Arya
Gözümü açtığımda beyaz bir tavanla buluştum. Hastane gibi kokuyordu burası sanki. Sonra kafamı az biraz kaldırdım ve etrafıma baktım. Burası hastane gibi değildi, burası direk hastaneydi. Sol elimin üstünden damar yolu açılmış ve kan veriliyordu, sağ koluma da serum bağlanmıştı. Sonra Kaan'ı gördüm. Yandaki koltukta oturmuş, başını koltuğun arka tarafına doğru yaslamış ve uyuyordu yani uyuduğunu zannediyordum, yüzünü göremediğim için anlayamamıştım. Elimi sıkı sıkı tutuyordu. İnsan kılığına girmişti ve o kadar yakışıklıydı ki yine onu çok beğenmiştim. Ah şükürler olsun ki gözleri kapalıydı. Yoksa ne yapardım ? Saçmalama Arya, ev arkadaşın hakkında neler neler düşünüyorsun.İyice mallaştın diye sesleniyordu iç sesim. Haklıydı, Kaan yakışıklıydı, etrafta tonla güzel kız varken gelip bana bakacak hali yok heralde diye düşündüm. Aslında bu düşünce komikti fakat hiç gülmemiştim hatta bildiğiniz kendi kendimin moralini bozup canımı sıkmıştım. Kaan gibi birisi benim için hayaldi. Sonra Kaan başını çevirdi, uyanmıştı. "Nasılsın ?"dedi. "Iyiyim."dedim ve tam sırtımı döneceğim sırada kolumda takılı olan serum canımı yaktı ve acıdan çığlık attım. Kaan hemen ayağa kalktı ve "Ne yapıyorsun sen ? Kolundaki serumun farkına varmadın daha herhalde."dedi bağırarak. Sanırım bana yatağımda sırtını döndüğü zamanki küslüğü ve siniri devam ediyordu. Artık bedenimi acıdan ziyade korku esir almıştı. Çünkü o sinirlendiği ve korktuğu zaman bağırıyordu. Hiçbir şekilde bir şiddet uygulamaz veya hakaret etmezdi ama bağırarak uyarırdı. Gözümden bir damla yaş aktığı sırada korkudan titreyen sesimle "Tamam sakin ol, özür dilerim."dedim. Kendi canımı yaktığım için kendimden özür dilemek yerine dikkatsiz olduğum için ondan özür diliyordum. Düşününce çok komik geliyordu ama şu an ortamdaki buz gibi soğuk bütün komikliği söküp atıyordu. Bana doğru yaklaştı ve "Tamam güzelim, bağırdığım için özür dilerim. Lütfen ağlama. Sadece senin çığlığını duyunca, canımdan can gitti resmen. Tüm bağırmam bundan."dedi. Durun biraz, bana ne zamandır güzelim diyordu ? Bu o kadar hoşuma gitmişti ki tarif edemezdim. Sonra alnıma bir öpücük kondurdu ve elimi tuttu. "İyi olacaksın, iyi olacağız."diye fısıldadı. "Birincisi ben ağlamıyorum, ikincisi sen neden iyi değilmiş gibi davranıp bana iyi olacağız diyorsun, üçüncüsü ise bana ben baygınken olan her şeyi anlatman lazım."dedim. Sonra şaşırmış gibi yapıp gözlerini belertti. "Hâlâ bana laf atıp benimle atışacak kadar enerjin olduğuna göre iyisin." dedi ve gülümsedi. "Doktorun yanına gidiyorum, taburcu işlemlerini konuşmak için."dedi ve odadan çıktı. Yaklaşık 1 saat sonra doktor ve bir hemşireyle birlikte geldi. Hemşire biten serumumu ve açtıkları damar yolu şeysilerini çıkarttı. Çıkartırken canım acıdığı için sessizce-ya da en azından öyle olmaya çalışarak-inledim. Hemşireye "yavaş ol" diye bağırdı Kaan ve ben de "Tamam sorun yok, zaten bitti."dedim ona sakince. Sonrasında taburcu oldum ve arabaya bindik. "Anahtarı alayım."diyip elimi uzattım. "Bir bak bakalım, sence bende sana bu halde araba kullandıracak göz var mı ?"dedi. Her baktığımda biraz daha etkilendiğim için bakmamayı tercih ettim ve bakmadan kafamı hayır anlamında sağa sola salladım. Sonra birden "Ama ..."diye cümleye başladığım anda bana yaklaşıp gözlerimin içine bakarak "Bir şey mi diyecektin ?"dedi. Kekeledim, "Ha-ha-hay-yır"."Güzel, öyleyse sizi şöyle alalım dedi ve şoför koltuğunun yanındaki koltuğun kapısını açtı. Sonra yüzüne baktım, kızıyormuş gibi gözlerini kıstı. Sonra utandım ve yanaklarımın kızardığını ona belli etmeden hemen arabaya binip koltuğa oturdum. Sonra kapıyı kapattı, arabanın önünden dolanıp şoför koltuğuna oturdu ve bana bakıp gülmeye başladı. Ona bakıp "Gülmeyi kes."dedim. "Sana biraz yaklaşmam hemen kızarmana neden oluyor, biliyorsun değil mi ?"dedi. Allah allah ya bilmiyoduk sanki sağol bizi aydınlattın diye geçirdim aklımdan. Sonra birden bir kahkaha patlattı. Ne var der gibi yüzüne baktım, "Hiiç bir şey olmadı, aklıma komik bir şey geldi de ona güldüm." diyerek açıklama yaptı. Gözlerimi devirdim, "He he eminim öyledir." dedim. Koltukta kaykılarak kıvrılıp yatma pozisyonu aldım. Uyku bastırıyor ve gözlerim kapanıyordu. Yüzümü ona doğru döndüm. Bir saniyeliğine bana baktı ve "tatlı rüyalar"dedi. "Hııı sağol."dedim. Trip attığımı biliyor olmasına rağmen üstüne üstlük bir de kendi kendine gülüyordu. Allahım, deli ediyordu beni bu çocuksu hareketleri. Neyse düşünmeyi ve sinirlenmeyi bırakıp uykuya dalmaya karar verdim...Merhabalar, sizce nasıl ilerliyor ? Kafamda bir senaryo oluşturmuyorum, sadece o anlık aklımda ne varsa onu yazıyorum. Sizlerin yorumlarınızı da çok merak ediyorum. Zaten sık sık yeni bölümler atıyorum o yüzden zamanıyla ilgili pek sıkıntı çıkacağını sanmıyorum. En yakın zamanda yeni bölüm gelir. Keyifli okumalar 😊
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Korkudan Doğan Aşk
RomanceCanavarımsı bir varlık olan Kaan ve güzel kızımız Arya arasındaki korkuyla başlayıp nasıl biteceği belli olmayan doğaçlama hikaye