_UMUTSUZLUK_

32 9 9
                                    

-ŞULE-

Elim yavaş yavaş gevşedi ve resim kağıdı elimden düştü. Arkama dönüp yürümeye başladım. Gözlerim yanıyordu ve burnum sızlıyordu.
Neden bu kadar canım yanıyor?
Hem o benim hiçbir şeyim değildi. Sessizce gözyaşlarımı kalbime akıttım. Kimsenin beni böyle görmesini istemezdim.

...
-CEMAL CAN-

"Ela ne yaptığını sanıyorsun sen?"
"Hiç sevgilim bana ait olanın tadını çıkarıyorum. "
Dedi ve histerik bir kahkaha attı.
Bunu her yaptığında ondan daha çok nefret ediyordum sırf KEMAL KOCAPINAR öyle istedi diye ortağının kızı ile samimi olamazdım babamı bu yaptığı şey yüzünden asla affetmeyeceğim.
"Ben gidiyorum ela hangi ite sırnaşıyorsan sırnaş ama benden uzak dur."
"Tamam sevgilimmm. "
Arkamı dönüp ilerlemeye başladım ayağıma bir şey çarptı ve sendeledim.
Bu ne? Rulo haline gelmiş kağıdı açtım. İçindeki şeyi görünce şaşkınlıktan bir kaç saniye dona kaldım. Biri benim portremi çizmişti.
Üzerinde küçük sarı bir not ve bir tane kalp resmi vardı.
Notu elime aldım ve okudum.
Ne yani Şule benimi çizmişti?
Ama ben onları söylerken ciddi değildim ki .
Peki bu resim buraya nasıl geldi?
...... hayır olamaz Şule benimle elayı öpüşürken görmüş hayır yaaaa.
Resmi eski haline getirdim notu arka cebime tıktım ve koşarak sınıfa gittim. Merdivenleri dörder beşer tırmandım nefes nefese sınıfa girdim. Gözlerim şule'nin gözlerini arıyordu ve bulduda . Hemen yanına gidip. Elinden tutup kaldırdım. Elini sert bir şekile çekti.
"Ne yapıyorsun sen ya."
"Şule resmini gördüm. Çok güzel olmuş."
"Ben yapmadım."
"Ama.."
Gözlerindeki hayal kırıklığını fark ettim ve uzatmadım.

-ŞULE-
Cemale sırtımı döndüm. Ve eski acı çeken surat ifadem geri döndü.
Ben neden bu kadar acı çekiyorum sanki?
Elif yanıma geldi. Havaya bakıp sulu gözlerimi fark etmesin diye uğraştım.
"Şule sen ağlıyormusun?"
Cemale göz ucuyla baktım. Bana bakıyordu surat ifadesinden onun da kafasının karışık olduğu belli oluyordu.
Elif 'e gülümseyip.
"Hayır sorun yok ağlamıyorum neden ağlayayım?"
"Sen hediyeni verdinmi cemal'e?"
"Hediyemi? Neden hediye vermeyiniz cemal'e"
"Ama dün saat üç'e kadar oturup cemali çizmiştin?"
Elife kaş göz hareketleriyle sus demiştim. Kafasını anladım anlamında salladı.
Hoca derse girdi hocaya odaklanmaya çalışıyordum ama mal cemal bana bakıp durduğu için bir türlü hocaya odaklanamıyordum. O bana baktıkça karnıma sancılar giriyordu. Ben galiba aşık olmuştum Cemale o kadar kavga olay hepsi onu bana alıştırmıştı. Aslında aşık olmak çok güzel bir duyguydu. Kafamın içinde aşk bodrumda yaşanıyor güzelim şarkısı dönüyordu. Aha şarkı bitti şimdi de kalbim tatilde şarkısı çalıyordu. Ben platonik olmuştum bunu kızlara asla söylemeyecektim. Önümdeki bütün kağıtlara kalp çizmek istiyordum. Be burada cemal için bunları yaşarken onun sevgilisi olması hiç adil değildi.

Dırırırii

Zil çalınca ayağa kalktım. Eliflerle yemekhaneye indik. Tepsimizi alıp tek boş olan masaya oturduk 8 kişilik masaya 4 kişi oturmuştuk. Biz yemeğe başladık. Sonra masaya bırakılan tepsiye baktım sonra sahibine ne cemal mi ? Ağzımdaki lokmayı yuttum. Tam karşıma oturmuştu Alper elifin yanına oturdu ve elifin elindeki kaşıktaki pilavı yedi. Beğendiğini belirten sesler çıkarttı.
"Senin elinden daha tatlı geliyor." Dedi ve kendi tabağını elife verdi .
"Ne duruyorsun. Açım beni besle elif"
"Yürü git lan allah allah ."
"Ama neden öyle diyiyorsun.?"
"Alper uğraşma benle."
"Ben sadece sevdiklerimle uğraşırım elif."
Elife çok sıcak bir şekilde gülümsedi elif şaşkın bir şekile ağzındaki lokmayı yuttu.
Yusuf ve fidase zaten Allah kurtarsın onları. Cemalin tekrar bana baktığını hissettim tekrar ona döndüm.
Bana gülümsedi .
"Neden gülüyorsun ?"
Omuz silkti. Gülümsesi gitti .
"Elayla beni gördün değilmi?"
"Gördüysem gördüm ne olmuş?"
"Neden beni dışlıyorsun ben yokmuşum gibi yada gitmişim gibi davranıyorsun?"
Herkes bize bakıyordu
"İlla benim için değerini merak ediyorsan benim gözümde zaten değerin yoktu. Gidişinede mal kaybı diyebiliriz. Anladın mı beni? Senden nefret ediyorum."
Ayağa kalkıp koşmaya başladım arkama bakmadan koşuyordum. Bu çocuk benim duygularımla çok oynuyordu. Kafamda saçma sapan şarkısı çalıyordu. ağlayarak koştuğum için önümdeki çocuğu farketmemiştim sert bir şekilde çarpıştık. Çarpmanın etkisiyle ben geri savruldum. Çocukta öne doğru sendeledi ben Çarpmanın etkisiyle dizim ve ayak bileğinin tam ortasında buluna kemiği nöbetçi masasına vurmuştum. Aaaaaa çok yanıyordu.
Doğrulup ayağıma baktım. Kanıyordu.
Masaya baktım. Bacağımı vurduğum yerden çivi çıkıyordu.
"ŞULE!"
"Cemal"
Ağlıyordum cemal yanıma çömeldi. Eliyle kanayan yeri yokladı. O anda bacağıma bir ağrı saplandı ve çığlık attım çivi kemiğe kadar girmişti.
"Şulem şimdi sakin ol bacağını masadan kurtaracağız."
"Hayır cemal hayır. Olmaz canım çok yanıyor. "
Kafamın içinde kendine iyi bak şarkısı çalıyordu.
"Korkma Şulem ben buradayım. Bana güven "
Eliyle bacağımı tuttu ve bir anda çekti
"Aaaaaaaa"
Bu sefer daha beter ağlamaya başladım.
"Şule noldu?"
Kızlar gelmişti arkasındada alperler vardı.
"Yusuf çabuk arabanın anahtarlarını al hastaneye gidiyoruz."
Beni kucağima aldı ve koşmaya başladı.
Kendimi tutmayayım
"Cemal neden benimle bu kadar ilgileniyorsun?"
"Çünkü SENİ....."


Eveeeet canlarım bölüm sonu🤔🤔🤔
Umarim bölümü beğenmişsinizdir😚😚😚
Yıldız simgesine tıklayayıp oylamayı unutmayın🌟🌟🌟🌟
Yorumlarınızı beklerim.

çeteHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin