MERHABA ARKADAŞLARLAR BU BÖLÜM EMİNEM'İN SURVİVAL ŞARKISINDAN
ELÖF *-*
This is survival of the fittest
Bu en güçlü kişinin hayatta kalma mücadelesiThis is do or die
Bunu yaparsın veya ölürsün
Wasn't ready to be a millionaire, I was ill-prepared
Bir milyoner olmaya hazır değildim, kötü hazırlanmıştımI was prepared to be ill, though, the skill was there
Hasta olmaya hazırlanmıştım, bi yetenek olduğunu sanmıştım
In the beginning, it wasn't 'bout the ends
Başta, iş sonlarla ilgili değildiIt was 'bout bustin' raps and standin' for somethinRap yapmak ve bir şey için ayakta kalmakla ilgiliydi
Fuck an acronym
Akrostişi s*keyim
Quit the fuckin' act like you're happy, I'm fuckin' back again
Sanki mutluymuşsun gibi davranmayı kes, ben geri döndümWith another anthem, why stop when it doesn't have to end?
Başka bir marşla, bitmek zorunda olmayan bir şey neden dursun ki?
It ain't over 'til I say it's over - enough when I say enough
Ben bitsin demeden bitmeyecek - yeter dediğimde yeterThrow me to them wolves and close the gate up up
Beni kurtlara at ve geçişi kapat
I'm afraid of what'll happen to them wolves
Ben kurtlara olacaklar için korkarımWhen the thought of being thrown into an alligator pit, I salivated it
Bir timsaha çukuruna atılmış olduğumu sanırken, benim salyalarım aktı
Raise your hands up like it's 12 noon
Saat gündüz 12'ymiş gibi ellerini havaya kaldırNah, homie, hold them bitches straight up
Hayır, dostum, sürtükleri yukarı çek
Wait until you dislocate a rotator cuff
Çarpıcı manşet çıkana kadar bekleCame up rough, came to ruffle feathers
Şiddetten geldim, tüylerim kabardı
Nah, egos, I ain't deflatin' 'em
Hayır, egolar, onları durdurmayacağım
Last chance to make this whole stadium erupt
Bu stadyumu patlatmak için son şans
This is survival of the fittest
Bu en güçlü kişinin hayatta kalma mücadelesiThis is do or die
Bunu yaparsın veya ölürsünThis is the winner takes it all
Kazanan her şeyi alırSo take it all
Öyleyse her şeyi al
So get your ideas, stack your ammo
Fikir edin, şarjörünü doldurBut don't come unless you come to battle, jump in the saddle
Savaşa gelmediğin sürece hiç gelme, eyerin üzerine atla
This is it, it's what you eat, sleep, piss and shit
Budur, yediğin şey, uyuman, işeyip sıçmanLift, breathe, your whole existence just consists of this
Hafifle, nefes al, bütün hayatın bundan ibaret
Refuse to quit, the fuse is lit, can't diffuse the wick
Bitirmeyi reddet, sigortayı yak, fitili dağıtmaIf I don't do this music shit I lose my shit
Eğer bu müziği yapmazsam lanet olsun, bokumu kaybettim
Ain't got shit to lose, it's the moment of truth
Kaybedecek bi bokum olmayacak, bu gerçekliğin zamanıIt's all I know how to do
Bunların hepsi nasıl yapacağımı bildiğim şeyler
As soon as I get thrown in the booth, I spit
Kısa sürede kulübeye atılırım, tükürürümBut my respect is overdue
Ama saygım gecikti
I'm showin' you the flow no one used
Sana kimsenin kullanmadığı akışı gösteriyorumI don't own no diploma for school, I quit!
Okul diplomam yok, ben bırakıyorum!
So there's nothing for me to fall back on, I know no other traits
Bu yüzden yeniden düşmem için bi sebep yok, başka özellik bilmiyorumSo you'd better trade your fuckin' mics in for some tool-box-es
Bu yüzden lanet mikrofonlarını, alet çantalarıyla takas et
Cause you'll never take my pride from me
Çünkü asla gururumu benden alamayacaksınIt'll have to be pried from me
Bu tarafımca izlenecek
So pull out your pliers and your screwdrivers
Bu yüzden pense ve tornavidalarını çek
This is survival of the fittest
Bu en güçlü kişinin hayatta kalma mücadelesiThis is do or die
Bunu yaparsın veya ölürsünThis is the winner takes it all
Kazanan her şeyi alırSo take it all
Öyleyse her şeyi alSo take it all
Öyleyse her şeyi al
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EMİNEM
FanfictionEMİNEM BİR HASTALIKTIR VE BEN BU HASTALIĞA YAKALANDIM BENİMLE BİRLİKTE BİR SÜRÜ İNSANDA VAR BU HASTALIĞIN TEK ÇARESİ EMİNEM'İN TA KENDİSİDİR -STAN