseye söyleyememe durumunu yaşamaktan nefret etmişti. Keşke Harry'i kibarca reddedebilsem diye düşünüp duruyordu.

Ne denir de reddedilirdi? Sırf bu yüzden Harry onu koridordan her çevirmeye kalktığında kaçıyor ve kaçamak cevaplar vererek çocuğu durduğu yerde donmuş bir vaziyette bırakıyordu.

Bir keresinde bu durumu Cedric'e de açmıştı. Cedric bu olaya oldukça gülmüş ve "Demek çocuğun platonik aşkı oldun ha?" diyerek dalga geçmişti. Cho bunu her ne kadar komik bulmasa da başka çocuklar böyle bir şey duyduklarında sevgililerine karşı güven sorunu yaşayıp sevgililerini terk ettikleri için, Cedric'in bu tavrı içine su serpmişti. Reddetmesi gereken bir Harry Potter vardı ve bu seçilmiş çocuk, resmen her şeyi alabileceğini sanıyordu.

"Sence görevler nasıl olacak?" diye sordu sevgilisine, birlikte bir ağacın altında sarmaş dolaş otururlarken. Kafasında hâlâ sorunların çıkmazlarına çözümler ararken, Cedric'in cübbesinin yakasıyla oynuyordu.

"Ne fark eder, ben yetenekli bir büyücüyüm. Eğer seçilirsem neler yapmam gerektiğini bilirim. Ayrıca sevgilim bu okuldaki en zeki kız. Bence endişe etmeye gerek yok." dedi Cedric sakince ve eliyle Cho'nun saçlarıyla oynamaya başladı. Yine de bu Cho'nun içindeki kötü hissin dağılmasına neden olmamıştı. Tedirgindi ve bu tedirginlik büyüyordu.

SERENDIPITY ☆ cho changHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin