y i r m i b i r

1.5K 116 47
                                    

Yaşanmış, yaşanacak zamanlar içinde

En güzeli akşam saatleri, buluştuğumuz

Göz göze, iki büyük yangın gibi

O yanıp yanıp tutuştuğumuz...

-------------------------------------

Sabah her zamankinden geç uyanmıştım, halsiz ve bitkin hissediyordum. Hemen bizim gruba mesaj attım.

DEDİKODU KAZANI

Günaydın

Nerdesiniz

MAL: Günaydııın! *güneş emojisi*

MAL: Evden çıktım okula gidiyorum

Manevi annem: Ben okula varmak üzereyim de

Manevi annem: Ne oldu Nis, iyi misin?

Bilmiyorum biraz halsizim de

Beraber gidelim mi diyecektim

Venüs: Birazdan evden çıkıcam, seni alırım bebeğim ben

Yürü be venüsüm! Gelirken köşeden zeytinli poğaça da alırsan kahven bende

Venüs: Alırım alırım *öpücük emojisi*

*öpücük emojisi*

Mesajların ardından hızlıca hazırlandım ve annemle babama görüşürüz diyip evden çıktım. Damla sokağın başında beklerken yanına gittim ve sarıldım.

"İyi ki geldin Damloş ya, sanırım Barış'ın benden cevap beklemesi yüzünden çöktüm sanırım. Ne diyeceğim ben şimdi?" dedim. Damla ise kollarımızı çözdü ve eliyle yüzümü kavradı:

"Şu piknik işinde söylesen ya, hem rahat olursunuz hem de acele etmiş gibi olmazsın. Tamam sen de seviyorsun ama aceleye gelmesin bence" dedi Damla. Acele kısmını bilmem ama piknik işi mantıklıydı.

"2 senedir bu anı bekliyorum be venüs ne acelesi?" dedim.

"Peki ya Barış? Ne zamandır seviyor seni, daha şu maç olayına kadar seni fark etmemişti. Ben sadece emin olalım istiyorum güzelim. Sonunda üzülmeni istemem" dedi Damla da. Haklıydı, bunu ben de düşünmüştüm.

"Ama seviyor gibi be Damloş" dedim ben de.

"Ben sevmiyor demiyorum ama hoşlantı mı gerçekten senin gibi mi bilmiyoruz. Bakalım, biraz izleyelim diyorum sadece" dedi Damla da. Haklıydı, sabahına uçtuğum ve öğlene salya sümük olduğum günler de çok uzakta değildi.

"Haklısın Damlam ya!" diyip kucağına atladım. Ardından gülüştük, ben Damla'nın kucağından indim ve okula sohbet ede ede sonunda varmıştık. İlk dersin 10 dakikası geçince girmekten vazgeçtik ve kantinden kahve aldık ve poğaçayla birlikte yemeye başladık. Zaten çok geçmeden de teneffüs zili çalmıştı, ilerden Ece ve Cemre'yi ardında da Barışları görmüştük. Ordu gibi bize geliyorlardı. Damla'yı dürttüm, o da beni dürttü. 

"Günaydııın ballarım!" diye hemen kucağımıza atladı Ece. O sırada erkekler de elleri cebinde bizi izliyordu.

"Günaydın" dedim bende ve ardından herkese bakıp bir daha dedim. Birkaç kez daha günaydınlaşmanın ardından hepimiz banka oturduk. Bir tarafa kızlar bir tarafa erkekler oturmuştuk ve ortamızda masa vardı. Hepimizin karşısında da sevdiğimiz beyler vardı.

papatya // nisbar -Ara Verildi-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin