Tembel Aşk

Küt...Küt...Küt

Okulun çıkış zilini duyar duymaz hemen çantamı hazırlamaya başladım. Selin bana bakıp güldü hemen. Anladım tabii neden olduğunu ama hemen başımı çevirdim. Aşağıya doğru inerken Selin beni dürtüp duruyordu. Gıcık işte bide pişkin pişkin gülüyordu. Sinir oldum tabii hemen konuşmaya başladım.
-Selin yapma artık sinir oluyorum
-Begüüüm
-Noldu yine ne var aklında?
-Azıcık arkamızda kim var biliyormusun?
-Banane ya kimse kim işte herkes çıkışta merdivenlere saldırıyor
-Burak arkamızda

Gözlerimin büyüdüğünü o an çok yi hatırlıyorum. Hem utanmıştım hem heyecanlanmıştım gibi bir şey olmuştu. Arkama bakmak istedim, ama sonra Selin dalga geçmeye başlar diye bakmamıştım. Önüme bakıp merdiven yoluna devam ettim.
Selin bu halimi anladı, güldü, ama bir şey demedi. Sağolsun ki bir şey demedi, çünkü onun ağızını kapaması çok nadiren olan bir şey. Ama işte Selin'in sevdiğim yönlerinden birisi de o :)

Servise bindik Selin'le. Hemen 1 dakika sonra da Burak gelip yerini aldı. Bize gülümsedi.
-Ee nasıl geçti gününüz kızlar? Diye sordu.
Selin cevap verdi.
-Eh işte her zamanki gibi. Ama Begüm bugün biraz yorgun düştü. Uykusu da var biraz.
-Aa öyle mi? Eve gidince bi kahve iç de uykun açılsın biraz yorgunluğu ben de sevmem.
Küçük bir şekilde gülümsedim. "Evet, zaten öyle yapmayı düşünüyordum." dedim.

Servisteki keyifli dakikalar vardı. Daha deminki konuşmamızdan sonra Enes okuldaki hocalardan konu açtı, ve hepimiz yorumlar katarak sohbeti açtık da açtık. Konu başka konudan başka konuya geçiyordu. En sonda Selin bana;
-Begüm sen yorgun gözüküyorsun istersen başını omzuma koy uyu biraz eve gelene kadar?
-İyi olur ya gercekten çok uykum var şuan
Hemen başımı Selin'in omzuna koyup uyumaya başladım. Sonra Burak ve Selin arasında bir konuşma başladı.
-Ee Burak sen nasıl planladın her şeyi?
-Ya biraz karışık işte. Plan yaptım da plana göre uyamam hiç bir zaman. O yüzden yarı planlı yarı doğaçlama.
-Ne değişiksin sen ya
-Öyle de işte, ben gerçekten be yapıcağımı bilmiyorum ki
-Aa neden öyle?
-Çok heyecanlanıyorum çünkü. Hep napıcağımı düşünüyorum sonra balık gibi hepsini unutuyorum.
-Vaaay laflara bak seeen
-Dalga geçme ya ciddiyim. Ben de bilmiyorum nasıl olduğunu. Ama işte o yaptırıyor hepsini bana. Büyü yapıyo sanki.
-Sen de az şanslı değilsin aslında. Güzel kız, iyi kız. Biraz saf ama idare edersin artık.
(Selin bunu söylediğinde kimseye çaktırmadan Selin'in ayağına bastım tabii. Tekrar kusura bakmasın :D )
-Umarım o bana şanslı olma şansını verir Selin.
-Benim içimde iyi bir his var merak etme sen Burak. Neyse sen kafanı çok yorma, yarın her şeyi hallederiz.
-Aynen haklısın. Heyecanı kalsın her şeyin
Muhabbetleri bittiğinde benim evime varmıştık. Selin benim kalkmamı söyledi ve servis kapısına yöneldim. Çıkmadan önce Selin kulağıma fısıldadı:
-Kalbin her zaman mı böyle küt...küt...küt atıyor Begüm?