"Lanet olsun!" dedim o gittikten sonra.
"Üzülme kızım,adadaki herkes size yardımcı olacaktır.Böyle bir züppeyi adanın sahibi yapmak istemezler."
"Onlara karşı böyle olacağını sanmıyorum oldukça zeki birisi.Parasıyla kandıracaktır.."
"Herkes sana güveniyor,dediklerine inanırlar."
"Teşekkürler.." dedim asık bir suratla.Yerdekilerin temizliğini bitirince ayağa kalkıp ellerimi silkeledim.
"Ah bu arada,babana selam söyle.O anlar." dedi dışarı çıktığımda.
"Tamaaaam!" diye bağırıp karavana doğru yürümeye başladım.Sağıma doğru dönünce öfkeli bir çift gözle karşılaştım.Ona küçümseyici bir bakış atıp karavana yöneldim.Batıkan sürücü koltuğundan bana göz kırptı.
"Hadi ablacım,senin yüzünden bir daha ceza yiyemem." dedim.Zarla zorla,kolundan çekip biraz tartakladıktan sonra sürücü koltuğundan indirebildim.
"18 yaşıma az kaldı." dedi sinirle bana bakarak.
"K*çımın 18 yaşı." deyip arabayı çalıştırdım.
"Haha küfür ettin,bugün bize bir şeyler ısmarlayacaksın.Bu keyfimi yerine getirdi." diyerek sırıttı.
"O küfür değil organ." dedim pis pis sırıtarak.
Eve vardığımızda babamı mutfakta bulduk.Hazırladığı kahvaltılıklardan ağzıma tıkıp sofraya oturdum.
"Tekne turu nasıl geçti?"
"Bilirsin işte 3-5 turist."
"Hadi oradan!" dedi Batıkan lafa karışmaktan geri kalmadan. "O kumral çocuğu nüfusuna aldırmadığın kalmıştı bir tek."
"Taş çocuk görmeye alışkın mıyım ben be!? Sağıma dönüyorum tipsiz,soluma dönüyorum tipsiz." dedim babam ve Batıkan'ı işaret ederek.Babam kafama ağır bir şaplak geçirdi.Kendi kendime söylenip kaşlarımı çattım.Babam sofraya oturunca kahvaltıya başladık.
"Antikacı bir amca var ya.Sana selamı vardı,sen anlarmışsın."
"Ciddi misin?" dedi kafasını televizyondan çekip bana çevirerek.
"Eveeet niye ki? Neden şaşırdın bu kadar?"
"Hiç,ne zamandır konuşmuyorduk da ondan şey yaptım." dedi.
Batıkan'a "Babam ne saklıyor?" bakışımı attım.Anlamamış gibi kaşlarını çattı.Kafamla babamı işaret edip kaş göz yaptım.Batıkan yine tuhaf tuhaf bakınca ağzımı oynatarak söylemeye çalıştım.
"Ne sakladığımı soruyor ablan." dedi babam kardeşime.
"Aferin gerizekalı,babam anladı sen anlamadın." dedim.
Yarım saat kadar sonra Batıkan'la kavga ettik,o ergen triplerine girip odasına kapandı.Bende arkadaşlarla denize gidip biraz midye kabukları topladım.Akşam olduğunda aklıma o çocuğun söyledikleri takıldı:
"Bu ada benim olduğunda,bana her yalvarışında bu sözlerini sana hatırlatacağım."
Neden sahip olduğum tek şeyi benden istiyordu ki? Elinde onca parası varken neden bu ada?
Uyuyamayacağımı anladığımda babamın Mini Cooper'ının anahtarlarını çaktırmadan alıp sahile sürdüm.Arabanın üstüne uzanıp yıldızları izlemeye başladım.Kendimi yine yalnız hissediyordum.Annemi özlüyordum.İki yıldır ona ne olduğu hakkında hiçbir şey öğrenemedik.Kaçtı mı? Kaçırıldı mı? Kayıp mı oldu? Yoksa.. Öldü mü?

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sterliçya Adası
Teen FictionAdanın sahibi iki kardeş,adayı satın almak isteyen bir çocuk ve git gide artan taraflar..Peki ya bu savaşı kim kazanacak?