Nihayet cennet dediğin o kapı tek bir emrinle açıldı. Etrafıma bakarak buranın
güzelliğini kavramaya çalışıyordum ki . "Etrafına bakma bana yönelt bakışlarını
dedin" Gözlerim şu ana dek hiç karsilasmadigi o manzaraya bakmak istiyordu,
gönlümse O 'na yönelt diyordu bakışlarını... Bir tek ona...
Tekrar gözlerimiz birbirine değdi efendim, seninle göz göze gelebilmek ne serefti,
tıpkı hz. Ayşe gibi. Ayse'nin değdiği o bakışlar bana degiyordu simdi. Sana uzun
uzun bakmak istedim, seni gönlüme, gözlerime işlemek istedim. Tıpkı bir
nakkaşşın işleyişi gibi işlemek...
Efendim bakısların cennetten bile daha cennetti bana. Bakışların herşeye degerdi.
dünyada hep aldanmısım, kendimi sensizlige uzakliga alistirmisim. Utanıyorum
sevgili, senin müşfik bakışlarından medet umarım ki utanıyorum. Seni
haketmedim ki ben, senin beni sevdiğin kadar ben ne kendimi sevdim, ne de
seni...Lanet olası dünya sensizliği sevdirdi bana aldattım kendimi. Sahte
tutkuların peşinden koşturdu beni, yoruldum çok yoruldum dünyada ve sensizliğe
susadım sevgili .
Dünya bir cöldü gözümde ve ben o çölde seraplar görür oldum gönlümü
susuzlukla değil seraplar ve aldanışlarla doldurmaya calistim. Sana muhtacım
sevgili, susuz bir çölde kalmış bedevicesine sana susadım senin aşkına susadım.
Su.. Su... Diyor dilber ne olur ahuzar halim bir tek seni ister....
