Bir Ara

175 1 0
                                    

Bir ara yaparım dediğimiz şeylerden bahsedelim bugün, isteyip de yapamadığımız  ve istemesek de olan şeylerden. Mutluluk mesela, mutlu olmak için herkesin belirli küçük nedenleri vardır her zaman. Çikolata yemek, şarkı söylemek, uyumak gibi şeyler ama bazen öyle bir an geliyor ki insan mutlu olmak istede  erteliyor kendini, bugün mesela, dün mesela, yarın mesela, her gün bir öncesinin ertesi aslında, mutlu olduğumuz zorunluluklar beraberin de hüzünü getirir. Mutlu olmak için uyursun ve uyanırsın. Devamlı mutluluk için ne yapmak gerekir ? Bir kaç uyku ilacı içip sonsuza dek uyumak mı ? Kaybolduğun sokaklar da yol sormak için durduğun amca mı yardım edicek sana, aslın da umut bizim kölemiz, onu öyle bir çalıştırıyoruz ki mutluluk bile vermeden. Sadece düşüncelerimiz arasında kaybolduğumuz bir anı aslın da umut. Saatin kaç olduğu önemli değildir hayal kurarken, en güzel yanı bu ya seni sevmemin zaten. Saatin yok, ne  zaman gelip gideğin belli değil, bazen bir şarkının nakaratın da buluyorum seni, bazen sarı sokak lambasının altındaki sigara dumanın da. Bazen bir an da puff olup gidiyorsun aklımdan, konuşmanın tam ortasında, izmariti küfrederek söndürürken. Kağıt masasın daki banknotları sayarken aklımdan gidiveriyorsun. Bazen seni unutunca kendime kızıyorum, bazen de mutlu oluyorum bir anlık unuttum diye, değişik bir şey bu yalnızlık, aynı olayı bin defa farklı duygularla yorumlatıyor duygularına. Beynin ise bir zaman sora seçemiyor artık duyguları, kime değer vericeğini şaşırıyor insan, ürkütücü oluyor sokak da yürürken arkandan gelen kişi. En çok değer verdiğin insanın sana zarar verişini izlerken, arkandaki kişi neden sana zarar veremesin ki, basit bir neden lazım ona sadece, hatta bazen nedene  bile ihtiyaç duymazlar, sadece ego işidir kalp kırmak, çünkü insan bir şeyin kendisine yapılmadığı sürece o olay hoşuna gider. Mesela bir hırsız banka soyarken hoşumuza gider, helal olsun çalmış deriz, ya o banka daki para bizim olsaydı ? Mesela kar da kayıp düşenleri derlerken, ya kayıp düşen biz olsaydık, söve söve kalkardık. Hayatta böyle değil mi zaten ölümü öyle güzel anlatırki bize ölmeyi unutturur, siz hiç ölüm haberini izlerken ölen bir insan gördünüz mü ? Ben görmedim. Fazla uzatmadan.. Bir ara yaparız ya.

ZOR ZAMANLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin