• second chapter: infinite •

1.1K 119 234
                                    

“bir söz verdim,
biz sonsuz olacağız.
ellerinden tuttum,
dünyadan kaçacağız.”

iki

•°• sonsuzluk •°•

•°• sonsuzluk •°•

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

🐠

Bir gün koridorda öylesine gezinirken hizmetli abilerden biri beni durdurup malzeme odasından bir şey getirmemi istemişti. Hâlâ o şeyin ne olduğunu hatırlamıyorum ki o abiye de bir şey götürmedim, sonradan ne yaptığını da bilmiyorum.

Neyse...

Ben de tabii ki hayır diyemeyeceğim için başımı sallayıp getirmek için malzeme odasına gitmiştim. O sırada dilimde bir çocuk şarkısı takılıydı: “Bir gün bir gün bu çocuk eve de gelmiş, kimse yok. Açmış bakmış dolabı, şeker de sanmış ilacı...”

Ama sesimi daha çocuksu bir hale getirerek söylediğim bu çocuk şarkısı malzeme odasının olduğu o merdiven boşluğuna geldiğimde korku dolu bir çığlığa dönüşmüştü: Ayş!”

Orada gördüğüm ve kesinlikle benden büyük olduğuna emin olduğum kıza dehşet içinde bakmıştım. Tabii onu görmeyi beklemediğim için korkudan attığım o küçük çığlık onu da ürkütmüş ve ona irkilerek bakmıştım. O an da ağlamaktan kıpkırmızı olan gözlerini fark edebilmiştim. Böylelikle de çok garip bir şey daha demiştim: “Tanrı'm, merdiven arası canavarları gerçek mi yoksa?”

Tabii o kız da doğal olarak şaşkınlıkla ne? diye bir ses çıkarmıştı.

Haklı yani...

Merdiven arası canavarları ne, Tanrı aşkına Yuna!

Neyse...

O kızın o perişan haliyle yerde oturduğunu görmek merak ölçer tablomda ibreyi en yüksek sayıya çıkarttığında dayanamayarak yanına giderek neden böyle olduğunu sormuştum. Fakat ilk etapta cevap vermek istememişti, susmuştu. En başta diğerleri gibi beni tersleyebilme olasılığını da düşünsem de çok uysal, sakin durması ve zaten yarı ağlar bir ifadeye sahip olması bu düşünceyi toz bulutu yapıp atmosfere karıştırmıştı. Ben de bu sayede ısrarla ne olduğunu sormaya devam etmiş, hatta kendimi bile tanıtmıştım.

Ay, benim o deli merakım olmasa ne yapardım ben?!

Merak kediyi öldürürmüş, ben inanmıyorum buna! Hıh!

Ama sadece isminin Yeji olduğunu öğrenebildiğim o kız yine ne olduğunu söylemeyince son çareyi onu sınıfına götürmekte bulmuştum. Aslında aklımda onunla sınıfına girip teneffüs bitene kadar onunla vakit geçirmek vardı fakat kendi ders öğretmenimin bizim sınıfa doğru gidiyor olduğunu görünce kısaca Yeji unnienin sınıfının numarasına bakıp özür dileyerek yanından gitmek zorunda kalmıştım.

✓ for the boy i love ❥︎ [yuna × huening kai]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin